Bölüm 773: Tanrı Gibi Genç Adam, Chu Mu

Barbar Dağı zaten Chu Ailesi'nin topraklarıydı. Özellikle ruh kaynağı olan bölgelerde Chu ailesinin ağır koruması bulunuyordu. Aylık 250 ruh, Chu Mu'nun ruh hayvanlarını besleme masraflarını karşılamak için yeterliydi. Bu ruhlar doğal olarak boşa harcanamazdı.

Chu Mu, Chu Tianren'e Yaşlı Li'ye bakmasını söylemedi. Bunun yerine, ruh kaynaklarını nasıl arayacağını bir kitaptan öğrendiğini ve böylece doğrudan Büyük Kırık Diken Vadisi'ne gidebileceğini söyledi.

Chu Tianren söylediklerinin sadece yarısına inandı. Ancak, Batı Dünyası'ndaki felaketten sonra ruh bulma uzmanı muhtemelen uzun zaman önce ayrılmıştı, bu yüzden onu aramak anlamsız olurdu.

Yedi Renkli Şehir zaten onu koruyan birçok oluşum ordusuna sahipti, bu nedenle ikisinin endişelenmesine gerek yoktu ve doğrudan Wogu Bölgesi'ne yöneldiler.

Chu Mu, Kabus Sarayı'ndan Luo Bölgesi'ne ilk geldiğinde oraya gitmek için iki ay harcaması gerektiğini hatırladı.

Şimdi, Chu Tianren'in Buzlu Bulut Turnası'yla doğrudan Batı Dünyası'ndan geçmek için sadece üç güne ihtiyaçları vardı. Bu hız inanılmazdı.

    ...

Uçsuz bucaksız ve engin ovalar, aralarındaki vadiyle beraber iki sıradağ boyunca uzanıyordu. Wogu Şehri ovalar ve sıradağların arasındaydı.

Şehir her zaman çok donuk ve kasvetli görünüyordu. Belki de bunun özel mimarisi ile ilgisi vardı.

Wogu Şehri'nin binalarının tümünü yıkmak zordu, diğer şehirlerinkinden çok daha sağlam binalara sahipti. Tüm şehrin zemini kalın taş tuğlalarla döşenmişti. Bu tuğlalar sanatsal amaçlı değildi. Aksine, bunlar herhangi bir evin altındaki yeraltı mahzenlerini korumak için savunmalardı. Felaket geldiğinde insanlar bu yeraltı mahzenlerinde saklanabilirdi.

Wogu Şehri'nin yeraltı mahzenleri çok zarif bir şekilde tasarlanmıştı. Havalandırma, boru tesisatı ve depolama, herhangi bir zehirli gaz sızıntısı olmadığı sürece mahzenler çok güvenliydi.

Wogu Şehri özeldi. Doğal olarak, bunun nedeni sürekli kış uykusu ıssızlığına maruz kalmalarıydı, bu yüzden de şehrin bu şartları karşılayacak özelliklere ihtiyacı vardı.

Tabii ki, bu kadar çok felakete rağmen şehir başkentten sadece bir tık aşağıda bir krallık şehri olarak kaldı. Sonuçta, çok miktarda kaynağa sahiplerdi ve Büyük Kırık Diken Vadisi sayısız ruh hayvanı eğitmeninin eğitimi, avlanması ve hazine araması için bir yoldu.

Chu Mu'nun Wogu Şehri'ne ikinci gelişiydi. Başlangıçta, Chu Mu buraya ayak bastığında ilk hissettiği şey şehrin ihtişamı olmuştu. Aynı zamanda, engin insan kalabalığında en ortalama ruh hayvanı eğitmeniydi.

Chu Mu, sadece birkaç yıl olmasına rağmen piramidin tepesindeki bir ruh hayvanı eğitmeni olarak imparator sınıfı kanat tipi ruh hayvanlarının sırtında Wogu Şehri'ne girerken çok farklı hissetti.

“Üçüncü Amca, almam gereken bazı şeyler var. Wogu Şehri'nde istediğim şey olmalı.” dedi Chu Mu.

“Sekizinci sınıf ve altında, muhtemelen tüm bu şeyler var. Dokuzuncu sınıf ve onuncu sınıfta biraz şansa ihtiyacın var. Büyük olasılıkla, hepsi koleksiyonlarda gizlidir ve açık artırmaya çıkarılır. Bir şey satın alıyorsan bu yaşlı adam sana eşlik etmeyecek. Birkaç eski arkadaşımı bulacağım ve onlara Büyük Kırık Diken Vadisi'ndeki son haberlerini soracağım.” dedi Chu Tianren.

“Hmm." Chu Mu başını salladı, Chu Tianren'de onu daha kolay bulmak adına küçük bir iz bırakmak için ruh andaçını serbest bıraktı.

Chu Tianren konuştuktan sonra Buzlu Bulut Turnası göklerden aşağı indi. CHu Mu'yu müzayede salonuna bıraktıktan sonra Wogu Şehri'nde farklı bir yöne gitti.

Chu Mu sokaklara düştüğünde etraftaki yüzlerce insan şok içinde Chu Mu'ya baktı. Bir anda dört bir yanda tartışma koptu.

Bırak Wogu Şehri'ni, Tianxia Şehri'nde bile imparator sınıfı ruh hayvanlarının ortaya çıkışı olay yaratabilirdi. Etraftaki insanlar gizlice bu genç adamın büyük bir oluşumun bir prensi olup olmadığını tahmin etmeye başlamışlardı.

Chu Mu hiç kimsenin tartışmasına aldırış etmedi ve doğrudan takasa doğru yürüdü.

Müzayede salonu her zaman Tüccar Birliği'nin malıydı. Sloganları, parası olan herkese şevkle hizmet etmekti.

Chu Mu, doğal olarak müzayede evine küçük gizli ejderha sorununu düzeltmek için geldi.

Felaketten sonra Chu Mu, Qian Qing'e onun için hayalet tipi ruh eşyalarına dikkat etmesini söyledi. Eğer ortaya çıkarlarsa ona göndermesini söyledi. Bunun yerine, Qian Qing doğrudan Küçük Gizli Ejderha'yı dönüştürmek için kullanılabilecek çok tipli bir ruh eşyası gönderdi. Bu Chu Mu'nun şaşırmasına neden oldu. Ancak, biraz daha düşününce Qian Qing'in bir Ruh Öğretmeni olduğunu fark etti. Ruh eşyalarını birleştirmek onun uzmanlığıydı. Ayrıca, Kabus Sarayı'nda Ruh Öğretmeni olan bu şefkatli hanıma içten içe minnettardı.

Küçük Gizli Ejderha'nın ruh eşyası, canavar tipi ruh kristali, böcek tipi ruh kristali ve hayalet tipi ruh kristali karışımı olan bir ejderha tipi iç veya ruh kristaliydi. Bu malzemeler birlikte normal kaynakların yaklaşık 6 katı idi.

Küçük Gizli Ejderha'nın gücü ile malzeme büyük olasılıkla onuncu sınıftı, bu yüzden ilk kaynaklar çok pahalı olsa da bir imparator sınıfı ruh hayvanının sahibi Chu Mu için fazla değildi. Sorun, böyle çok tipli bir ruh eşyasını nasıl bulacağıydı.

Küçük Gizli Ejderha, üçüncü ve dördüncü evre arasındaki geçiş aşamasını aşmıştı. Artık dördüncü evrenin beşinci aşamasıydı ve yakında beşinci evrede olacaktı. Başlangıçta Chu Mu, Qian Qing'den yardım istemek istedi fakat Qian Qing, tip birleştirici güçlerinin bu kadar gelişmiş çok tipli bir ruh eşyasıyla uyuşamadığını söyledi. Küçük Gizli Ejderha'nın üçüncü ve dördüncü evre ruh eşyası, zaten yapmak için çok zaman harcadığı bir şeydi.

“Genç efendi, Küçük Gizli Ejderha şu anda sadece dördüncü evrede ama gücü çoktan komutan sınıfı. Komutan sınıfı ruh hayvanları genellikle yedinci sınıf ve üstü ruh eşyası gerektiriyor. Yedinci sınıfın üzerinde üç ana tip birleştirebilen insanlar nadir. Genç efendi, Wogu Şehri'nde böyle ileri ruh eşyalarını uyuşturabilecek birini tanıyıp tanımadığını görmek için Kıdemli Tu'yu bulabilir. Eğer uyuşturamazlarsa birleştirmek veya kaynaştırmak da işe yarar.”

Birleştirme ve kaynaştırma, Chu Mu'nun daha önce duyduğu tekniklerdi.

Hepsi ruh öğretmeni tekniklerinin alt tipleriydi. Gerçekte, ruh öğretmenleri ruh tıbbı öğretmenlerine ve ruh kristal öğretmenlerine ayrılabilirdi.

Ruh tıbbı öğretmenleri, çoğu ruh hayvanını güçlendirmek adına ihtiyaç duyduğu ruh eşyalarına oluşturmak için çoğunlukla nadir bitkiler veya bitki dünyası ruh hayvanları kullanırlardı. Ana uzmanlık alanları gelişmiş ruh ilaçları yaratmak için ucuz ve kolaca ruh eşyaları bulmaktı.

Ruh kristali öğretmenlerinin esas olarak ruh çekirdeği, ruh kristalleri, içsel kristaller ve değerli taşlarda bir uzmanlığı vardı. Onları nasıl kavrayacaklarını ve sıkıştıracaklarını, bir grup ruh çekirdeğini bir ruh kristaline dönüştüreceğini, düşük sınıf bir ruh kristalini daha yüksek bir sınıfa sıkıştırmayı ya da tek tip ruh kristalleri çifte tip ruh kristalleri yapmayı biliyorlardı.

Bu karışımlar genellikle destek olarak diğer pahalı ruh eşyalarına ihtiyaç duyduğundan çok tipli ruh kristalleri sadece çok tipli ruh kristalleri tek tip kaynak harcaması değildi. Çoğu zaman, destek ruh eşyaları kaynağın kendisinden bile daha pahalıydı.

Chu Mu müzayede salonundan geçti. Kolayca yapılmış ruh eşyalarını bulmak neredeyse imkansızdı. Sadece bir karışım için gereken tüm kaynakları satın alabilir ve daha sonra bunları birleştirmek için gelişmiş bir ruh öğretmeni bulabilirdi.

Yine de, gelişmiş ruh öğretmenlerini bulmak kolay değildi!

“Qingzi burada olsaydı, bu o kadar karmaşık olmazdı.” Chu Mu çaresizce başını iki yana salladı. Umarım, Kıdemli Tu onu iyi bir ruh öğretmeniyle tanıştırabilirdi, yoksa Chu Mu Küçük Gizli Ejderha'nın büyümesini tekrar bastırmak zorunda kalacaktı.

“Genç efendi, uzun bacaklı civcivin bir kez gelmesine izin vermeli. Anne olmak için mükemmel bir seçim. Genç ruh hayvanlarının tüm sorunlarını çözecektir. Aynı zamanda Ying Long'un çırağıydı, yani çok tipli karışımlar muhtemelen onun için basit bir şeydi.” dedi Yaşlı Li.

“Yakında onunla buluşmak için elimden geleni yapacağım, yoksa Küçük Gizli Ejderha çok yüksek sınıfa yükseldiğinde ihtiyaç duyduğu şeyleri bulmak daha da zor olacak.” Chu Mu acı bir şekilde güldü.

    ...

Müzayede salonundan ayrıldıktan sonra doğrudan Büyük Chu Ailesi'ne gitti.

Chu Mu hiçbir zamanına boşa harcamayıp doğrudan Ruh Sarayı genç efendisi kimliğini gösterdi ve Chu ailesi muhafızlarını yukarı çıkıp onun gelişini bildirme zahmetinden kurtardı. Yoksa, muhtemelen bir süre yan avluda bekliyor olacaktı. Chu Mu'da zamanını boşa harcayacak sabır yoktu.

“Bu… bu, Ruh Sarayı'nın onuncu sınıfı gibi görünüyor…” Muhafız Chu Mu'nun ruh sarayı kararnamesine baktı ve dikkatle inceledi.

“Lordum... lordum bir saniye bekleyebilir mi…” dedi muhafız, alçak sesle. Bu kararnameyi doğru bir şekilde tanımlamak için daha üst düzey bir kişi bulmaları gerekiyor gibi görünüyordu.

Chu Mu gözlerini devirdi. Kimliğini göstermesinin nedeni zaman kazanmaktı. Yine de beklemek zorunda kaldı. Chu Mu hiç dikkat etmeyip uçan hayvanını hemen doğrudan Chu dağına sürdü.

“Çok hızlı olacak. Başka bir üst sınıf ruh sarayı üyesi az önce Chu dağına girdi. Hemen gidip ona sorabilirim. Hatta birbirinizi tanıyor olabilirsiniz.” Dağ muhafızı Chu Mu'nun sabırsız olduğunu ve çabucak açıkladığını gördü.

“Ruh Sarayı mı?” Chu Mu, Ruh Sarayı'ndan birinin neden geleceğini sorgulayan bir kaş kaldırdı.

Muhafız Chu Mu'yu fazla bekletmeyip genç adamı götürdü ve onu orta yaşlı bir adama getirdi. Hızları gerçekten yüksekti.

“Onuncu sınıf kararname, başka bir genç adam mı? Muhtemelen değildir. Fang Ze genellikle en azından bir yıl sonra gelir…” genç adam yürürken konuştu.

Ancak, köşkten geçerken Chu Mu'yu görünce genç adam durdu ve bir süre Chu Mu'ya bakıp mırıldandı.

Orta yaşlı adam Chu Mu'yu baştan aşağı süzdü ve şaşırdı ama görünüşte sakin kaldı.

“Sen Chu Chen'sin!” Sonunda genç adam bağırdı!

Genç adamın bakışları nihayet inancını görmüş gibi ateşliydi. Heyecanla Chu Mu'nun önüne koştu ve ne diyeceğini bilmiyormuş gibi görünüyordu!!

Chu Mu bu genç adamı gördü ve bir süre baktıktan sonra Ting Lan'ın kardeşi olduğunu ve adının da Teng Hai olduğunu fark etti...

Genç adam gerçekten Ting Lan'ın kardeşi Teng Hai idi. Başlangıçta, Teng Hai hep yeni avcı kral Luo Peng'e tapmış ve birden ortaya çıkan Chu Mu'yu desteklememişti.

Ancak, sonraki zamanlarda, Chu Mu üçüncü kademeden ikinci kademeye geçince çok ünlenmişti ve Teng Hai da nihayetinde onu farklı bir ışıkta görmüştü. Luo Peng gibi bir karaktere gelince, uzmanlara saygı duyan bu genç adamı uzun zaman önce aklının bir köşesine atmıştı. Bunun yerine, sürekli olarak Chu Mu hakkında bilgi toplamak için Ting Lan'ı kullandı ve ona yetişmek istedi.

Daha sonra, Chu Mu baskın bir şekilde imparator sınıfı ruh hayvanı çağırıp birinci kademede gürleyip son onuru kazandıktan sonra Teng Hai'nin gözlerinde birden saygı duyulacak bir kişiden tanrı gibi birine dönüştü!

Aksine, Teng Hai'nin beklemediği şey, bu tanrı gibi olan genç adamla Büyük Chu Ailesi gibi uzakta bir yerde karşılaşmaktı. Tutkulu Teng Hai nasıl heyecanlanmazdı!!

“Sen Ting Lan'ın kardeşi Teng Hai'sin, değil mi? Seni buraya ne getirdi?" Chu Mu yavaştan sordu, içten içe bu çocuğun gözlerinin neden ona garipçe baktığını merak ediyordu.

"Ah? Adımı hatırlıyorsun?! Chu Chen adımı hatırlıyor HAHAHAHAH!!” Teng Hai viyakladı ve bu sözler karşısında duygulara boğulmuş gibi oldu.

“...” Chu Mu ne diyeceğini bilemedi. Bu çocuk gerçekten sakinliğini koruyamıyordu. Sadece ismi değil miydi? Bu şekilde tepki vermeye ihtiyaç var mıydı?

Teng Hai coşkulu kaldı. Gerçekte, bu davranışı için Teng Hai suçlanamazdı. Chu Chen isminin Ruh Sarayı'ndaki etkisi bilinmeliydi. Özellikle Teng Hai'nin yaşındaki genç erkekler ve kadınlar için bu ismi tanrılarla karşılaştırmak kesinlikle abartılı değildi!