Bölüm 770: Yeni Bölge Şehri, Yeni Yedi Renkli Şehir

Bir ay sonra.

Uzun bir temizlik sonrası Batı Krallığı güney üç bölgesinin hepsi Batı Krallığı ordusunca temizlendi.

Bu felakette ölen çok fazla insan vardı ve yıkım yarıçapı da çok genişti. Başlangıçta batı bölgesinde yaşayan birçok kişi, artık yaşamak için oraya geri dönmeye istekli değilmişçesine başka bir yere taşındı.

Batı Krallığı güney bölgesinin şehirlerinin hepsi seyrek nüfuslu oldu. Çoğu zaman, sadece birkaç yüz aileye sahip büyük bir şehir bulunabiliyordu. Hepsi sınırlı bir alanda yaşıyordu ve şehrin sokakları, konutları, mağazaları ve salonlarını yavaşça temizlendi.

Lang He Şehri, Xi Ling Şehri ve Batı Bölgesi Şehri hep böyleydi. Yedi sınıf ve altı şehirlerde, çoğunlukla yok edildiklerinden neredeyse hiç kimse yaşamıyordu. Birçok bölgenin yeni bölge efendileri de yedi sınıf ve altındaki şehirlerden kaçan tüm insanları büyük bir şehre toplayacaktı. Kabus Sarayı, Ruh Hayvanı Sarayı, Ruh Sarayı, Tüccar Birliği, Elemental Tarikatı, Luo Bölgesi Tarikatı, çeşitli büyük aileler ve büyük kiliselerden para toplayarak bölge şehrini yeniden inşa etmeye başladılar.

Batı Bölgesi Şehri'nin kendisi oldukça ciddi hasar gördü. Chu Mu ve iki ruh imparatorunun savaşı Batı Bölgesi Şehri'ni tamamen yok etti.

İsmen, Batı Bölgesi Şehri hala bölge şehriydi ama herkes yeniden inşa edilmekte olan Yedi Renkli Şehir'in en çok nüfusa sahip olduğunu ve büyük ihtimalle Batı Bölgesi Şehri'nin eski yerini alıp yeni onuncu sınıf bölge şehri olacağını biliyordu.

Yedi Renkli Şehir en çok hayatta kalan kişiye sahip şehirdi. Şehrin efendileri, Chu Klanı felaket geldiğinde 30.000 sakini alıp kaçmıştı. Kaçış hikayeleri birden fazla krallığa yayıldı.

Normal bir sakin için, halkını seven ve önemseyen bir komutandan daha önemli bir şey yoktu. Chu ailesinin Batı Bataklıklar Kabilesi'nin yarısını yok eden ve onları geri iten ruh imparatorunun onlardan olduğunu ilan ettiği gerçeğine ek olarak, Batı Bölgesi'ne geri gelen birçok kişi Yedi Renkli Şehir'e taşınmaya karar verdi. Yakındaki diğer bölgelerden bazı insanlar bile Yedi Renkli Şehir'e geldi.

Farkında olmadan, Yedi Renkli Şehir felaketten sonra yavaşça mülteci toplama noktası oldu. Bu yüzden, tüm oluşumların kaynakları Yedi Renkli Şehir'in liderlerine gitti.

Felaketlerden sonra, her zaman büyük bir göçebe ve mülteci grubu olurdu. Bu grup düzgünce halledilmediği sürece büyük bir etki yaratırdı. Bu görev elbette tüm önemli büyük oluşumların sorumluluğuydu. Şimdi Yedi Renkli Şehir'in bu büyük sorunu tüm oluşumlar ve krallık yönetimi için çözüyor olmasıyla, kaynak ve yardım doğal olarak şehre gidecekti.

Buna ek olarak, felakete en yakın olan Yedi Renkli Şehir'i daha güvenli bir yer yapmak için tüm oluşumlar bir ruh hayvanı eğitmeni gönderdi ve Batı Bataklıkları ile Barbar Sıradağı boyunca erken bir uyarı hattı başlattı. Muhtemelen, bu acı verici dersten sonra insanlar Batı Krallığı'nın güney tarafının da savunmaya ihtiyaç duyulduğunu fark edecekti.

Bütün büyük oluşumlar çoğunlukla ruh öğretmeni düzeyinde uzmanlar gönderdi. Güvenliğini sağlamak için Yedi Renkli Şehir'in sırayla yeni muhafızları olacaklardı. Buna rağmen, oluşumların çoğu Batı Bataklıklar Kabilesi'nin yarısının öldürüldüğünü ve panter kabilesinin temizlendiğini biliyordu, ki bu da Yedi Renkli Şehir'in muhtemelen Batı Krallığı'ndaki en güvenli yer olduğu anlamına geliyordu. Ancak, şehir sakinleri bunu bilmiyordu. Somut korumaya ihtiyaçları vardı ve bulundukları yerine gözlerinde güvenli görünmesi gerekiyordu.

Tüm tarikatların sırayla nöbet tutmasıyla, Yedi Renkli Şehir'in her iki tarafındaki uyarı hattında her yıl 500 civarında ruh öğretmeni olacaktı. Bu 500 ruh öğretmeninin gücü komutan sınıfı civarındaydı ve her biri 3 ruh hayvanı çağırabiliyordu. Bu da şehri koruyan 1500 komutan sınıfı ruh hayvanı olduğu anlamına geliyordu, yani ordu birinci sınıf kabile komutan sınıfı ordunun yarısı büyüklüğündeydi.

Yedi Renkli Şehir'in savaşçı sınıfı ordusu çoğunlukla para ile işe alınmıştı. Yaklaşık 5000 kişi vardı ve para Luo Bölgesi Tarikatı tarafından finanse ediliyordu.

Batı Krallığı ismen Luo Bölgesi Tarikatı'ydı. Luo Bölgesi Tarikatı felaketi düzgün bir şekilde yönetmeyip ahlaki açıdan diplere düşmüş bir Krallık Efendisi'ne bırakması yenilenme çabalarında büyük sorumluluk alması gerektiği anlamına geliyordu. Böylece, savaşçı sınıfındaki 5000 ruh askerinin beş yıl boyunca onlar tarafından finanse edilmesi gerekiyordu.

Hizmetkar sınıfı ruh öğrenci ordusu çok daha basitti; tek yapacakları mülteci ve sakinleri şehre getirmekti.

Yedi Renkli Şehir'in sakinlerinin hepsi mülteci olarak adlandırılsa da büyük bir kısmı hala ruh hayvanı eğitmeniydi. Birçok şehrin doluluğu, ruh öğrencilerinin gelişimi için yer olmamasına neden olurdu. Birçok Krallık ve bölge, özellikle de birçok büyük grup tarafından odaklanan yeni bir şehir bulmak isteyen ruh öğrencilerinin büyük bir kısmına sahiptir.

Bir şehrin yeniden inşası, gerçekte, o kadar uzun sürmedi. İnşaat konusunda uzmanlaşmış kir tipi soul pet eğitmenleri hızlı bir şekilde hareket ederse, bir hafta 30m'lik bir binayı 30m'lik bir bina oluşturmayı bitirmesi için yeterliydi.

Böylece, felaketten sonraki üçüncü ayda Yedi Renkli Şehir çoktan yaşam dolu bir şehre geri dönüş yaptı. Nüfus arttıkça dışa doğru genişlemeye başladılar.

Yedi Renkli Şehir'in çevresi çoğunlukla düz yamaçlardı ve genişleme gereksinimine uyuyordu. Panter türü kabile yok edildiğinde, Barbar Dağı doğrudan Chu ailesinin toprakları haline geldi. Eğitim görmek, avlanmak ve hazine aramak için Barbar Dağ'ının derinliklerine giren ruh hayvanı eğitmenleri için röle istasyonları kurdular. Batı Bataklıkları büyük ölçüde zayıfladı, bu yüzden Qingfeng Bataklıkları'nın zorluğu artık birçok ruh hayvanı eğitmeninin eğitim alması için daha uygundu. Gelişmiş ruh hayvanı eğitmenleri de daha iyi eğitim almak için Batı Bataklıkları'na gidebilirdi.

Büyük bir şehir için gerekli koşullar hemen hemen tüm Yedi Renkli Şehir tarafından karşılanıyordu. İnsanlar gidip para aktığı sürece, şehir kesinlikle refah görecekti!

...

Yeni şehir duvarında, yeni terfi edilen şehir muhafızlarının lideri Chu He devriye geziyordu. Birçok felaketin ardından Chu He nihayetinde ruh öğretmenini aşıp bir Ruh Lordu oldu. Artık zamanının çoğunu gücünü geliştirerek geçiriyordu. Son birkaç ay içinde, ruh hayvanının dövüş güçlü hızla yükseldi. Muhtemelen, yakında bir hükümdar sınıfı ruh hayvanı olacaktı.

Chu He şehir muhafızı kıyafetini giydi. Omzunda tamamen siyah bir ruhsal küçük panter vardı. Bu küçük panter yuvarlak gözlerini açtı ve sahibini taklit etti, ayrıca bakışlarıyla devriye gezermişçesine etrafı süzdü.

Bu küçük panter doğal olarak Chu Mu'nun panter imparatoru mağarasından aldığı beş hükümdar sınıfı genç panterden biriydi. Chu Mu onları Chu Lang, Chu He, Chu Ying, Chu Qishui ve Chu Qian'a verdi.

Artık Chu ailesi genç neslinin hepsi gelişmeye odaklanmıştı, bu yüzden doğal olarak herhangi bir kaynağı kaçırmayacaklardı. Ruh hayvanlarını kolayca onuncu evreye büyütebilirlerdi. Tabii ki, Chu Mu onlara kendi güçlerine odaklanmak zorunda olduklarını ve diğer insanların ruh eşyalarına çok fazla güvenmemeleri gerektiğini hatırlattı. Bu, Chu ailesinin genç neslinin vahşi hayat eğitimlerinin çok daha sık olmasına neden oldu.

Chu He'nin bir hükümdar sınıfı genç ruh hayvanı ilk defa oluyordu. Çoktan gidip bir süreliğine kendi başına eğitim görmeyi planlıyordu. Bir yandan da gücünü geliştirmek istedi. Öte yandan genç panterin evresini ve aşamasını büyütmek istedi.

"Büyük lider, bak, uzman!!” Kenardaki bir muhafız bağırdı ve Barbar Dağı yönündeki düz yamaçları işaret etti.

Chu He ilk başta umursamadı, sadece meraktan baktı. Aniden, muhafızın bahsettiği uzmanın inanılmaz derecede hızlı olduğunu fark etti. Siyah figür gökyüzüne doğru ilerliyordu, zarifçe Yedi Renkli Şehir'e hızla yaklaşan yamaçlarda bir yay yaratıyordu.

Böylesi canlı ve zarif bir ruh hayvanı hemen duvardaki muhafızlar arasında kargaşaya yarattı, hepsi kıskançlıkla ruh hayvanının gidişini izliyordu.

“Bu hız, yüksek sınıf hükümdar sınıfı olmalı?” Kenardaki muhafız Chu He'yle tekrar konuştu.

"Sanırım üst kademe hükümdar sınıfı!" daha önce mülteci olan bir muhafız konuştu.

"Krallık başkentindeyken böyle bir ruh hayvanı görmek nadirdi. Yedi Renkli Şehir'de gerçekten böylesi bir uzman olmasını beklemiyordum. Yedi Renkli Şehir gerçekten gizli uzmanların yeri.” Gelişim için Batı Krallığı başkentinden gelen bir ruh askeri konuştu.

Küçük figür yaklaştıkça Chu He'nin yüzü hemen bir gülümsemeyle parladı çünkü ruh hayvanını tanıdı. Chu Mu'nun Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı'ydı.

“Bu Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı yine mi güçlendi? Artık gerçekten üst kademe hükümdar sınıfı mı?" Chu He, Chu Mu'nun Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı'nı sürerek yaklaşışını izleyip içinden tahmin etti.

O düşünürken Chu Mu çoktan şehrin dibindeydi. Chu He hemen duvardan inip Chu Mu'yu durdurdu.

"Chu Mu, gittin ve iki ay sonra geri geldin. Eğitimlerin genelde bu kadar uzun mudur?” Chu He sordu.

“Bu kısa olanı.” Chu Mu güldü ve cevap verdi. Genellikle üç aydan fazla eğitime giderdi. Birkaç kez, yarım yıl sonra şehri döndüğü oldu. Çoğu insan çölde bu kadar dayanamazdı.

“İyi.” Chu He acı acı güldü ve konuşmaya devam etti, “Barbar Sıradağı'nda durum nasıl?”

“Barbar Dağı Vadisi'nin derinlikleri hep kısıtlı bölge. Girdikten sonra başa çıkması zor bir ikinci sınıf Boynuzlu Hayvan kabilesiyle karşılaştım. Daha da ileride dördüncü sınıf bir kabile vardı. Oraya vardığımda daha derine gitmeye cesaret edemedim. Diğer ruh hayvanlarımı sadece Boynuzlu Hayvan kabilesinde eğitebilirim.” dedi Chu Mu.

Kısıtlı bölge gerçekten bir sebepten dolayı kısıtlıydı. İnsan haritasında, kabilelerin hepsi çok ünlü ölümcül yerlerdi. Yalnızca Tianxia Şehri'nin bölgesinde düzenli olarak görünürlerdi.

Yine de, bu güney tarafı kısıtlı bölgesinde kabileler her yerdeydi, hatta birden fazla düşük seviye imparator sınıfına sahip dördüncü sınıf kabileler bile vardı. Gerçekten dehşet vericiydi.

Neyse ki, dördüncü sınıf kabile insan bölgesinden çok uzaktaydı ve büyük bir tehdit değildi. İkinci sınıf Boynuzlu Hayvan kabilesi dağların çok geniş bir alanını kaplıyordu. Kenar bölgelerin hepsi, ruh öğretmeni ve Ruh Lordu düzeyinde insanların eğitimi için iyi olan farklı sınıf klanlara sahipti. Chu Mu da Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı, Hayalet Kral ve Zhan Ye'nin gücünü orada eğitti. Tabii ki, Küçük Gizli Ejderha eğitimin ana hedefi oldu.

Bütün bu kabile güçlerini duyan Chu He çaresizce başını iki yana salladı. Sahip olduğu güçle yedinci sınıf klanlarla dahi başa çıkamazdı. Bu kabile düzeyleri, bilse bile işine yaramayacak şeylerdi.

"Vaftiz babam önemli konuları tartışmak için seni arıyordu.” dedi Chu He.

"Hmm, o zaman önden dönüyorum.” Chu Mu başını salladı.

Chu He'nin vaftiz babası Chu Tianren'di. Chu He terk edilmiş bir bebekken Chu Tianren onu dışarıda eğitimdeyken bulmuş ve bakmak için dönerken getirmişti. Chu Tianren ayrıldıktan sonra Chu He Chu ailesinde kalmaya devam etti. Ebeveyni olmadığından ve vaftiz babası aileden ayrıldığından Chu He'nin kendisi genellikle sessizdi ve fazla konuşmazdı.

Chu ailesindeki halka gösterilen ruh imparatoru Chu Mu değil, Chu Tianren'di.

Chu Tianren, Chu Mu'nun içi rahatlatıp aileyi dönmeyi planladı. Sonuçta, Chu ailesi hala zayıftı ve sürekli burada kalamazdı. Chu Tianren gibi bir uzmanla Chu ailesi çok daha güvende olurdu.