758. Bölüm: Öfkeyle Yanıp Tutuşmak, Chu Mu

"Genç Efendi, Kıdemli Liu Chu Chen'i kullanmaya devam edebileceğinizi çoktan söyledi. Bu kıza kimliğinizi Chu Chen olarak söyleyin. Onun gibi genç bir ruh hayvanı eğitmeni ve ruh öğretmeni kesinlikle Tianxia Şehri'nden geliyor.” dedi Yaşlı Li.

"Burası Kabus Sarayı, bir ruh sarayı kimliği kullanmak uygun mu ki?" Chu Mu sordu.

"Rahat ol. Hai Qiu, o yaşlı adam soylu birinin oğlu olarak kimliğinizi biliyor ve size karşı sadece kibar olacaktır. Bir de küçük prensesle olan ilişkiniz eklenince işleri çok pervasızca yapmadığınız sürece Kabus Sarayı'ndayken sorun çıkmamalı." dedi Yaşlı Li. Chu Mu başını salladı. Chu Chen'in kimliğini çıkarmanın gerçekten çok daha uygun olduğunu fark etti. Qian Qing Chu Mu'nun tereddüt ettiğini gördükten sonra yavaşça dedi ki, "Eğer yapamazsan Qian Qing'in de yapabileceği pek bir şey yok."

“Ben Chu Chen. Bana inanıyorsan hemen benimle beraber Barbar Vadisi'ne gel. Veba gerçekten oldukça şiddetli.” Chu Mu doğrudan konuştu. "Chu Chen?” Qian Qing ilk başta hemen fark etmedi. Sonuçta, bu isimde bir Kabus Sarayı genç nesil uzmanı yoktu. Ancak, biraz düşündükten sonra yüzünde şok olmuş bir ifade belirdi ve hevesli gözlerle Chu Mu'ya bakakaldı. Baştan aşağı süzdükten sonra nihayet konuştu, "Sen Ruh Sarayı Chu Chen misin? İkinci ve birinci kademenin son onurunu kazanan kişi?”

"Hmm.” Chu Mu başını salladı. Qian Qing gerçekten Tianxia Şehri'nden geliyordu. Aslında ilk kademe bir rakip olarak kavgalara katılmayı sevmemesine rağmen her zaman Tianxia Alemi'ne katılan insanlara yardım eden bir ruh öğretmeni olarak hareket etmişti. Qian Qing'in Chu Chen'i ilk kez duyuşu aslında son onur töreninde değildi. Bunun yerine, Jiang Yiteng'e karşı olan savaştaydı. O sıralarda, Jiang Yiteng, Xing Yang ve Lu Shanli, Chu Chen ile dövüşüp yaralanan ikinci kademe Kabus Sarayı genç nesil uzmanı olduğundan onları iyileştiren kendisi olmuştu. Önündeki kişi Chu Chen olduğundan Qian Qing doğal olarak vadiye girerken onu koruyacak yeteneği olduğunu biliyordu.

"Qian Qing Hanım, işler çok acil. Vadide hayatlarını etkileyebilecek başka bir tehlike daha olabilir. Lütfen çabuk karar verin. Bana, Chu Chen'e güvenmiyorsanız başkasını bulmam gerekecek.” dedi Chu Mu.

"Hmm, hmm, seninle geleceğim.” Qian Qing aslında bir süre boş boş baktıktan sonra tepki verdi, “Bazı şeyler hazırlamam gerekecek. Bu şeyleri Kabus Şehri'nde topla; Barbar Vadisi'nde kullanmamız gerekebilir." Qian Qing konuşurken Chu Mu'ya toplaması gereken bir dizi malzeme listeledi.

Qian Qing'in ifadesi açıkça garipti ama Chu Mu pek aldırış etmedi. Listeyi alarak hemen ilgili malzemeleri aramak için Kabus Şehri büyük salonuna gitti. Salonda yoksa doğrudan Kabus Şehri müzayede salonuna gidecekti. Qian Qing, Chu Mu'dan aşırı nadir şeyler toplamasını istemedi ve Kabus Şehri krallık başkentinden bile daha büyü olduğundan tüm malzemeleri çabucak topladı.

Chu Mu müzayede salonunda Qian Qing'i bekliyordu, nadir bir hayalet tipi ruh kristaliyle karşılaşmıştı. "Genç Efendi, hayalet tipi ruh kristalini al.” dedi Yaşlı Li.

Chu Mu hala güçlendirme tipleri hakkında çok şey bilmese de, açıkça sormak için zaman değildi. Bunun yerine, sadece gerekli tüm hayalet tipi ruh eşyalarını toplamalıydı. Hayalet tipi ruh kristalleri, popüler ruh kristallerinden daha pahalıydı. Ancak, savaşçı sınıfı ruh hayvanları için iyi olan ruh eşyaları hiç de pahalı değildi, bu yüzden Chu Mu onu satın alıp uzay yüzüğüne koyarken gözünü dahi kırpmadı.

Qian Qing, Chu Mu'yu fazla bekletmedi. Başta, Qian Qing'in yanında bşaka birini daha getireceğini düşünmüştü. Sonuçta, onun gibi bir kadın karşıt bir oluşumdan bir adamla yolculuğa çıkarken az ya da çok risk alırdı. Şaşırtıcı bir şekilde, Qian Qing Chu Mu'yla tek başına seyahat etmeye karar vermiş gibi görünüyordu. Bu da Chu Mu'nun garip hissetmesine neden oldu.

Chu Chen'in kimliği Tianxia Alemi'nde çok ünlüydü ama nihayetinde hala Ruh Sarayı'ndandı. Bu ruh öğretmeni kesinlikle Kabus Sarayı'nda önemli bir karakterdi. Chu Mu, bu kadının ona neden bu kadar güvendiğini bilmiyordu. Böyle bir şey doğal olarak Chu Mu'nın soracağı bir şey değildi. Bir yığın ilaç, su ve yiyecek aldıktan sonra Kabus Şehri'nden ayrıldılar.

"Ruh hayvanım daha hızlı, sen de binmelisin.” Kabus Şehri'nden ayrıldıktan sonra Qian Qing bir cehennem kuşu çağırdı ve Chu Mu'ya Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı'nı geri çekmesini işaret etti. Qian Qing'in cehennem kuşu üst kademe hükümdar sınıfıydı. Bu Chu Mu için şaşırtıcıydı. Üst kademe hükümdar sınıfına sahip bir uzman olduğuna göre, neden Alem Savaşı'nda ortaya çıkmıştı?

Chu Mu, uçmanın daha hızlı olacağını biliyordu, bu yüzden cehennem kuşunun sırtına sıçradı ve Qian Qing ile Barbar Vadisi'ne doğru uçtu. "İmparator sınıfı ruh hayvanına sahip olmak, neden uygun bir kanat tipi ruh hayvanın yok?” Qian Qing cehennem kuşu havalandıktan sonra merakla sordu.

“Gerçekten uygun bulduğum herhangi bir tanesiyle tanışmadım.....” Chu Mu kısaca açıkladı. Gizli ejderha türleri uçabilirdi fakat kanat tipi ruh hayvanı değillerdi. Güçlü böcek ve canavar tipi yetenekleri nedeniyle havada savaşabiliyorlardı. Ancak, benzer güçle, eğer kanat tipi ruh hayvanlarına karşı savaşırlarsa hafif bir dezavantajda olurlardı... Chu Mu fazla konuşmadı ve Qian Qing de sessiz bir kız gibi görünüyordu. Her ikisi de yolculuk boyunca suskun kaldı, hatta Chu Mu doğrudan yetişim haline geçti. Qian Qing de dinlenmek için gözlerini kapattı ama arada bir birinci kademe son onuru kazanan adam hakkında çok meraklı olduğundan bakışlar çalıyordu.

……

Yaklaşık sekiz gün sonra Chu Mu nihayet Kabus Şehri'ne yaptığı geziden döndü. Chu Mu'yu şaşırtan şey, Batı Bataklıkları tarafından tamamen işgal edilmiş gibi görünen Batı Bölgesi'nde geri çekilme izlerinin olmasıydı. Chu Mu barbar Vadisi'nden çıktığında, biraz çaba sarf etmek zorunda kaldı. Ancak, dönüş yolunda çok daha rahattı. Kertenkele türlerini korkutmak için Mo Xie'yi çağırmasına bile gerek yoktu, sadece Beyaz Kabus'un yolu göstermesine ihtiyaç duydu.

“Batı Bataklıkları'nı bu kadar kısa sürede geri itebilmek için bir uzman müdahale etmiş olmalı. Belki de Barbar Vadisi'ndeki insanlar çoktan kurtulmuştur.” Dedi Qian Qing. Qian Qing Kabus Şehri'nde olmasına rağmen Batı Krallığı'nın düşüş durumu hakkında oldukça bilgili görünüyordu.

"Eğer kurtarılmışlarsa bu en iyisi olur.” dedi Chu Mu. Barbar Vadisi'ndeki veba, esas olarak herkesin vadinin durgun ve cesetle dolu havasında uzun süre sıkışmasından kaynaklanıyordu. Biraz ilaçla beraber oradan ayrılabilir ve temiz hava alabilirlerse, vebadan tamamiyle kurtulamayacak olsalar dahi kötüleşmesini durdurabilirlerdi. Barbar Vadisi bölgesine yaklaşırken kertenkele türleri tekrar ortaya çıkmaya başladı. Chu Mu ve Qian Qing açıkça havada uçmaya cesaret edemedi, bu yüzden inip dağ yollarından gitmeye karar verdiler.

Barbar Vadisi dağına yaklaşırken, Chu Mu Şeytan Ağacı Askeri'yle çoktan belirli bir derecede iletişim kurabilir oldu. “Hala vadideler ve vadi girişi kapalı olduğu için farklı bir rotadan girmeliyiz.” dedi Chu Mu, soğukça.

"Kapalı mı?” Qian Qing merakla sordu. Eğer bir veba yeri kapatıldıysa karantinaya alındığı anlamına gelirdi. Vebanın yayılmasını önlemek için başka bir yol yoksa, tüm veba kurbanlarını canlı canlı yakabilirlerdi!

Chu Mu Şeytan Ağacı Askeri'nden az çok bilgi aldı fakat durumu tam anlamıyla kavramak için oraya gitmesi gerekiyordu. Barbar Vadisi'nin dik dağları Chu Mu için büyük bir sorun değildi. Qian Qing'i çabucak Barbar Vadisi'nin başka bir kısmına götürdü. Barbar Vadisi çadırları hala bir aradaydı. Ancak, büyük bir grup çadırın başka bir bölgede mühürlü olduğu kolayca söylenebilirdi.

……

"Veba ruh hayvanının aurası tüm Barbar Vadisi'nde ve bu normal bir veba değil. Senin tarif ettiğinden çok daha kötü.” Qian Qing, çadırlardaki soluk tenli insanlara bakarken kaşlarını çattı.

“Nasıl böyle olur..Yalnızca sekiz gün ayrıldım, bu kadar hızlı yayılmasına imkan yok..."

Chu Mu böyle bir sahneyi hiç beklememişti. Hiç tereddüt etmeden hemen büyük çadıra gitti. Chu Mu kıyafetlerini değiştirdi, böylece kimse onu tanıyamazdı. Qian Qing'i çadıra getirdiğinde Chu Tianqi, Chu Tianlin, Chu Tianjue'nin hepsini yerde buldu...

"Hangi ailenin çocukları bu kadar kaba da öylece içeri geliyor!" Chu Tianjue kimin girdiğini bilmiyordu ve çabucak bağırdı. Bir süredir bu öfkesini bastırıyor gibiydi, bu yüzden çok yüksek sesle bağırdı. Diğerleri de hızlı bir şekilde tepki gösterdi ve çadıra yeni giren Chu Mu ve Qian Qing'e bakmaya başladı. "Ne oldu, neden veba aniden kötüleşti?” Chu Mu hemen herkese kimliğini anlatmak için ruh andaçını kullandı.

Chu Mu çok dikkatliydi, çünkü Şeytan Ağacı Askeri'nin bahsettiği iki uzman hala pusuda yatıyordu. "Chu Mu!!” İlk tepki veren Chu Tianheng'di, gözleri ona doğru koşarken dikkatle Chu Mu'yu izliyordu. Diğerleri de Chu Mu'nun kimliğini öğrenince sanki umudun kendisini görmüş gibi etrafını sardı.

"Amcalar, lütfen sakin olun ve yavaşça konuşun.” Chu Mu ruh andaçıyla herkesin duygularını zorla bastırdı ve hepsinin resmiyeti kaybettiğini fark etmesine neden oldu. Hepsi geri oturdu ve birine çadırın dışını korumasını, kimseyi içeri almamasını söylediler. Herkes yerli yerine geçince Chu Tianheng yavaşça Krallık Efendisi Luo Hei ve Sun Qiming'in gelişinden beri olanları anlatmaya başladı.

Büyük çadırda sıcaklık hızla düştü. Chu Mu'nun kalbindeki öfke, yakındaki havanın değişmesine neden olan güçlü bir hınç oluşturuyordu! "Affedilemez!!” Chu Mu'nun tüm benliği bu kadar soğuktu, her sözcüğü öldürme niyetiyle doluydu. Chu Mu bu kadar kızmayalı çok olmuştu!!

Luo Hei ve Sun Qiming suçu Chu Mu'yu itmişti ama Chu Mu şimdilik bu meseleyi bir kenara itti. Ancak, gerçekten acımasız ve kalpsiz olan şey, herkesin vebanın pençelerinde acı içinde ölmesini sağlamak için tüm Barbar Vadisi'ni kapatma girişimleriydi!!