Bölüm 691: Onuncu Âleme Doğru Öldüre Öldüre

avatar
2427 15

Charm of the Soul Pets - Bölüm 691: Onuncu Âleme Doğru Öldüre Öldüre


Editör: Kinyas

Bölüm 691: Onuncu Âleme Doğru Öldüre Öldüre

 

Onuncu âlem, birinci kademenin asıl mücadele alanı. İkinci ve üçüncü kademeye yerleştirilenlerin girmeyi aklından bile geçiremeyecekleri âlem!

 

Yine de Göklerin Altındaki Savaş'ta üçüncü ve ikinci kademedekilerin onuncu âleme gidemeyeceğiyle ilgili bir kural bulunmuyordu. Bu yüzden farklı kademeler önceki âlemlerde çatışabiliyordu.

 

Gelenek böyleydi. İnsanlar katı kurallarla farklı kademelere ayrılmıyordu, bu durum genç ruh hayvanı eğitmenlerinin yaş farkı sebebiyle güç farklı çok fazla olduğu için böyleydi. Üç senelik yaş farkı genelde büyük bir güç farkına sebep oluyordu.

 

Bu sebeple Göklerin Altındaki Savaş'ı ilerledikçe kademeler oluşmuştu ve bu Göklerin Altındaki Savaş'ında sözsüz bir kural olmuştu.

 

Seneler geçtikçe kimse kendi kademesini aşmaz olmuştu, böyle bir şey ancak birkaç yüz yılda bir olurdu.

 

İnsanlar bir kademe aşan yarışmacılar görmüştü ama kimse iki kademe birden aşan birini görmemişti!

 

Chu Mu'nun ikinci kademedeki olağanüstü başarısı yüzünden birçok kişi onu ikinci kademenin gerçek uzmanları arasında görüyordu. Chu Mu ayrıca Kan Canavarı Sunağı'nda da cesurca savaşmıştı ve dokuzuncu âlemin son onuru onundu!

 

Üçüncü kademeden ikinci kademeye girip de son onuru elde etmek başlı başına mucize gibi bir şeydi. Bir de bu çocuk tatmin olmamış, birinci kademenin onuncu âlemine ilerliyordu. İnsanlar hayretler içerisindeydi!

 

Birinci kademenin dokuzuncu ve onuncu âlemi sürekliydi. Muhbir ruh hayvanlarının verdiği bilgilere göre dokuzuncu âlemde birinci kademenin çoğu elenmişti. Geriye kalan otuz kişi onuncu âlemin son onuru için savaşıyordu!

 

Bu otuz kişi Göklerin Altındaki Savaş'taki genç neslin en güçlüleriydi. İkinci kademenin en güçlüsü Si Tian bile bu insanlarla karşılaştırılamazdı.

 

Hatta bu otuz kişi arasında orta yaşlı nesilin üst kademe uzmanları bile vardı. Krallık, saray lordu olmayanlar ya da onuncu seviye unvana sahip olmayanlar bunlarla savaşmaya cüret edemezdi!

 

Bu yüzden Chu Mu'nun onuncu âleme doğru gidiyor olması insanları bu kadar şok etmişti!

 

Zhao Cheng kendi kendine “İkinci kademe ve birinci kademenin son onurunu birlikte elde etmek... Bu Göklerin Altındaki Savaş'ı tarihinde bir rekor olur! Bu kişi Chu Chen mi olacak?” diye söyleniyordu.

 

Shang Heng “Bir şans... Belki de mümkün olabilir... Eğer imparator sınıfından ruh hayvanı varsa...” dedi.

 

“İmparator sınıfından ruh hayvanları kolayca kaçmıyor mu? Chu Mu daha Ruh İmparatoru değil ki nasıl imparator sınıfından bir ruh hayvanını kontrol edebiliyor? Bence imparator onun değildir. Duymadın mı? Muhbir ruh hayvanları imparatorun kaybolduğunu söylemiş.” Ruh Saraylılar kendi aralarında tartışıyordu.

 

“Evet doğru diyorsun. Chu Chen'in nasıl imparator sınıfından bir ruh hayvanı olabilir? Gerçekten imparatoru varsa genç ve orta yaşlı nesilde yenilmez olurdu. Ruh Saraylılar'ın bile ancak Saray Ustası seviyesinde imparatorları oluyor.”

 

Genç nesilin yaptığı tarışmalar Yaşlı Ruh Öğretmeni De'nin kulaklarına geldi. İç çekti ve bir yaşlıya yakışmayacak bir tavırla genç nesilin yanına gelerek “Siz çocuklar ne bilirsiniz? O ruh hayvanı güç olarak imparator sınıfında olabilir ama tür sırası hâlâ hükümdar sınıfında!” dedi.

 

Zhao Cheng “Yani Chu Chen güçlendirerek mi imparator sınıfından bir ruh hayvanı elde etmiş?” diye sordu.

 

Yaşlı Ruh Öğretmeni De kafasını salladı. “Ruh hayvanını imparator sınıfına güçlendirmek kolay değildir. Eğer tahminim doğruysa Chu Chen'in imparator ruh hayvanı bir Yedi Günahlı Tilki, hükümdar sınıfındaki ruh hayvanların en kusursuzu.”

 

“En kusursuz hükümdar sınıfı mı? Yedi Günahlı Tilki mi?” Ruh Saraylılar'ın kafası karışmıştı, bunu daha önce hiç duymamışlardı.

 

Yaşlı Ruh Öğretmeni öfkeyle “Sizi aptallar sizi! Bir şey öğrenmeye vakit ayırmazsanız böyle cahil olursunuz!” dedi.

 

Sonra da Yedi Günahlı Tilki'yi ve genç nesile kusursuz hükümdar sınıfı kavramını açıkladı.

 

Bunu duyan genç nesil Chu Mu'yu kıskanmıştı!

 

Ruh Lordu olarak bir imparator sınıfından ruh hayvanına sahip olmak çok nadir görülen bir şeydi. Onlar için hükümdardan imparator sınıfına geçmek için o uçurumu aşmak zaten inanılmaz bir şeydi!

 

Gençlerin kıskançlıktan ağzının sulandığını gören Yaşlı Ruh Öğretmeni güldü, “Ruh Sarayı'nda başka bir sıra dışı genç daha var. Hahaha sonunda Kâbus Sarayı'nı bastırabileceğiz. Bu Chu Chen'in geleceği gerçekten de parlak, Ruh Sarayı'nın genç efendisi unvanına layık...”

 

“Ruh Sarayı'nın genç efendisi mi?”

 

“Ne genç efendisi?”

 

“Yaşlı Ruh Öğretmeni De, Chu Chen'e ne dediniz?”

 

Genç nesil hemen dedikoduya koyulmuştu. Ting Lan, Li Zhan, Shang Heng ve Zhao Cheng bile boş boş bakıyordu, hepsi de Yaşlı Ruh Öğretmeni De'nin Chu Chen'e Ruh Sarayı'nın Genç Efendi'si dediğini duymuştu.

 

Yaşlı Ruh Öğretmeni De bunu fark etti ve boş bulunup da Chu Mu'nun kimliğini ifşa ettiği için utandı.

 

“Ne genç efendisi? Siz ne duyuyorsunuz böyle? Yaşlımız böyle bir şeyi ne zaman dedi?” Yaşlı Ruh Öğretmeni De bir teknik kullanarak genç nesilden biriymiş gibi kalabalığın içinden bağırdı.

 

“Eğitim yapmaya gidin. Gökler Altındaki Savaş'a girme şansı olanlar hazırlansın. Şansı olmayanlar daha da fazla hazırlansın. Gücünüzü otuz yaşına gelmeden yükselttiniz yükselttiniz, yoksa gücünüz öyle kalır. Bunu biliyor muydunuz?” İfşasını gizlmeye çalışan Yaşlı Ruh Öğretmeni De genç nesle vaaz vermeye başlamıştı.

 

Bu gençlerin hepsi Ruh Sarayı'nın elitleriydi, hepsinin de unvanları yedinci seviyenin üstündeydi. Ama Yaşlı Ruh Öğretmeni De'nin gözünde hepsi veletti. Yaşlı Ruh Öğretmeni De'nin vaazi karşısında hepsi başlarını salladı.

 

“Chu Chen'den öğreneceğiniz çok şey var. Bu çocuk eğitim yaparken kendi hayatını görmezden geliyor. Onun ne oynadığını ne yediğini ne de aşk meşkle uğraştığını gördüm. Vakti oldukça eğitim yapıyor...” Yaşlı Ruh Öğretmeni De konuşmayı bırakamıyordu.

 

“Evet Chu Chen bizim rol modelimiz.” Ruh Saraylılar'ın çuğu bizzat Chu Chen ve Kâbus Sarayı'nın genç prensi arasındaki savaşı görmüştü. Görmeyenler de görenlerden dinlemişti. Chu Mu'nun Ruh Sarayı'nın onurunu kurtardığını duyunca hepsinin içinde büyük bir saygı doğmuştu.

 

Yaşlı Ruh Öğretmeni De genç nesilin ağzından kaçanı unuttuğunu görünce rahat bir nefes aldı.

 

Ting Lan “Yaşlı De, otuzuna varmadan güçlenemeyenlerin daha fazla gelişemeyeceğini söylediniz. Gerçekten doğru mu bu?” diye sordu.

 

Yaşlı Ruh Öğretmeni De boğazını temizledi. Yüzünde dost canlısı bir gülümseme belirdi, sanki demin sinirli sinirli vaaz veren kişi birden kaybolmuştu. “Evet, acımasız gerçek böyle. Her ruh hayvanı eğitmeni için bu böyledir. Bu yüzden Ruh Sarayı olarak genç neslimizin eğitimine büyük önem veriyoruz.”

 

Ting Lan başını salladı ve daha fazla bir şey sormadan derin düşüncelere daldı.

 

    ...

 

Ölümsüz Şehir

 

Chu Mu ve Prenses Jin Rou üç gündür şehrin derinliklerine doğru ilerliyordu. Onuncu âlemin olduğu yere gelmiş sayılırlardı, kısa bir süre sonra birinci kademenin uzmanlarıyla karşılaşacaklardı.

 

Ölümsüz Şehir haritasına bakan Prenses Jin Rou “Chu Mu, babanın ruh hayvanının ikinci yıldızına çok yakınız. Fazladan iki saat sürebilir. Sonra da babanın mühürlü ruh hayvanı onuncu fazda olacak ve sen de onu serbest bırakabilirsin.” dedi.

 

Ye Wansheng ikinci yıldızın yerini haritada işaretlemişti. İkinci kademenin son onurunu da aldıklarına göre babasının ruh hayvanı problemini çözmeleri sıkıntı olmazdı. Neyse ki bu çok uzun sürmeyen bir şeydi yoksa Chu Mu, Ye Qingzi'ye öncelik verir ve Chu Tianmang'ın ruh hayvanını başka bir zamana bırakması gerekirdi.

 

“Eh.” Chu Mu başını salladı ve mühürlü ruh hayvanının ikinci yıldız noktasına doğru gitti.

 

İkinci yıldız noktası birincisinden daha zordu, yani Beyaz Kâbus onun rakibi olamazdı. Chu Mu Mo Xie'yi kullanmak zorundaydı.

 

Yaşlı Li özellikle imparator sınıfı ruh hayvanlarının staminalarının çabuk iyileşmediğini belirtmişti. Chu Mu bunu çok umursamadı. Mo Xie Acınası görünüşte kalarak staminasını yenileyebilirdi. Zaten ikinci yıldızın en güçlü ruh hayvanı üst kademe hükümdardı. Mo Xie'nin bunu yenmek için bir teknik kullanmasına bile gerek yoktu.

 

Chu Mu “Prenses, birinci kademede hangi uzmanlar var? Biliyor musun?” diye sordu.

 

Onuncu âleme girdiklerine göre durumu bilmesi gerekirdi. Chu Mu birinci kademenin sırf bir imparatorla silip süpüremeyeceği bir yer olduğunun farkındaydı.

 

“Eh.” Prenses Jin Rou Chu Mu'ya hemen birinci kademedeki durumu açıkladı.

 

Qin Ye'nin gücü birinci kademenin ilk beşindeydi. İlk beşteki diğerlerinin hepsinin asıl hayvanları üst kademe hükümdar sınıfındaydı.

 

İlk beş güce göre sıralanmamıştı. Bunlar arasında Ruh İttifakı'ndan Li Huang vardı. Prenses Jin Rou'nun üvey kardeşi Xu Hefeng, Ruh Sarayı'nın Yaşlı Feng'inin oğlu Feng Luo ve doğudaki büyük krallıklardan birinden olan Su Sha vardı.

 

Chu Mu Li Huang'ı görmüştü. Chu Mu'nun Kutsal Kök Kutsanmış Bölge'de ilk gördüğü kişiydi. Bu Camgöbeği Gizli Ejderha'sı olan kibirli çocuktu.

 

Camgöbeği Gizli Ejderha'nın acı dolu ve ruhsuz gözlerini hatırlayan Chu Mu içinde bir acı hissetti. Camgöbeği Gizli Ejderha acımasız ve zalimdi ama Chu Mu ruhunun kurtuluş için yalvardığını hissetmişti...

 

Prenses Jin Rou'nun üvey kardeşi Xu Hefeng ve Prenses Jin Rou hiçbir zaman babaları farklı olduğu için birbirini sevmemişti. Ama bu kişi çok güçlüydü ve Qin Ye'den aşağı kalır yanı yoktu. Chu Mu ve Prenses Jin Rou'nun dikkatli olması gerekiyordu.

 

Ruh Sarayı'ndan Yaşlı Feng de dört asıl liderden biriydi ve oğlu da çok güçlü ve meşhurdu.

 

Su Sha'yı kimse tanımazdı ama çok güçlüydü, birinci kademenin en güçlü yarışmacılarındandı!

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44266 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr