Bölüm 575: Prenses Jin Rou, Yeni Arkadaş

avatar
2757 12

Charm of the Soul Pets - Bölüm 575: Prenses Jin Rou, Yeni Arkadaş


 

Bölüm 575: Prenses Jin Rou, Yeni Arkadaş

 

Chu Mu Büyüleyici Dünya'ya beşinci günde geldi. Her yarışmacı farklı bir yerde olduğundan ama hepsi aynı zamanda başladığından Chu Mu iki gün boyunca yarışma yetkililerin gözetimi altında beklemişti.

 

Chu Mu sayısız insan öldürmüştü, yani kan konusunda oldukça hassastı; birinin ne zaman öldüğünü doğru bir şekilde belirleyebiliyordu. Yaptığı hesaplamalar sonucu bu üç yarışma yetkilisinin uzun çimlerin olduğu bölgeye geldiği vakitte öldüğünü anlamıştı.

 

"Bunları öldüren kişi erken yola koyulabilmek için yarışma yetkililerini öldürmüş... Ne kadar korkutucu biri." Chu Mu derin bir nefes aldı.

 

Chu Mu da daha önce insanları öldürmüştü ancak yarışma yetkililerini öldürmek aklının ucundan bile geçmemişti. Bunu yapan biri sadece kötü değildi, aynı zamanda planlı çalışan ve gözünü kırpmadan adam öldürebilen biriydi!

 

Cesetler karşısına çıktığına göre katil Chu Mu'dan çok da uzakta değil demekti. Chu Mu'nun artık çok dikkatli olması gerekiyordu.

 

Chu Mu, katilin başka bir niyeti olup olmadığını bilmiyordu.

 

Chu Mu yarışma yetkililerin mühürlerini aldı. Diğer yarışma yetkilileri şüphesiz bu cinayetlerden kimin sorumlu olduğunu bilebileceğine göre katil sonuçları umursamıyor demekti.

 

"Bu adam yarışma yetkililerini öldürdüğüne göre nereye gidilmesi gerektiğini de bilmiyordur. Alemi nasıl geçmeyi düşünüyor acaba?" Diye Chu Mu kendi kendine sesli düşünüyordu.

 

"Acımasız biri. Yoluna başka bir yarışmacı çıkarsa onlardan öğrenir." Diye bir ses geldi birden!

 

Chu Mu öylece kalakaldı. Bu bir kadının sesiydi. Kulağa hoş geliyordu ancak garipti de çünkü tam tepesinden geliyordu.

 

Chu Mu hemen kafasını kaldırdı ve yanındaki çam ağacının tepesinde bir kadının durduğunu gördü. Kadın vücudunu sıkı sıkı saran siyah kıyafetler giymişti.

 

Beyaz elleri elbisesiyle muhteşem bir zıtlık içerisindeydi, beyaz boynu ise muhteşem gözüküyordu!

 

Yüzünün yarısını kapayan, sadece gözlerini açıkta bırakan siyah bir peçesi vardı. Bu gözler hızlı, çekici ve sakin gözlerdi. Zaman zaman muazzam bir güzellikle parlıyordu.

 

Kadın Chu Mu'dan çok uzaktaydı, sesi andacından geliyordu. Chu Mu bu mesafeden kendisine saldırmayacağını biliyordu. Ayrıca onu pusuya düşürmek istese sesiyle nerede olduğunu belirtmezdi.

 

Ama yine de Chu Mu şaşırıp kalmıştı çünkü bu kadın tanıdık geliyordu. Ama onu ne zaman görse bu kadın hep tepelerde oluyordu. Bir zarafete sahip olmasına rağmen yine de uzak, ulaşılamaz duruyordu.

 

Bu Kabus Sarayı prensesi, Prenses Jin Rou'ydu.

 

Chu Mu Prenses Jin Rou'yu beğenirdi, nazik ve iyi huylu biriydi.

 

Ancak Chu Mu hayalperest biri değildi. Kendisi ve bu kadın arasında devasa bir mesafe olduğunu bilirdi.

 

Ayrıca Chu Mu yavaş yavaş kusursuz Prenses Jin Rou'nun ancak statü, kumpas ve zenginlikler için verdiği çabaları bir kenara koyunca belirdiğini de fark etmişti.

 

Yani Chu Mu Ruh Sarayının Genç Efendisi olup da onunla aynı statüye geldikten sonra bile yine de ondan uzak durmuştu.

 

Daha sonrasında Chu Mu yavaş yavaş Ye Qingzi'ye olan hislerinin güçlendiğini ve kendisi için uygun biri olduğunu fark edince Prenses Jin Rou'yla ilgili olan tüm fantezilerini bir kenara koymuştu.

 

Ama Chu Mu'nun aklına yedinci alemde Prenses Jin Rou'yla karşılaşacağı hiç gelmezdi. Prenses de kendisiyle aynı yöne giden bir yarışmacı gibiydi.

 

Prenses, Chu Mu'dan da gençti yani o da kademeleri aşan bir uzmandı. Ancak Prenses Jin Rou'nun ismi asla Tianxia Sıralamalarında belirmemişti, kimse Prenses Jin Rou'nun gücünden bahsetmiyordu. Sürekli en yüksek onurları elde eden Chu Mu'ya kıyasla çok daha az bir şöhrete sahipti.

 

Prenses Jin Rou kesinlikle Göklerin Altındaki Savaştaki gizli uzmanlardan biriydi!

 

"Görünüşüm kafanı mı karıştırdı?" Cesetler Prenses Jin Rou'nun midesini bulandırıyor gibiydi, Chu Mu'yla çok uzaktan ruh andacıyla iletişime geçiyordu.

 

"Fena değil." Diye cevapladı Chu Mu. Sürekli çekici tarafını gösteren prensese yaklaşmıyordu, mesafesini koruyordu.

 

"Son alemde muhafızımın işini bitirdin," dedi Jin Rou.

 

"Ne istiyorsun?" Diye sordu Chu Mu lafı dolandırmadan.

 

"Ne istemeye cüret edebilirim ki?" Prenses Jin Rou apaçık Liu Binglan'ın onun üstünde kurduğu baskıdan bahsediyordu.

 

Liu Binglan yüksek bir konumdaydı ve Kabus Sarayı ona karşı çok dikkatliydi. Genç neslin bir üyesi olduğundan Jin Rou'nun statüsü yüksek olsa da Chu Mu'yla aynı konumda sayılırdı, bu yüzden ona çok bir şey yapamazdı.

 

Chu Mu kendisiyle tepeden konuşulmasını sevmezdi, bu yüzden Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanına atladı ve yavaş yavaş Prenses Jin Rou'nun önüne geldi.

 

Dikkatle siyah elbiseli prensesi inceledi ve sonra da konuşmaya başladı, "Bu üç yetkilinin cinayeti yüksek ihtimalle güçlü biri tarafından gerçekleştirilmiş, dikkatli olsan iyi edersin."

 

"Benimle birlikte seyahat etmeyecek misin? Ne de olsa sen benim kişisel korumamsın." Dedi Prenses Jin Rou.

 

"Eğer sona sadece bir kişi ulaşabiliyorsa bu düşmanız demektir. Sence buna gerek var mı?" Dedi Chu Mu.

 

Chu Mu'nun dediklerini duyan Prenses Jin Rou gülüverdi. Kahkahası net ve güzeldi, dağ boyunca yankılanıyordu.

 

Chu Mu, Prenses Jin Rou'nun çekici bir kadın olduğunu kabul etmesi gerekirdi. İster vücudu, ister yüzü, sesi... Tanrı bu kadını özene bezene yaratmıştı. Güldüğünde en sert kalpler bile bu sesin zarafeti karşısında yumuşardı.

 

Chu Mu bir zamanlar kusursuz görünen bir kadından zarar görmüştü, yani kusursuz kadınlara karşı bir ön yargıya sahipti. Artık iç güzelliğe daha çok önem veriyordu. Prenses Jin Rou en başında Chu Mu'yu nazikliğiyle, iyi huyuyla etkilemişti.

 

Ancak Chu Mu artık bu nazikliği ve iyi huyluluğu göremiyordu, bir samimiyetsizlik seziyordu.

 

Bu muhteşem güzel kadın görüntüsünün altında bir uyanık yatıyordu. 

 

"Bu Büyüleyici Dünya çok büyük ve gidilecek bir sürü yer var. Başlangıç noktalarımız yakın belki ama son noktalarımız yakın olmayabilir." Diye açıkladı Prenses Jin Rou güldükten sonra. Chu Mu'nun hâlâ kafasının karşısık olduğunu görünce de ekledi, "Alem Geçişinde neredeyse hiçbir kural yoktur. Yarışmacılar direkt son noktaya doğru yola koyulmazlar, önce diğer yarışmacıları aramaya koyulurlar..."

 

"Sen takım arkadaşların yok mu?"

 

Prenses Jin Rou yıllardır Göklerin Altındaki Savaşa katılıyordu. Bu yedinci alemde korumalarının onu belirlenen yerde bekliyor olması gerekirdi.

 

"Toplamda beş kişiydi. Lu Donghe'yi altncı alemde yendin. Bir başkası da beşinci alemde Ruh İttifakından bir uzmana yenildi. Diğer iki kişi şimdi tamamen farklı alemlerde. Bu Büyüleyici Dünyada sadece bir kişi var ama onun da beni bulması zor..." diye Prenses Jin Rou durumunu özetledi.

 

"Benle mi gelmek istiyorsun?" Chu Mu, Prenses Jin Rou'nun demeye çalıştığı şeyi anlamıştı.

 

"Eh. Yarışma yetkililerini öldüren katil hâlâ bu bölgededir. Muhtemelen onunla tek başıma başa çıkamam. Hapishane Adası Kralı olduğuna göre vahşi doğada yeteneklisindir. Seni takip etmek benim için güvenli olurdu, birbirimizin arkasını kollayabiliriz." Dedi Prenses Jin Rou.

 

"Ya bana güveniyorsun ya beni bir tehdit olarak görmüyorsun ya da çoktan kendi planın var." Dedi Chu Mu açık açık.

 

"Fazla düşünüyorsun." Dedi Prenses Jin Rou farklı bir ses tonuyla, parlak gözleri Chu Mu'nun üzerinde kilitlenmişti.

 

Chu Mu'nun fazla düşünmesi gibi bir ihtimal yoktu, bu kadın onun için ölümcül bir tehditti.

 

Ve Kutsanmış Kök Kutlu Bölgesinde Chu Mu önemli bir şeyi fark etmişti. O genç kadın muhtemelen Tianxia Şehrindeydi. Onunla güçlü bir ruh bağı olmasına rağmen genç kızın zihinsel yetenekleri bu bağı kolayca kesebilirdi, yani kızla yüz yüze olsa bile karşısındakinin o olduğunu anlamayabilirdi.

 

Chu Mu o genç kızın neye benzediğini çok hatırlamıyordu ancak Prenses Jin Rou o kıza oldukça benziyordu. Chu Mu bu yüzden Prenses Jin Rou'ya karşı ehemmiyetli yaklaşıyordu.

 

Böyle davranırken ona karşı bir şey hissetmesi imkânsızdı. Chu Mu onunla birlikte kalmak istemiyordu, bu kadın onun için tehlikeliydi.

 

"Sen kendi kendine dikkat et. Birlikte değiliz." Diye nazikçe teklifi reddetti Chu Mu.

 

Sözlerini bitiren Chu Mu hafifçe Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanının rüya boynuzunu okşadı ve oradan gitmesini söyledi.

 

Prenses Jin Rou sessizce dalların üstünde duruyordu. Dinginliği bir periyi andırıyordu. Ardından Chu Mu'nun gidişini izliyordu. Chu Mu ondan uzaklaştıktan sonra tekrar andacını kullanarak, "Xia Guanghan senin için çoktan bir tuzak kurdu. Gücünü ne kadar saklarsan sakla yine de bu tuzağa düşebilirsin."

 

Chu Mu Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı durdurdu ve gölgeler arasında öylece kaldı. Arkasına dönüp Prenses Jin Rou'ya baktı, bu sefer gözlerinden farklı bir duygu okunuyordu.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44246 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr