Charm of the Soul Pets - Bölüm 434: Rakip, Sekizinci Seviye Unvan Sahibi Kadın Ruh Hayvanı Eğitmeni

---

 

Çeviri: bebebiskuvisi

 

 

Jia Yingcheng henüz Ruh Lordu seviyesine ulaşmamıştı ve dördüncü ruh hayvanını çağıramazdı. Bu nedenle üçlü kontrol savaşı yapmak zorundaydı ama mevcut gidişat, sonucu belirginleştirmişti.

 

Sonunda ellerini kaldırdı ve pes etti.

 

"Ruh Sarayı'ndan Chu Chen kazandı." Ana hakem Jia Yingcheng'in pes ettiğini gördü ve hemen savaşı durdurarak kazananı duyurdu.

 

Yarışma, bir eleme sistemi yerine bir kazanma sistemi benimsemişti. Jia Yingcheng bu savaşı kaybedeceğini hissettiğinden Chu Mu'yla ruh hayvanları ölene kadar savaşmak istemedi. Bunun yerine sonraki savaşlarda kullanmak üzere zihinsel enerjisini korudu.

 

Zafer elde ettikten sonra, Chu Mu ruh hayvanlarını ruh hayvanı bölgesine geri çağırdı. Savaş alanından aşağı inmek üzereyken Jia Yingcheng'in ona aşırı garip bir bakış attığını fark etti.

 

"Chu Chen gerçek adın değil, değil mi?" dedi Jia Yingcheng.

 

Jia Yingcheng'e göre, yirmi yaşında bu seviyeye ulaşan biri, etrafındaki krallıklar da dahil, tüm Dun Şehri'nde çok çok az olmalıydı. Önündeki adam büyük ihtimalle isim değiştirmiş zirve bir genç uzmandı.

 

"Gerçek ismime gelince, Dun Şehri'nden değilim." diye kayıtsızca yanıtladı Chu Mu. Ardından yavaşça savaş alanının dışına doğru yürüdü.

 

Kısa bir süre sonra, Yıldız Anka Kelebek Kuyruğu'nu almak isteyen kadın da sakin sakin ona doğru yürüdü.

 

Kadın, ona bakanları büyüleyen muhteşem gözlere sahipti. Yüzünde gerçeğe benzemeyen bir gülümseme vardı ve bu güülümseme, bahar rüzgarında yıkanıyormuş gibi nazik bir his veriyordu.

 

Chu Mu, ruh hayvanını satan alan kişinin olağanüstü görünüşe ve mizaca sahip bir kadın olduğunu görünce biraz şaşırdı.

 

"Genç Hanım Ting Lan." Kaybeden Jia Yingcheng de yürürken hemen bu kadını tanıdı. Hafifçe eğilerek selam verdi ve saygısıyla hayranlığını belirten bir ifade sergiledi.

 

"Mm." Ting Lan isimli kadın nazikçe başını salladı. Bakışları Chu Mu'nun üzerine düştü ve onu biraz anlamaya çalıştı.

 

"Merhaba, Chu Chen. Yıldız Anka Kelebek Kuyruğu'nun sahibi olmalısın, değil mi?" dedi Ting Lan sıcak bir tonla.

 

"Evet, onu satın almak için altmış milyon harcamak istiyor musun?" Chu Mu'nun Ting Lan hakkındaki izlenimi kötü değildi. Ama nedendir bilinmez, bir anda aklına Ye Qingzi geldi.

 

Yan taraftaki Jia Yingcheng onun sözlerini duydu ve Chu Mu'ya özel bir bakış atarken hafifçe ağzı biraz açıldı.

 

Yıldız Anka Kelebek Kuyruğu düşük seviye bir hükümdardı. Üç tane hükümdar sınıfına kadar geliştirilmiş ruh hayvanının yanında bu veledin bir de hükümdar sınıfı ruh hayvanı mı vardı? Dahası onunla bir ruh sözleşmesi imzalamak yerine satmaya karar vermişti!

 

Çok savurgandı! Hatta savurganlığı, insanların öfkelenmesine neden olacak kadar çoktu. Örneğin, Jia Yingcheng otuz yaşındaydı ve sadece Şiddetli Kan Havuzu Hayvanı'nın savaş gücünü sahte hükümdar seviyesine kadar yükseltebilmişti. Ruh hayvanlarının güç seviyeleri Chu Mu'nunkilerden daha yüksek olmasaydı daha sefil bir şekilde kaybetmez miydi?

 

Jia Yingcheng, Ting Lan'ın yaklaşma şansı olmayacağı kadar onurlu bir insan olduğunu bildiğinden, Chu Chen'in isminin sahte olduğuna daha da emin oldu. Bu velet kesinlikle çevredeki krallıkların en güçlüler sıralamasında olan ünlü biriydi. Boş vaktinde, yaş kısıtlaması olmayan bir yarışmada kendini eğitmeye gelmişti.

 

"Altmış milyon? Kız Kardeş, düşük seviye bir hükümdar almak için altmış milyon harcıyorsun..." Yanındaki genç adam şaşkınlıkla bağırdı.

 

"Evet, Yıldız Anka Kelebek Kuyruğu uzun zamandır aradığım kanat ve şeytan tipi bir ruh hayvanı. Dördüncü ruhumun ikinci yeri için mükemmel olacak." dedi Ting Lan.

 

"Dördüncü ruhunun ikinci ruh hayvanı..." Chu Mu şaşkın bir ifade sergiledi. Bu da demekti ki, önündeki bu büyüleyici kadın orta andaçta bir Ruh Lordu'ydu.

 

Chu Mu kadının yaşının yirmi beş civarında olduğunu tahmin etti ama aslında, otuz beş yaşında olsa bile eşsiz büyüleyicilikte biri olacağını düşündü.

 

Yirmi beşinde orta andaç Ruh Lordu seviyesine ulaşabilen pek insan yoktu, neticede otuz yaşın altı genç nesil olarak kabul edilirdi.

 

"Neredeyse unutuyordum, kız kardeşin bir indirim ayrıcalığı var ve on milyon tasarruf edebilir..." Genç adam bir şey hatırladı.

 

"İndirim ayrıcalığı mı? Yedinci seviye bir unvanın mı var?" Chu Mu unvanları daha yeni anladığından bu soruyu sordu.

 

"Sekizinci seviye unvanı var. Kız Kardeşim Ruh Sarayı'nda sekizinci seviye unvana sahip!" diye düzeltti genç adam.

 

Chu Mu genç adama baktı, ardından bakışlarını kadına yöneltti.

 

Bu kadın Yıldız Anka Kelebek Kuyruğu'nu satın almak istediğinden Ruh Sarayı'ndan olmalıydı. Ruh Sarayı'nda sekizinci seviye bir unvan elde etmek oldukça zordu ve Chu Mu bile bunu yapabileceğinden emin değildi. Önündeki bu sessiz ve nazik kadının çok güçlü bir ruh hayvanı eğitmeni olmasını beklemiyordu!

 

"Çok merak ediyorum. Bu kadar güçlüyken nasıl hâlâ sıfırıncı seviye bir unvana sahip olabilirsin? Ruh Sarayı'na yeni mi girdin? Yoksa Ruh Sarayı'na girdikten sonra birkaç yıldır dünyayı dolaşanlardan biri misin?" diye sordu Ting Lan.

 

"Ruh Sarayı'na daha yeni girdim." dedi Chu Mu.

 

Karşısındaki kişi sekizinci seviye unvana sahip olduğundan ve dahası bir indirim ayrıcalığına sahip olduğundan, Chu Mu hemen bir sorun fark edip dedi ki: "Sekizinci seviye bir unvanın olması, sadece kırk iki milyona satmak zorunda olduğum anlamına gelmez mi?"

 

"Hmm?" Ting Lan kaşlarını çattı ve kafası karışmış gibi göründü.

 

"Şu anda param yok ve indirimli fiyattan alacaksan sana satamam. Başka biriyle ticaret yapacağım." dedi Chu Mu ciddi bir şekilde.

 

"..." Kadının yanında duran genç adamın nutku tutuldu.

 

Genç Hanım Ting Lan da afalladı. Kısa süre sonra kahkaha patlattı.

 

Chu Mu onların tepkilerini izledi ve kafası karıştı. Az önce söylediklerinde yanlış bir şey mi vardı? Bu şekilde davranmak utanç verici bir şey miydi? Her ruh hayvanı eğitmeni para sıkıntısı çektiğinden, Chu Mu sekizinci seviye unvana sahip bu kadın ruh hayvanı eğitmeninin de çok zengin olduğunu düşünmüyordu.

 

"Bu indirimli fiyat Ruh Sarayı tarafından tamamlanıyor. Diğer bir deyişle ben sadece kırk iki milyon harcayacağım ama sen altmış milyon alacaksın. Görünüşe göre gerçekten Ruh Sarayı'na yeni katıldınız..." diye açıkladı Ting Lan hafifçe gülerek.

 

"Demek öyle." Chu Mu da garip bir şekilde güldü ama bunu çok da önemsemedi.

 

"Yıldız Anka Kelebek Kuyruğu'nu nereden elde ettiğini sorabilir miyim?" Ting Lan sormaya devam etti.

 

"Orasının adını bilmiyorum. Vadinin içindeki bir göldü." diye yanıtladı Chu Mu.

 

"Kuş Gölü Vadisi mi? Oranın hükümdarların bölgesi olduğunu hatırlıyorum. Da Kun ve birkaç avcı da yakın zamanda bir görev kabul edip oraya gitti. Ödülü onlardan mı çaldın?" dedi genç adam.

 

"Birkaç kişiyle karşılaştım." Chu Mu inkar etmedi. Sonuçta bir Ruh Sarayı üyesiydi ve bu konunun bir soruna sebep olacağını düşünmüyordu.

 

"Bu benim koyduğum bir görevdi ve onlar kabul etmişti. Ruh hayvanının senin ellerine düşeceğini hiç beklemiyordum. Takımın daha güçlü olmalı." dedi Ting Lan.

 

"Evet. Öyleyse ticareti yapalım." Chu Mu pek umursamadan başıyla onayladı ve kadının bahsettiği 'takım'ın olmadığını açığa çıkartmadı.

 

"Bir görevli aracılığıyla adının altına parayı yatırmıştım zaten. Zamanın olduğunda Ruh Sarayı'ndan alabilirsin."  dedi Ting Lan.

 

"Peki, gidip onaylayacağım." dedi Chu Mu.

 

"Sen...Kız Kardeşim parayı ödediğini söyledi zaten, ona inanmıyor musun? Özel olarak oraya gidip onaylamak zorunda mısın? Ruh Sarayı görevlisi ola kız kardeşim ruh hayvanın için seni kandıracak sanki!" Genç adam, Chu Mu'nun kız kardeşin pek de ciddiye almadığını gördü ve bunu dayanılmaz buldu.

 

"Onaylamak istiyorum. Bununla ilgili bir sorun mu var?" dedi Chu Mu umursamadan.

 

"Dun Şehri'nde ve hatta Tianxia Şehri'nde kız kardeşimin büyük bir itibara sahip olduğunu bilmiyor musun? Hatta kız kardeşime hükümdar sınıfı bir ruh hayvanı hediye etmek için dört gözle bekleyen birçok kişi var. Yine de ondan şüpheleniyorsun. Gerçekten terbiysizsin!"

 

Chu Mu kaşlarını kaldırdı ve kadına bakmadan önce bu duygusal genç adama baktı. Bir süre sonra dedi ki: "Birisi ona hediye etmek istiyorsa neden kabul etmeyecek ki? Neden satın almak için para harcamalı?"

 

"Bunu gerçekten ciddiye almıyorsun!" dedi genç adam.

 

Ting Lan genç adamı azarlayan bir bakış attı ve gülerek dedi ki: "Genç erkek kardeşim Teng Hai hâlâ genç. Pervasız şeyler söylüyor, lütfen ona sinirlenmeyin. Adil bir ticaret, onaylamanı gerektiren bir ticarettir neticede. Ruh hayvanını bana vermek için yarından sonraki güne kadar bekleyebilirsin."

 

"Yarından sonraki gün üçüncü karşılaşmam olmalı. Karşılaşmadan sonra Yıldız Anka Kelebek Kuyruğu'nu sana vereceğim." dedi Chu Mu.

 

"Tamam." Ting Lan başıyla onayladı ve yanındaki kendini mağdur hisseden genç adamı çekmeden önce Chu Mu'ya veda etti.

 

Kadının ve gencin ayrıldığını gördükten sonra, Chu Mu biraz düşüncelerine gömüldü.

 

"Ting Lan? Ruh Sarayı'nda bir genç uzman olmalı. Gerçek gücünü merak ediyorum. Sekizinci seviye bir unvan elde edebilmesi, muhtemelen çok güçlü olduğu anlamına gelir." dedi Chu Mu, kendi kendine.

 

    ……

 

Chu Mu şu anda para sıkıntısı çekiyordu ve kadının kimliği ne olursa olsun, para eline geçtiği sürece güvence altında olacaktı.

 

Chu Mu Ruh Sarayı'na geldikten sonra Ruh Sarayı'nın finans üyeleriyle görüştü ve beklediği gibi, adının altında altmış milyon olduğunu gördü.

 

Şu anki hedefi ikinci en güçlülerin arasına girmekti. Bu başarı ona otuz milyon kazandıracaktı. Ama yine de on milyonluk açığı kalacaktı.

 

    ……

 

Yıllık yarışmadının sözde başarı yarışması, ruh hayvanı dünyasında oldukça yaygın bir yarışma biçimiydi.

 

Her katılımcının zaferlerinin çetelesi tutulacaktı. Herkesin ilk savaşı rastgele birine karşı olurdu.

 

İlk savaştan sonra, kazananlarla kaybedenler iki ayrı gruba bölünecekti. İlk turu kazananlar ikinci turda diğer kazananlarla savaşacaktı.

 

İlk turu kaybedenler ise, diğer turda kaybedenlerle savaşacaktı.

 

Basitçe, aynı miktarda galibiyet alanlar, aynı miktarda galibiyet alanlarla savaşmaya devam edecekti.

 

    ……

 

Bu tip bir yarışmada, insanların ilk iki turu şans yardımıyla geçebilirdi. Ama üçüncü tura ulaştıktan sonra güçsüz bir rakiple karşılaşmak imkansızdı.

 

Chu Mu çok şanssız değildi ve ikinci turda Jia Yingcheng'de biraz daha güçsüz biriyle karşı karşıya geldi. Bu da Chu Mu için endişe etmeme sebebiydi. Sonuçta, ikinci turda ruh hayvanlarının gücünün çoğunu saklamayı başararak üçüncü turda daha büyük bir kazanma şansına sahip olacaktı.

 

Üçüncü gün, Chu Mu'nun üçüncü karşılaşması vardı ve savaş alanına girdiğinde nihayet Genç Hanım Ting Lan'ın ticareti neden bugün yapmak istediğini anladı...

 

    ……

 

"Demek üçüncü turda karşı karşıya geleceğimizi biliyordun..." Chu Mu önündeki zarif ve güzel kadına bakarken acı acı güldü. Bir süre suskun kaldı.

 

"Sadece tahmin etmiştim. Tüm gücünü kullanmadığını düşünüyorum, öyle değil mi?" dedi Ting Lan gülerek.