Çeviri: bebebiskuvisi

Chu Mu bu son tekniğini Duan Xinhe'nin obur böcek canavarının ölümcül saldırısından göz alıcı bir şekilde sıyrılmak ve zekice bir şekilde Ruh Sarayı uzmanının arkasına geçmek için kullandı.

Duan Xinhe'nin ifadesi değişti ve morali bozuldu. Çocuğu öldürmenin artık neredeyse imkansız olduğunu biliyordu, bu yüzden geri çekilmeliydi.

Obur böcek canavarı en baştan itibaren görünmez olduğundan Duan Xinhe hiç açığa çıkmamıştı. Ruh Sarayı uzmanı karşısında sağ salim geri çekildi.

Tüm bu olanlar sırasında, yirmi Ruh Sarayı uzmanı bu adamın varlığını fark edememişti bile.

Güçlü Ruh Sarayı uzmanı ise, orada durdu. Hiçbir ruh hayvanı çağırmadan Duan Xinhe'nin kaçtığı yöne baktı ve yüzündeki ciddiyet büyüdü. Duan Xinhe'nin aurası tamamen kaybolana kadar da rahatlayamadı.

Chu Mu, Duan Xinhe ve ruh hayvanının kaçışını izlerken derin bir nefes aldı. O korkunç pençelerin soğukluğunu hâlâ ensesinde hissedebiliyordu. Kararlı bir şekilde ruh sözleşmesi büyüsünü kullanmamış olsaydı, dokuzuncu evre komutanın saldırısı kesinlikle sırtını parçalamış olurdu...

"Kıdemli, beni kurtardığın için teşekkür ederim." Chu Mu yol yordam biliyordu ve Ruh Sarayı uzmanının önüne geçmeden yumruklarını birleştirip selam verdi.

"Heng, önce bana kimliğini söyle." Orta yaşlı adam yavaşça arkasını döndü ve heybetli aurasını Chu Mu'nun yalan söylemesine izin vermeyecek şekilde kullanarak keskin gözlerle ona baktı.

Chu Mu bu adamın Ruh Sarayı içinde güçlü biri olduğuna emin olduğundan hemen Ruh Sarayı Fermanı'nı çıkardı.

Ama o anda, Ruh Sarayı Fermanı'nı elinde tutan Chu Mu'nun ruh hayvanı yüzüğünden dışarı çıkan Yaşlı Li, Ruh Sarayı uzmanının önüne geldi.

"Yedinci Saray Efendisi Yu, seni görmek çok güzel!" Yaşlı Li belli ki bu orta yaşlı adamı tanımıştı ve konuşmaya başladı...

"Lanet olası piç, ne demeye Ruh Sarayım'a geldin? Ölmek mi istiyorsun?" Saray Efendisi Yu, nefret ve küçümseme dolu bir şekilde Yaşlı Li'ye baktı.

"Saray Efendisi Yu, sakinleşin. Kıdemlinin emriyle buraya geldim ve Ruh Sarayı Fermanı'na sahibim." Yaşlı Li kurnazca gülerek Ruh Sarayı Fermanı'nı elinde salladı.

Saray Efendisi Yu kayıtsızca Ruh Sarayı Fermanı'nı aldı. Bunun Ruh Sarayı'nın Asil Kadını'nın fermanı olduğunu gördüğünde kaşlarını çattı ve soğukça konuştu: "Asil Kadın'ın fermanı neden sizde? Yine mi hırsızlık yaptın?"

"Saray Efendisi Yu, sakin olun ve konuşmamı bitirmeme izin verin." Yaşlı Li boğazını temizledikten sonra Asil Kadın Liu Binglan'la karşılaşmasını ve Genç Efendi'yi eğitmekle görevlendirilişini anlattı ve elbette, bunları anlatırken bire bin katmayı da ihmal etmedi.

Saray Efendisi Yu önce buna inanmadı ama Chu Mu'nun Liu Binglan'ın oğlu olduğu söylenince, karmaşık bir ifade sergiledi. Şüheyle Chu Mu'ya baktı ama gönülsüzce de olsa kabullenme ifadesi sergiledi.

"Asil Kadın senin annen mi?" Saray Efendisi Yu, Chu Mu'ya bakarken sert bir şekilde sordu.

Chu Mu başıyla onayladı ama bir şey demedi.

"Saray Efendisi Yu, Asil Kadın'ın gücü anlayabileceğin bir şey değil. Ne kadar güçlü olursam olayım onun Ruh Sarayı Fermanı'nı çalamam. Çalmış olsaydım bile, onun fermanıyla Ruh Sarayı'na girip insanlara yalan söylemeye cesaret edemezdim."  diye devam etti Yaşlı Li.

Yaşlı Li'nin Batı Krallığı'nda saklanmasının nedeni, birçok insanın canını yakmış olması ve Ruh Sarayı tarafından aranan bir suçlu olmasıydı.

Şimdi Chu Mu'yu takip etmesiyse, Asil Kadın'ın ona affedilme şansı vermesi gibiydi. Genç Efendi'nin takipçisi kimliğiyle, artık daha önce canını yaktığı insanlardan korkmasına gerek yoktu ve dilediği gibi tüm Ruh Sarayı şubelerine girip çıkabilirdi.

Saray Efendisi Yu bir süre tereddüt ettikten sonra, sonunda Chu Mu'nun Genç Efendi kimliğini kabullendi. Sonuçta Ruh Sarayı Fermanı sahte değildi ve Saray Efendisi Yu, Liu Binglan'ın bir yerlerde saklı bir oğlu olduğu gerçeğini biliyordu.

Sarayı Efendisi Yu'nun pozisyonu oldukça yüksekti. Chu Mu bir Genç Efendi olsa bile onu selamlamadı ve açıkça sordu: "Genç Efendi Chu, Duan Xinhe'yle nasıl bir sorun yaşadın?"

"Saray Efendisi Yu onun kim olduğunu biliyor mu?" diye sordu Chu Mu hemen.

"Heng, biliyorum elbet. O adam sapına kadar kötü biri ve Ruh Sarayı tarafından aranan bir suçlu. Yüz Annesi'nin birinci nesil çöp döllerinden olan dokuzuncu evre Obur Böcek Canavarı'nı görünmez olsa bile tanırım." diye yanıtladı Saray Efendisi Yu.

"Yüz Anne'nin yavrusu mu? O, Yüz Anne değil miydi?" Chu Mu, bu korkunç ruh hayvanının Yüz Anne'nin kendisi olmadığını öğrenince, bunu beklemediğinden durakladı.

"Elbette değil. Yüz Anne ondan çok daha güçlüdür. Birkaç yıl önce o birinci nesil çöp Obur Böcek Canavarları'ndan toplam on tanesine sahip olduğunu hatırlıyorum. Hepsi dokuzuncu evreye ulaştı. Üç yıl önce, Ruh Sarayı uzmanlarımızdan biri sekiz tanesini öldürdü, bu adam da kalan iki tanesini ve Yüz Anne'yi alarak kaçtı. Uzun zamandır büyük şehirlerde görünmüyordu, bu nedenle bu adamın Li Şehri'ne döneceğini düşünmemiştim. Muhtemelen, şimdi daha fazla insan acı çekecek." Saray Efendisi Yu, Duan Xinhe'den bahsederken tiksintisini ve öfkesini açığa çıkardı.

On tane dokuzuncu evre Obur Böcek Canavarı!

Chu Mu, Duan Xinhe'nin bu kadar korkunç olacağını düşünmemişti. Duan Xinhe'nin Yüz Annesi'nin ortaya çıkmadığı gerçeğini düşündüğünde, korkudan terlemeye başladı.

"Onunla nasıl bir sorun yaşadığını hâlâ söylemedin." diye sordu Saray Efendisi Yu tekrar.

Chu Mu tekrar sakinleştiğinde, Saray Efendisi Yu'ya, Li Şehri'ne gelişini, Dong Qing ile karşılaşışını, su tabanlı saldırılar kullanarak Obur Böcek Canavarları'nı nasıl öldürdüklerini ve kaçanı kovalayarak Duan Xinhe'yle karşı karşıya gelişini basitçe anlattı.

"Tam bir hoyratlık. Bu olay, şehir muhafızlarını geç, bir komutan için bile ilgilenmesi çok zor bir şey. Bu Dong Qing denen velet, Şehir Efendisi'nin ikinci oğlu değil mi? Neden Şehir Efendisi'ne söylememiş." Saray Efendisi Yu, Chu Mu'nun Genç Efendi kimliğine pek saygı duymadığından eleştirmekten çekinmedi!

"Saray Efendisi Yu, daha fazla konuşma. Li Şehri'nde kim bunu önemsedi sanki? Herkes Camgöbeği Gizli Ejderha'yı bulmak için hayatını riske atmakla meşgul. Ayrıca, Genç Efendi Batı Sokağı Bölgesi'nde Duan Xinhe seviyesinde bir karakter olduğunu nasıl bilebilirdi? Obur Böcek Canavarları'ndan yüzlercesini öldürdüğü gerçeği, Duan Xinhe'yi çileden çıkartmak için yeterliydi."  dedi Yaşlı Li.

"Gerçekten cesursun. Ama Genç Efendi Chu bu olaya daha fazla müdahil olmamalı. Ruh Sarayı onu yakalaması için insanlar gönderecek. Li Şehri de onu üstesinden gelebilecek uzmanlara sahip. Hem Duan Xinhe o kadar rezil biridir ki, elle tutulur bir yönü yoktur. Muhtemelen gözlerini sana dikmiştir, bu yüzden bir süre Ruh Sarayı'nda kalmalısın. Buradan çıksan bile yardımcı saray efendisini yanında götür. İlgilenecek işlerim var, bu yüzden sana daha fazla eşlik edemeyeceğim." diye yanıtladı Saray Efendisi Yu.

Sözlerini bitirdikten sonra yardımcı saray efendisini çağırdı ve ona Chu Mu'nun kimliğini anlattıktan sonra Ruh Sarayı'ndan çıktı.

"Yaşlı Li, bu Saray Efendisi Yu, Yu Lang'ın babası mı?" diye sordu Chu Mu hemen.

"Evet, yoksa bu kadar kibirli bir adam, Ana Ruh Sarayı'ndan Li Şehri'ne gelmezdi. Ama, yargılamada sizin tanık olacağınızı bilmiyormuş gibi görünüyor."  dedi Yaşlı Li.

"Yeri gelmişken, yargılama yakında yapılacak ama herkesin dikkati Semavi Camgöbeği Gizli Ejderha üzerinde; yargılama muhtemelen ertelenecek, öyle değil mi?" dedi Chu Mu.

Bir sürpriz olmazsa, öyle olacak. Küçük Yu He'nin ölümüyle Camgöbeği Gizli Ejderha kıyaslanamaz."  dedi Yaşlı Li.

   ……

   ……

Batı Sokağı Bölgesi...

Su saldırısı planı tam bir başarıydı. Şehir ve hava muhafızlarının ortak çabasıyla, ruh hayvanı eğitmenleri en az yüz elli tane Obur Böcek Canavarı öldürmüştü.

Bu yüz elli Obur Böcek Canavarı suyla doldurulan yeraltından çıkmaya zorlandı ve pusu kuran şehir muhafızları tarafından öldürüldü. Liderler ve Li Gu da sekizinci evrenin başlangıç seviyelerinde olan birkaç Obur Böcek Canavarı'nı öldürdü.

Bu memnuniyet verici katliamın ardından, tüm şehir muhafızları sevinçle bağırdı, sonunda yoldaşlarının intikamını alabilmiştiler.

Daha fazla Obur Böcek Canavarı'nın kalmadığına emin olduğunda, Li Gu, suyun tahliyesi için tüm tıkanan girişlerin açılmasını emretti.

Batı Sokağı kanalizasyonlarının hepsi, merkezin batısındaki nehre dökülüyordu. Obur Böcek Canavarları'nın sayısından emin olmak için, Li Gu bir grup insanı kanalizasyonun nehre döküldüğü yere gönderdi ve o noktaya Obur Böcek Canavarları'nın cesetlerini toplamak için bir ağ gerilmesini emretti.

Sudan çıkarma olayı tüm gece devam etti ve şehir muhafızları korku içinde bir gece geçirdi!

Zira tüm gece boyunca, beş yüzden fazla Obur Böcek Canavarı cesedi çıkardılar.

Beş yüz ceset, şehir muhafızlarının öldürdüğü yüzden fazla cesetle beraber, yaklaşık yedi yüz Obur Böcek Canavarı olduğu anlamına geliyordu!

Bu Obur Böcek Canavarları ortalama olarak yedinci evre komutan sınıfıydı ve Batı Sokağı Bölgesi'nin altında yedi yüz vahşi yaratık olmasının ne kadar korkunç olduğu aşikârdı!

Şehir muhafızları bunu öğrendiklerinde, bu kadar çok Obur Böcek Canavarı öldürdükleri için neşelenmediler, bunun yerine olabilecekleri düşünüp korktular, özellikle de sırları araştrmaya başlamak isteyen Li Gu.

"Neredeyse Li Şehri'nin en rezil insanı olacaktım. Chu Chen beni durdurmasaydı, tüm adamlarımı yoktan yere ölüme, bu canavarların yemeği olmaya gönderecektim." Yüzlerce cesede bakarken Li Gu'nun yüzü korkudan bembeyazdı.

Tüm bu cesetleri görünce, Ye Qingzi de suskunlaştı, çünkü o bile Obur Böcek Canavarları'nın sayısının bu kadar korkunç bir boyutta olacağını tahmin etmemişti. Su saldırısı, tüm bir grubu yok etmişti. Yüz Anne'nin Efendisi bunu öğrendiğinde, muhtemelen intihar etmeyi bile aklından geçirebilirdi.

"Cesetlerdeki ruh çekirdeklerini ve ruh çekirdeklerini sıvılardan ayırmayın, yoksa hepsi kaybolur..." Ye Qingzi şehir muhafızlarına hatırlatmada bulundu.