Çeviri: bebebiskuvisi

Chu Mu elbette Ye Qingzi'ye inanıyordu ama bir şeyi merak ediyordu.

Bir ruh hayvanı eğitmeninin ruh gücü her zaman için limitliydi ve çok değerliydi. Ruh gücü yenileme ilacı piyasada bulunsaydı, onun için bir servet harcamaya istekli çok sayıda insan olurdu.

Daha önce Hayalet Kral'la karşı karşıya kaldığı zamanki gibi, Chu Mu'nun ruh gücü kalmış olsaydı, tereddüt etmeden Beyaz Kabus ile birleşir, Yarı Şeytan'a dönüşürdü. Bu şekilde, daha iyi bir şans elde edebilirdi ve böyle zor bir duruma düşmek zorunda kalmazdı.

Öyle bir durumda, bir ruh gücü yenileme ilacı kırk bin altın olsa bile, Chu Mu bir tane satın alırdı...

Paraya sıkışık bir ruh hayvanı eğitmeni olan Chu Mu bile bir şişesine sahip olmak istiyorsa, öyleyse ne kadar zengin olduğunu kendisi bile bilmeyen insanların onu ne kadar istediği anlaşılabilirdi.

Ye Qingzi'nin dediğine bakılırsa, ruh gücü yenileme ilacını yapmayı bilen sadece birkaç kişi vardı. Bu da demekti ki, bunu yapmayı bilenler devasa fiyatlar çekebilir, bu ilaçlardan devasa karlar yapabilirdi.

"Ne yaparsan yap gözlerinde her zaman aynı ifade var..." Ye Qingzi gözlerini devirerek Chu Mu'ya baktı ve konuştu.

Ye Qingzi'nin sözleri Chu Mu'yu utandırdı ve kendini nasıl ifade edeceğini bilememesine neden oldu. Ruh gücü yenileme ilacı hakkında daha fazla soru sormak istiyordu ama görünüşe göre, sorsa bile Ye Qingzi cevap vermeyecekti.

Chu Mu gözlerini kapayıp meditasyona başladığında, ruh gücü yenilenmesinin her zamankinden %50 daha fazla olduğunu hissedebiliyordu.

Böyle bir ilacın hazine sayılacağını biliyordu. Ve bu ilacı hazırlayan Ye Qingzi'yi tüm ruh öğretmenleri arasında eşsiz biri yapacaktı.

Chu Mu genellikle, ruh gücünü tamamen tükettikten sonra onu tamamen yenilemek için iki gece boyunca meditasyon yapmak zorunda kalırdı. Bir gecelik meditasyonu da, gece yarısından şafağa kadar sürerdi. Chu Mu'nun normal yenileme hızıyla, bu süre içinde ruh gücünün %40'ı yenilenirdi.

Ama Ye Qingzi'nin ilacını yedikten sonra, %60 ruh gücü yenilenmişti!

Chu Mu'nun mevcut durumuyla, her ruh hayvanını çağırma büyüsü yaklaşık %10 ruh gücünü tüketiyordu. Yedinci seviye ruh teknikleri için ruh gücünün %10'una ihtiyacı vardı ve %20'sini özel durumlar için bırakmalıydı; sonuçta, bir savaşta ne zaman ruh hayvanı değiştirmesi gerekeceği ya da ne zaman sekizinci aşamanın üzerinde bir ruh tekniğine Bindirme yapması gerekeceği belli olmazdı.

Ruh gücünün %60'ı yenilendiğinde, Chu Mu'nun kalbi deli gibi atmaya başladı, zira önünde hükümdar sınıfı bir ruh hayvanı vardı!

“Wuwuwuwuwu~~~~~~~”

Mo Xie, Chu Mu'nun durumunu gördü ve gözlerini açarak ona çağrıda bulundu.

"Mo Xie, onu serbest bırakabilirsin." dedi Chu Mu, Mo Xie'ye.

Mo Xie, uzun zamandır kendinde olan ve endişeliymiş gibi görünen Hayalet Kral'a dönüp merakla baktı. Hayalet Kral sadece beşinci evrenin sekizinci seviyesinde olsa da, savaş gücü zayıf değildi. Onu öylece serbest bırakırsa, Hayalet Kral karşı koyabilirdi.

"Endişelenme, onunla ilgilenebilirim." Chu Mu, Mo Xie'nin kafasını okşadı.

Mo Xie uzun kuyruğunu salladı ve sonunda, Hayalet Kral'ı bağlayan dokuz uzun kuyruğunu yavaşça geri çekti.

Hayalet Kral, vücudunun boyutunu değiştirebilirdi. Savaşmadığı zamanlarda, bedeninin boyutu bir yetişkinin boyu kadar olurdu. Karanlık, hayalet savaş zırhı giymiş bir general gibi görünürdü. Sadece orada dururken bile hayaletler gibi soğuk bir aura yayıyordu!

“Nong!!!!!!!!!!!!!”

Mo Xie kuyruklarını çözdüğünde, Hayalet Kral aniden ayağa kalktı. Koyu renkli bedeni bir anda loş bir hayalet aleviyle yanmaya başladı ve bedeni dört metre uzunluğa kadar büyüdü. Elindeki kıvrımlı kılıç da, hayalet tipi bir enerjiyle yanmaya başladı!

Öfkeli hayalet tipi aura yayılmaya başladı ve serbest kalmış Hayalet Kral, tüm öfkesini kusmak istiyormuş gibi göründü. Kıvrımlı kılıcını savurarak Chu Mu'yu ikiye bölmek istedi!

“Nie!!!!!!!!!”

Aniden bir şeytan çığlığı duyuldu. Yakınlarda dolaşan beyaz şeytan fark ettirmeden Hayalet Kral'ın arkasında ortaya çıktı ve ellerini garip bir şekilde Hayalet Kral'ın bedenine soktu ve onu kavrayıp sertçe çekerek ayaklarını yerden kesti.

“Nie!!!!!!!!!!”

Beyaz Kabus'un mizacında vardı bu afacanlık. Sekizinci evre Hayalet Kral'la savaşamamasının hıncını bu küçük Hayalet Kral'a zorbalık yaparak alma fırsatını kaçıracak değildi ya?

Hayalet Kral'ı yere çaldıktan sonra ayağıyla onun kafasına bastı ve uğursuz beyaz şeytan alevlerini serbest bırakarak onun öfkeli hayalet alevlerini söndürdü!

Hayalet Kral'ın hayalet alevleri ateş tipi değil, hayalet tipi öfkenin ateşe benzer bir durumda vücut bulmasıydı. Yani bu hayalet alevleri, hayalet tipiydi.

İşin aslı, Beyaz Kabus'un ruh şeytanı alevleri de tamamen ateş tipi değildi. Sadece ateş tipi, güçsüz bir yanma gücü yaratırdı. Ruh şeytanı alevlerini güçlü yapan kısım, ruh yakabilmesiydi. Diğer Tip'in gizemli gücünden gelen ruh şeytanı alevleri, kesinlikle hayalet alevinden daha güçlüydü.

Yani, Hayalet Kral ne kadar öfke yaksa da, hayalet alevleri, Beyaz Kabus'un ruh şeytanı alevleri karşısında tamamen işe yaramaz olacaktı.

"Hey, beyaz şeytan, gidip başka yerde oyna." Chu Mu, beyaz şeytanın güç gösterisi yapmak istediğini gördü ve ona uzaklaşmasını emretti.

Beyaz şeytan da doğal olarak bundan hoşlanmadı. Yavaşça hâlâ uykulu olan Mo Xie'nin yanına süzüldü ve onu kışkırtmak istermiş gibi kafasına vurup hemen geri kaçtı.

Mo Xie, Beyaz Kabus'un meydan okumasını görmezden geldi ve kulaklarını kaldırıp Chu Mu'nun onu yakalayıp yakalayamayacağını görmek istermiş gibi Hayalet Kral'a baktı.

Beyaz şeytan gerçekten sorun çıkarmaya çalışıyordu. Mo Xie'nin onu görmezden geldiğini görünce Tayf Yerdeğişimi'ni kullandı ve Mo Xie'nin arkasında ortaya çıktı. Kuyruğunu tutup çekti ve haşarı kahkahalar attı...

Mo Xie ağzını açtı ve ekskin dişlerini gösterdi. Dokuz kuyruğunu savurarak rahatsız edici şeytana vurmaya çalıştı.

Beyaz Kabus buna hazırlıklı olduğundan Tayf Yerdeğişimi'ni tekrar kullandı ve Mo Xie'nin saldırısından kaçındı. Yine uzağa çekildi ve parmağıyla Mo Xie'yi işaret ederek gülmeye başladı...

Mo Xie, beyaz şeytanla uğraşmak için çok tembeldi. Bedeni Kraliyet Alevleri'yle yanmaya başladı, onları yayarken bedeni küçülmeye başladı ve mini bir Dokuz Kuyruklu Cehennem Tilkisi'ne dönüştü. Chu Mu'nun omzuna sıçradı ve gümüş gözlerini Hayalet Kral'a dikti.

Hayalet Kral yerden kalkmıştı bile. Chu Mu'nun yanındaki iki hükümdar sınıfı ruh hayvanının dengi olamayacağını biliyormuş gibiydi, bu yüzden bedenini önceki gibi iki metre uzunluğuan geri indirmişti. Hayalet göz bebeklerinde öfkeyle Chu Mu'ya bakıyordu.

Ruh sözleşmesi büyüsü yavaşça okundu ve Chu Mu, Hayalet Kral'la bir ruh sözleşmesi yapmaya başladı. Masmavi hâle yavaşça şekillendi ve Hayalet Kral'ın etrafını sardı.

Masmavi hâle, Hayalet Kral'ın etrafında hareketsiz kaldı. Hayalet Kral direnme ya da mücadele etme belirtisi göstermedi ama ayağıyla basitçe yere vurdu ve Chu Mu'nun ruh sözleşmesi hâlesini bir aynaymış gibi parçaladı.

İnanılmaz kibirli Hayalet Kral, Chu Mu'ya teslim olmak istemiyormuş gibi göründü!

Chu Mu da acele etmedi. Hayalet Kral'a baktı ve yavaşça ağzını açtı: "Beşinci evrenin sekizinci seviyesindesin ama hâlâ başkasının koruması altındasın, Semavi Kristal Dağı'nın gerçek egemeni için gülünçsün."

Hükümdar sınıfı ruh hayvanlarının zekaları çok yüksek olurdu. Chu Mu'nun sözleri Hayalet Kral'ı hemen öfkelendirdi ve hayalet göz bebekleri cehennemi uzun kılıçlara dönüşerek Chu Mu'nun zihinsel dünyasına girdi.

Chu Mu nasıl olurdu da böyle bir saldırıdan korkardı? Ruh andacının koruması altında, Hayalet Kral'ın zihinsel saldırısını kolayca engelledi.

Gülümseyerek devam etti:

"Semavi Kristal Dağı'nın koruması altında olduğun sürece gücün artmayacak. Tıpkı dün geceki yaşlı Hayalet Kral gibi. Renkli Gökyüzü Dağları'nın gerçek efendisi olsaydı, benim tarafımdan kaçırılmana izin vermezdi. İnsanların bölgesine girdiğinde durmak zorunda kaldı ve kaçırılmanı izlemekten başka bir şey yapamadı."

"Dün gece olmasaydı bile, yıllar sonra Semavi Kristal Zirvesi sana miras kaldığında ve yavruladığında, diğerleri işe karışacak ve yavruların kaçırılırken izlemek zorunda kalacaksın..."

"Gerçek bir Hayalet Kral, hükümdar kılıcını tutmalı ve dünyayı gezmeli, ufak bir bölgeyi izleyerek görkemli ama kolayca çökebilecek gibi görünerek bir dağda kalıp inatçılık etmemeli!"

Hayalet Kral, Chu Mu'nun sözlerini anladı ve Chu Mu, bu sözlerin onun kalbine dokunmuş gibi göründüğünü hissedebiliyordu.

Chu Mu daha önce biraz araştırma yapmıştı. Hükümdar sınıfı ruh hayvanları genellikle altıncı evreye ulaşınca büyüklerinden ayrılır ve bağımsız olarak yaşayabilecekleri kendi bölgelerini bulurlardı.

Hayalet Kral da bölgeci bir ruh hayvanıydı. Hayalet Kral ve diğer hükümdar sınıfı ruh hayvanları beşinci evrenin sekizinci seviyesinde zalim bir savaş aşamasıyla karşı karşıya kalmak zorundaydı. Zira altıncı evreye ulaştıklarında, yaşlı Hayalet Kral onları kendi bölgelerini bulmaları ve fethetmeleri için kendi bölgesinden sürecekti...

"Ne kadar uzun süredir Semavi Kristal Dağı'nda kalıyorsun bilmiyorum, ama kesinlikle benim Beyaz Kabusum'dan ve Kraliyet Alevli Dokuz Kuyruklu Cehennem Tilkim'den daha yaşlısın. Senin gibi hükümdar sınıfı olsalar da, sen çok güçsüzsün. Semavi Kristal Zirvesi'nde ne kadar kalırsan kal, kendi başına savaşmadıkça sonsuza kadar sıradan bir hükümdar sınıfı olacaksın."

"Benimle bir ruh sözleşmesi imzalarsan, seni o dağın tepesinde oturan ihtiyardan daha güçlü bir Hayalet Kral yaparım. Ve yeterince güçlü olduğunu düşünüp kendi bölgeni kurmak istersen, istediğin zaman gitmene izin veririm, seni durdurmam." dedi Chu Mu ciddi bir şekilde.

Hükümdar sınıfı ruh hayvanları, kesinlikle sıradan ruh hayvanları gibi kolayca ruh sözleşmesi imzalamazdı. Özellikle de beşinci evrenin sekizinci seviyesinde olan bir hükümdar sınıfı. Chu Mu, Hayalet Kral'ın inançlarını sarsmak zorundaydı!

“Nong!!!!!!!!!!!!!!!!”

Hayalet Kral kükredi ve kıvrımlı kılıcını Chu Mu'ya doğrultarak onu izledi!

Ye Qingzi de Chu Mu'nun Hayalet Kral'ı nasıl yakalayacağını görmek için kenardan izliyordu. Hayalet Kral kükrediğinde, Ye Qingzi çok şaşırmış gibi göründü.

Hayalet Kral'ın bu eylemi, Chu Mu'ya karşı savaşmak istediği anlamına geliyordu!!