Charm of the Soul Pets - Bölüm 270: Hibernasyon Yıkımı’nın Ortasında Kalmışken Yarı Şeytan’a Dönüşmek

---

 

Çeviri: bebebiskuvisi

 

 

“Chu Mu, uçurumun ortasında, taş salonun arkasına açılan küçük bir kapı var. Sekiz Kanatlı Semavi Şeytan Böceği’nden kurtulabilirsen oraya git. Bu girişin kapatılması gerekiyor. Yokse hepimiz öleceğiz.” Chu Ke ruh andacını kullanarak sesini Chu Mu’ya iletti.

 

“Ye Hanım, ablamı içeri götürün, ben küçük kapıdan gireceğim.” Chu Mu, Büyük Chu Ailesi insanlarının, Semavi Şeytan Böceği sürüsü varken taş kapıyı sonuna kadar açık tutamayacağını biliyordu, ama diğer kapıdan girebilirdi. Bu yüzden hemen Ye Qingzi ile konuşmak için ruh andacını kullandı.

 

“Ama sen...Sana yardım edeceğim…” Ye Qingzi dudaklarını ısırdı ve korkunç yaratığın karşısında tek başına duran Chu Mu’ya bakmadan edemedi.

 

Ama Ye Qingzi dışarı çıkmak için adım attığı gibi, büyük bir Semavi Şeytan Böceği sürüsü önüne zehir püskürttü.

 

“Endişelenme, kendimi kurtarabilirim. Siz içeri girin.” Chu Mu ruh andacını kullanarak konuştu.

 

Ye Qingzi bir şey söylemek istedi ama dışarı çıkarsa kesinlikle Semavi Şeytan Böceği sürüsü ona odaklanırdı. Chu Mu’ya yardım edememekle kalmaz, kendi hayatını da kaybederdi.

 

Chu Qian fazla düşünmedi. Chu Mu’yu dışarıda görünce hemen ana ruh hayvanını çağırdı ve üstüne binip Chu Mu’ya yardım etmek için gitmek istedi.

 

“Kurtulabilme ihtimali var. Dışarı çıkıp hayatını heba etme.” Ye Qingzi de onun aşırı duygusal hareket ettiğini gördü. Chu Qian’ın tavsiyesini dinlemediğini görünce, doğruca Su Ayı’nın Su Köpüğü Tekniği’ni kullanmasını emretti ve Chu Qian ile ruh hayvanını zorla taş odaya ittirdi.

 

“Girişi kapatın!” Chu Ke, gittikçe uzaklaşan Chu Mu’ya baktı. İç geçirip başını salladı. İnsanlara girişi kapatmalarını emretti.

 

“Beng----”

 

Giriş kapısı yukarıdan aşağı inerek yavaşça kapandı. Altı Kanatlı Semavi Şeytan Böceği, kapının altından uçarak girmeyi denedi ama kapının kapanma hızını yanlış hesapladı ve taş kapının altında sıkışarak et hamuru hâline geldi. Küçük çatlaklardan yavaşça taze kan sızdı.

 

…………….

 

Taş kapı kapatıldığında Chu Dağı yerleşkesi bomboş kaldı. Vahşi Semavi Şeytan Böceği sürüsünün yanında, sadece Chu Mu ve Mo Xie kaldı.

 

Chu Mu’nun kulaklarına durmaksızın gürültüler geldi. Gittikçe daha fazla sayıda Semavi Şeytan Böceği Chu Mu’yu fark etti. Kanatlarını çırparak grupça Chu Mu ve Mo Xie’ye saldırmaya çalıştılar.

 

“Wu wu wu wu!”

 

Mo Xie’nin Kraliyet Alevli dokuz kuyruğu çılgınca dans etti. Kaçarken üzerinde uçan Semavi Şeytan Böcekleri’ne de saldırdı!

 

“Beng!!”

 

Dokuzuncu evre hükümdar aniden aşağı inerek Mo Xie’nin bedeninin peşine düştü ve oldukça sağlam olan zemini bombardımana tuttu. Yoğun ve güçlü siyah enerji bir anda tüm yönlere doğru yayıldı. Bina çöküp yüz metre genişliğinde bir delik açılıncaya kadar yayıldı.

 

“Wu wu----”

 

Mo Xie acı dolu bir ses çıkardı. Chu Mu’yla birlikte savruldu ve iki üç çatıya çarptıktan sonra anca durabildi!

 

“Wu wu----”

 

Kırık taşların ve ağaçların altında kalmış Mo Xie, endişeli bir ses çıkararak kendini kurtardı ve Chu Mu’nun düştüğü yere doğru koştu. Chu Mu’ya doğru ilerlemek istedi ama bir süre geçse de ona ulaşamadı.

 

Chu Mu altıncı seviye ruh zırhına sahipti. Koruyucu Su Zırhı’yla da beraber, güç bela da olsa savunması Mo Xie ile aynı seviyeye ulaşıyordu. Ama şu anda bedenine büyük bir güç nüfuz etmişti. Yere çarpıp yüz metre sürüklenmişti ve şu anda bedeni kan içindeydi.

 

…………..

 

Taş salonun içinde sarı renkli bir ışık yandı. Yaklaşık elli Büyük Chu Ailesi öğrencisi taş sandalyelere oturdu. Hiçbir konuşmadı, tüm salon sessizlik içindeydi.

 

Alevler yayılıp dans ederken salondaki insanların gölgeleri hareket etti…

 

Ne kadar zaman geçtiği bilinmez, bir kızın ağlamasını durdurmaya çalışmasının sesleri duyuldu…

 

Ağlayan kişi Chu Qian’dı. Taş salona girdiğinden beri kendini suçlu hissediyor, kendini suçluyordu. Chu Mu onu kurtarmaya çalışmasaydı, sığınağın dışında, tehlikenin içinde kalmazdı.

 

Giriş kapatıldığında, Chu Dağı’nın göğü binlerce Semavi Şeytan Böceği’yle dolmuştu. Bazıları henüz saklanamamış insanlara ve ruh hayvanların saldırmaya başlamıştı bile.

 

Hepsi taş odada kapalıyken Chu Mu yalnızdı; dokuzuncu evre hükümdarla nasıl yüzleşebilirdi ki? Chu Qian nasıl üzgün olmazdı ki…

 

Ye Qingzi onun yanında kaldı ama Chu Qian yine de rahatlayamadı. Bir şey söylemeden sıçrayan alev ışıklarını izledi.

 

Doğrusu, Ye Qingzi de Chu Mu’nun hayatta kalıp taş salonun arkasındaki küçük girişe ulaşabileceğini düşünmüyordu.

 

Taş salon, dağ zirvesinin kıyısındaydı. Giriş kapatıldığında, Chu Mu girişten dört yüz metre uzaktaydı. Taş salon oldukça genişti ve sarp uçuruma doğru neredeyse yüz metre uzanıyordu. Yani beş yüz metrelik bir mesafe vardı.

 

Bu beş yüz metre içinde, yüz tane olmasa bile, en az seksen tane düşük nitelikli Semavi Şeytan Böceği vardı. Dokuzuncu evredeki hükümdar olmasaydı bile, Chu Mu’nun bu beş yüz metreyi katetmesi oldukça zor olurdu. Ama en korkunç şey, dokuzuncu evre hükümdarın varlığıydı…

 

…………

 

Taş salonun dışında…

 

“Gezhi Gezhi----” Chu Mu’nun kafasının üzerinden insanın kanını dondurabilecek bir ses geliyordu. Sekiz Kanatlı Semavi Şeytan Böceği’nin kızıl gözleri, Chu Mu’yu yakından izliyordu. Ağzındaki muazzam kıskaçlar kıvrılıyordu ve dikkatli bakan biri, siyah renkli dişlerindeki taze kanı görebilirdi.

 

Chu Mu’nun üzerindeki güçlü baskı, ayağa kalkmasını engelliyordu.

 

“Wu wu wu----”

 

Yakındaki Mo Xie öfkeyle uludu. Bedeninde, çift Kraliyet Alevleri tekrar şiddetle yanmaya başladı ve kürklü bedeni üzerinde ortaya çıkan seviye atlama hâlesi, gücünün biraz artmasına sebep oldu.

 

Altıncı evrenin sekizinci seviyesi!

 

Bu kritik anda, Mo Xie bir seviye yükselmişti. Savaş gücü bir anda patladı ve yıkıntıların altından fırladı!

 

Gölge Pençesi!

 

Altıncı seviye tam teşekküllü saldırı ruh ekipmanının etkisiyle, parlak yıldız ışığı yoğunlaşmaya başladı. Mo Xie’nin keskin pençelerine eklendi ve pençelerini savurmasıyla, korkunç bir Gölge Pençesi Chu Mu’ya saldırmaya kalkışan Sekiz Kanatlı Semavi Şeytan Böceği’ne uçtu.

 

“Gezhi Gezhi!!”

 

Sekiz çift kanat hafifçe titreşti ve siyah renkli bir kanat kalkanı oluştu. Mo Xie’nin neredeyse sekizinci aşamaya ulaşan güce sahip saldırısını kolayca savundu ve hiç zarar görmedi!

 

Chu Mu, Mo Xie’nin onun için zaman kazanmaya çalıştığının farkındaydı ve bu yüzden hiç tereddüt etmeden bir büyü okudu.

 

Chu Mu’nun bedeninde şeytan alevleri aurası ortaya çıktı. Derisinin dış tarafında yavaşça yanmaya başladı ve çok geçmeden yayılıp bedenini sarmaladı.

 

Siyah gözlerine, durgun beyaz şeytan alevleri akmaya başladı. Göz bebekleri, şimdi titrek beyaz renkli şeytan alevlerinden iki alev topu gibiydi.

 

“Chong Mei - Ruh Yutma!”

 

Büyü okundu ve Chu Mu, Beyaz Kabus’u uyandırmaya, onun ruhunu kendi ruhuyla birleştirmeye başladı.

 

“Nie----”

 

Bunun için isteksiz olsa da, Beyaz Kabus bir kriz anında olduklarını biliyordu. Bu yüzden Chu Mu’ya direnmedi ve çabucak Chu Mu’nun ruhu tarafından özümsendi.

 

“Hu hu hu hu-----”

 

Sessiz uğursuz beyaz şeytan alevleri aniden yayıldı. Soğuk aura, cehennemin soğuk havası gibi çevreye nüfuz etmeye başladı. Chu Mu’ya saldırmaya çalışan birkaç tane altıncı evredeki Dört Kanatlı Semavi Şeytan Böceği, ona yaklaştığında ruh yanıklarından dolayı acı çekmeye başladı. Sefil çığlıklar eşliğinde küle dönüştüler!

 

Ruhundan gelen büyük güç bedenine aktı ve yanan gizemli güç, kaynamaya başladı.

 

Kanı kaynarken, Chu Mu’nun bedeni de değişmeye başladı; iskeleti, kasları, derisi…

 

Güç, kaslarına ve kemiklerine akarken, hızı bir anda yükseldi. Yarı Şeytan alevleri Chu Mu’nun savunmasını güçlendirdi ve doğrudan Beyaz Kabus’tan aldığı şeytan alevlerini kontrol yeteneği, kontrolünü arttırdı. Bu anormal şeytani ve şiddetli güç, Chu Mu’nun göz bebeklerini doldurdu.

 

Yarı Şeytan!

 

Beyaz Kabus’un ruhunu özümsedikten sonra Yarı Şeytan’a dönüştü ve Beyaz Kabus’un saf gücünden bile daha büyük bir gücü kontrolüne aldı.

 

Chu Mu Yarı Şeytan hâlindeyken, uğursuz beyaz şeytan alevlerinin ruh yakma gücü, Beyaz Kabus’un uğursuz beyaz şeytan alevlerinin ruh yakma gücünden daha fazlaydı. Tüm nitelikleri arttı ve bir Ruh Lordu’yla bir hükümdarın Yarı Şeytan olarak birleşmesi, ortaya sıradan hükümdarların rekabet edemeyeceği bir varlık çıkardı!

 

Şeytan Silüeti!

 

Şeytan Silüeti’ni kullanırken, Chu Mu’nun ayak uçları bile yere değmedi. Bedeni garip bir şekilde yükseldi ve arkasında beyaz şeytan alevlerinden figürler bıraktı. Ardından dokuzuncu evredeki Sekiz Kanatlı Semavi Şeytan Böceği’nin arkasında ortaya çıktı.

 

Yok Edilen Kalp!

 

Savunmayı görmezden gelen bir saldırı!

 

Dokuzuncu evredeki hükümdarın tepki verecek zamanının bile olmamasını fırsat bilerek, Chu Mu hemen onu öldürebilecek tek tekniğini kullandı!

 

Şeytan alevli el hemen kanatların arasındaki boşluğa girdi!

 

“Gezhi Gezhi!!” Sekiz Kanatlı Semavi Şeytan Böceği aniden arkasından gelen soğuk ve sessiz ölüm tehlikesini fark etti. Bir anda kanatlarını çırpmaya başladı ve kalın böcek zırhı bir anda parçalandı. Binlerce siyah renkli küçük böcek, siyah bir kum fırtınası gibi uçuşmaya başladı…

 

Chu Mu’nun Yok Edilen Kalp’i başarısız oldu. Arkasını döndü ve elli metre ötesinde toza benzer siyah uçan böceklerin birleştiğini ve birleşerek bir kez daha Sekiz Kanatlı Semavi Şeytan Böceği’nin bedenini oluşturmaya başladığını fark etti.

 

Chu Mu kaşlarını çattı. Bu bedeni ayırıp tekrar birleştirme tekniği, böcek tiplerinin üst düzey bir yeteneğiydi. Savaş sırasında iyi bir fırsat bulunamazsa onları öldürmek çok zor olurdu.

 

“Mo Xie, kaç!”

 

Chu Mu’nun bedeni havada süzülüyordu. Ellerinde uğursuz beyaz şeytan alevi topları oluşturup onları sağına ve soluna fırlattı!

 

İki uğursuz beyaz şeytan alevi topu, arkasında beyaz şeytan alevinden bir çizgi oluşturup dümdüz ilerleyerek iki Altı Kanatlı Semavi Şeytan Böceği’nin bedenine çarptı.

 

“Hong!! Hong!!”

 

Uğursuz beyaz şeytan alevi topları canlı bedene dokundukları an patladılar. Mo Xie’ye saldırmaya çalışan iki Altı Kanatlı Semavi Şeytan Böceği bir anda küle dönüştü!