Bölüm 233-1: Altıncı Seviye Soğuk Havuz, Egemen Ruh Hayvanı

avatar
5778 19

Charm of the Soul Pets - Bölüm 233-1: Altıncı Seviye Soğuk Havuz, Egemen Ruh Hayvanı


 

Çeviri: bebebiskuvisi

 

 

Beşi de altıncı seviye Soğuk Havuz’a gitmeyi kabul ettikten sonra, orijinal rotalarından ayrıldılar, en yakın altıncı seviye Soğuk Havuz’a gitmek için yarım gün boyunca yürümek zorundaydılar.

 

Bu rota pek de güvenilir olmadığından, ilerlerken nispeten akılcı bir ilerleme yöntemi geliştirdiler.

 

Normalde, ruh hayvanı eğitmenleri tehlikeli bölgelerde yürürken, gizlenmiş ruh hayvanlarının sinsi saldırılarına yakalanmamak için oldukça iyi algı yeteneklerine sahip ruh hayvanlarını çağırırlardı.

 

Üstelik önlerindeki yolu takip etmek ya da bulmak için de ruh hayvanlarına ihtiyaçları olurdu. Bu ruh hayvanı da yeterince hızlı ve becerikli olmalıydı, çünkü bazır güçlü ruh hayvanlarının bölgelerine girmeleri çok kolaydı. Bu yöntem, güçlü ruh hayvanlarının bölgesine girilmemesini sağlar, bir sorunda güvenli bir şekilde kaçma imkanı sağlardı.

 

Elbette yabanda seyahat ederken dikkat edilmesi gereken en önemli şey, savaş gücüne sahip ruh hayvanını her zaman yanında tutmaktı. Ani bir sorunda hızla savaşa girilebilirdi.

 

Chu Mu’nun beş kişilik grubu, hız, algı ya da savaş gücü bakımından güçlü birçok ruh hayvanına sahipti. Ama bu koşullar altında, doğal olarak bu bölgede en olağanüstü ruh hayvanına sahip olanlar bu üç kuralın sorumluluğunu aldı.

 

“Wu Wu Wu----” Chu Mu, yüksek hızından dolayı izcilik etmesi için Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı’nı çağırmayı planladı. Ama o anda, ruh hayvanı bölgesindeki, uyumuş ve karnını doyurmuş Mo Xie’nin dışarı çıkma isteği duyuldu.

 

Mo Xie’nin hızından şüphe etmeye gerek yoktu. Acınası Görünüş’ü sayesinde, çoğu güçlü ruh hayvanı onu güçsüz bir canlı sanar ve önemsemezdi. İzciliği Mo Xie’nin yapması, güvenliklerini oldukça arttırırdı.

 

Mo Xie, bu önemsiz pozisyona geçip izclik yapmayı kendisi istediği için, Chu Mu’nun da bir itirazı olmadı. Doğrusu, izcilik için Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı’nı göndermesi, Chu Mu’nun uygun bir bineği olmayacağı anlamına geliyordu.

 

Chu Mu ruh hayvanı çağırma büyüsünü okudu ve Mo Xie’nin ruh sözleşmesi deseni, Chu Mu’nun önünde ortaya çıktı.

 

Desenin içinden, yavaşça küçük ve çevik bedeniyle Mo Xie ortaya çıktı. Gümüş kürkü rüzgarda güzel bir şekilde dalgalandı. Görkemli, güzel, dokuz küçük ve pofuduk kuyruk sallandı. Bu da, güzelliğini, ihtişamını ve sevimliliğini arttırdı.

 

“Ne sevimli bir ufaklık!” Chu Mu’nun küçük Mo Xie’yi çağırdığını görünce, Ye Qingzi’nin gözleri parladı.

 

Mo Xie Acınası Görünüş’teyken, doğuştan gelen ultra bir sevimliliğe sahipti. Kesinlikle kadınları öldürebilecek kadar sevimliydi ve Chu Mu ile beraber sokakta yürürken, çok defa kadınların Chu Mu’ya dönüp bakmasına neden oluyordu. Bunun asıl nedeni, genellikle Chu Mu’nun omzunda uzanıyor olmasıydı gerçi.

 

Ye Qingzi’nin Mo Xie’yi kucaklamak istediğini görünce, Chu Mu’nun yüzünde bir gülümseme ortaya çıktı. Chu Mu, Ye Qingzi’nin nispeten her şeyin farkında ve uyumlu biri olduğunu düşünüyordu, buna rağmen Acınası Görünüş’teki Mo Xie’nin cazibesine dayanamamıştı.

 

“Wu Wu Wu----” Mo Xie temiz olmayı seviyor ve Chu Mu’dan başka birinin ona dokunmasından hoşlanmıyordu. Bu yüzden, gelmesi için Ye Qingzi eliyle kucağına vursa bile, Mo Xie bu güzelliği görmezden geldi. Biraz gerindikten sonra hem egzersiz yapmak hem de temiz hava almak için grubun önüne koştu.

 

Küçük Mo Xie’nin gözcülük için önden gittiğini görünce, Ye Qingzi oldukça rahatsız oldu. Chu Mu’ya dönüp dedi ki: “Çok küçük. Gözcülük yapmak onun için tehlikeli değil mi?”

 

“Haha, Genç Hanım Ye, çok fazla kafa yoruyorsun. Dördüncü Kardeşim’in ruh hayvanları o kadar basit değil…” Yan taraftaki Chu Ning gülmeye başladı. Chu Ning, Chu Mu’nun Şeytani Altı Kuyruklu Alev Şeytanı Tilkisi’nin, Wangluo Şehri’ndeki savaşta Luo Bölgesi Kabus Prensi’nin Hayalet Kanatlı Beyaz Kemik Kan Şeytanı’nı ezip geçtiği sahneyi unutamıyordu. Yolu göstermek isteyen o ufaklık, aslında Chu Mu’nun en güçlü ruh hayvanıydı!

 

“Ke Ke---” Chu Ning’in, onun Chu Mu’nun en güçlü ruh hayvanı olduğunu anlatmak üzere olduğunu görünce, Chu Xing öksürdü ve onu, anlatmaması için uyardı.

 

Chu Ning, hemen Chu Mu’nun kimliğini gizlediğini hatırladı ve daha fazla konuşmak istemedi.

 

Güney Bölgesi, nispeten kendi hâlinde bir yerdi ve haberler, çoğu zaman diğer bölgelerden daha geç ulaşırdı. Chu Ning ve Chu Xing aile meseleleriyle meşgul olduklarından ve dışarıdan gelen haberlerle pek ilgilenmediklerinden, Jia Şehri’ndeki Jia Feng ve Chu Mu arasındaki savaşı bilmiyorlardı. Mo Xie’nin on binlerce insanın gözleri önünde zirve komutan sınıfı Kraliyet Alevli Dokuz Kuyruklu Cehennem Tilkisi’ne dönüştüğünden de haberleri yoktu.

 

“O kadar da güçsüz değil.” dedi Chu Mu. Açıklama yapmak istemedi.

 

Ye Qingzi bir şeyler söylemek için küçük ve narin ağzını açmak üzereydi ki, küçük Mo Xie’nin görüş alanından kaybolduğunu gördü ve konuşmaktan vazgeçti.

 

Mo Xie, çabucak ve şüpheye yer bırakmayacak şekilde yol gösterici oldu. Sonra, algı yeteneğine sahip ruh hayvanı seçmek vardı.

 

İş algı yeteneğine geldiğinde, güçlü zihinsel güçlere sahip şeytan tipi ruh hayvanlarından daha iyisi yoktu. Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı ve Mor Kaftanlı Düş Hayvanı oldukça güçlü algı yeteneklerine sahiptiler. Dahası, ikisi de binek olarak çağrılmış durumdaydı zaten. Yani başka bir ruh hayvanı çağırmalarına gerek yok, onların üstünde yola devam etmeleri yeterliydi.

 

Elbette, Ye Qingzi’nin Mor Kaftanlı Düş Hayvanı’nın şeytan özniteliği daha saftı, bu yüzden algı yeteneği, Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı’ndan biraz daha güçlüydü.

 

Savaş gücünden ise, Ye Wansheng, Chu Xing ve Chu Ning sorumlu olacaktı. Chu Xing ve Chu Ning’in Işık Gergedanları binekleriydi zaten ve büyük bir savaş gücüne sahiptiler. Birleşik öznitelikleri nispeten yüksekti ve bir durum ortaya çıkarsa bununla baş edebilirdiler.

 

Ye Wansheng ise Yabani Yıldız Şeytan Atı’na binmeye devam etti. Aurasını saklayabilen bir ruh hayvanı olmadığı için şimdilik bir ruh hayvanı çağırmadı. Savaşın ilk işaretiyle birlikte ruh hayvanını çağıracağını garanti etti.

 

Yabanda seyahat edilirken çok fazla ruh hayvanı çağrılmamalıydı. Çok fazla ruh hayvanı çağırmak ya da aurasını gizleyemeyen bir ruh hayvanını çağırmak, çevredeki ruh hayvanlarının dikkatini çekerdi. Yolda ruh hayvanlarının saldırılarıyla karşılaşma ihtimalini en aza indirmek en iyisiydi. Karşılaşsalar bile baş edebilecek bir ruh hayvanı çağırmaları yeterdi, ikinci ruh hayvanını çağırmalarına gerek yoktu. Bunun nedenlerinden biri, ruh hayvanının savaş gücünü eğitmekken diğeri, ruh hayvanı eğitmeninin ruh gücünü idareli kullanmaktı. Sonuçta, ruh hayvanı çağırmak, ruh gücünü önemli ölçüde tüketen bir şeydi.

 

Bu nedenle, yolu bulmak için önden giden Mo Xie dışında, beş kişi ruh hayvanlarını değiştirmedi ya da başka bir ruh hayvanı çağırmadı. Elbette, hepsi en başta yabanda seyahate uygun ve deneyimli, aynı zamanda da alışkın oldukları ruh hayvanlarını çağırmıştı.

 

…………

 

Güçlü algı yeteneklerine sahip iki yedinci evre Düş Hayvanı, yollarındaki birkaç ruh hayvanından kaçınmalarını sağladı. Mo Xie’nin en uygun yolu bulmasıyla da karanlık çökmeden önce altıncı seviye Soğuk Havuz’a yaklaştılar.

 

Beş kişi, gece boyunca altıncı seviye Soğuk Havuz’a yolculuk etmek istemediler ve dinlenmek için nispeten gizli bir yer buldular. Öncelikli olarak durumu gözledikten sonra, bir sonraki hareketlerine karar verecektiler.

 

“Dağa girdiğimizde, etrafta dolaşan çok sayıda ruh hayvanı vardı. Diğer ruh hayvanı eğitmenleri gruplarının bu ruh hayvanı gruplarından kaçınmak için bir yöntem düşünmediklerinden ve doğruca altıncı seviye Soğuk Havuz’a ilerlediklerinden oldukça eminim.” dedi Chu Xing.

 

“Siz önce burada kalıp dinlenin. Önce gidip bir duruma bakacağım, çevredeki ruh hayvanı gruplarını sonra düşünürüz.” dedi Chu Mu.

 

Altıncı seviye Soğuk Havuz, dağın zirvesindeydi. Ama dağ yukarı doğru eğimli bir yol izlemiyordu. Bunun yerine, alışılmadık bir kademeli artış durumu vardı. Dağın yüzey alanı oldukça geniş olsa da, yüksekliği normaldi. Dahası, dağın merkezinde de kayalık bir düz arazi vardı.

 

Her ne kadar dağ yüksek olmasa da ve merdivenler gibi kademeli yükseklik artışı olsa da, bu durum burada yaşayan ruh hayvanlarının sayısının artmasına neden olmuştu. Altıncı seviye Soğuk Havuz en yüksek bölgedeydi. Bu nedenle bu ruh hayvanı gruplarının görüş açıları geniş olacağından doğrudan dağın en yüksek noktasına tırmanmalarını sağlayacak mantıklı bir yol bulmaları lazımdı.

 

“Oldukça tehlikeli olacaktır.” dedi Chu Xing, endişeli bir şekilde.

 

İlerlerken dağın eğimi biraz artıyordu. Ama yemek için kayalara ve kristal cevherlerine ihtiyaç duyan pek çok ruh hayvanı vardı. Yalnız giden kişi keşfedilirse, bunlarla çevrili olacak ve kaçacak pek yer bulamayacaktı.

 

“Tek kişinin gitmesi güvenli olmaz. Qingzi, senin Düş Hayvanın da gece yolculuğuna uygun. Chu Chen’le beraber git.” dedi Ye Wansheng.

 

Ye Wansheng’in sözleri, Chu Xing ve Chu Ning’in garip bir şekilde ona bakmalarına neden oldu. Bu adamın, kendi kız kardeşini tehlikeli bir yolculuğa göndermesine nasıl şaşırmayacaklardı ki?

 

“Tamam, hadi gidelim.” Ye Qingzi başıyla onaylayıp Chu Mu’yla konuştu.

 

Düş Hayvanları’nın öznitelikleri çeşitli yönlerden geceleyin yükselirdi. Mor Kaftanlı Düş Hayvanı da aynıydı. Ye Qingzi, bir kız için çok tehlikeli olacağı gerçeğini göz önüne alınmazsa, Chu Mu ile beraber gitmeye gerçekten uygundu.

 

“İkiniz de güvenliğinize dikkat edin.” Chu Xing, kendisinin bu görev için uygun olmadığının farkındaydı. Bu yüzden onları uyardıktan sonra daha fazla konuşmadı.

 

Ye Wansheng de çok güvenilir değildi. Chu Mu ve Ye Qingzi kendi ruh hayvanlarına binerken dedi ki: “Che Chen, kız kardeşimi sağ salim geri getir. Güvenli bir durumda değilseniz, yüzlerce ruh hayvanı tarafından kovalanıyorsanız falan, sakın geri gelmeyin. Böylece felaketi, bize de sürüklemezsiniz. Beş kişinin ölmesindense iki kişinin ölmesi daha iyidir.”

 

Ye Wansheng’in sözlerini duyunca, Chu Mu’nun dudakları yukarı kalktı. Ye Wansheng’in özel biri olduğunu düşündü. Normalde, geçici bir grup kurulduğunda, insanlar nadiren takım arkadaşlarına şaka yapardı. Özellikle de göreve kız kardeşiyle giden takım arkadaşlarına…

 

“Onun sözlerini umursamak zorunda değilsin.” Ye Qingzi kayıtsız şekilde konuştu.

 

“Buralardan görünmüyorsunuz?” diye sordu Chu Mu merakla.

 

“Mhm, başka bir krallıktan geliyoruz. Bu bölgeye geleli çok olmadı.” dedi Ye Qingzi.

 

Chu Mu şaşırdı. Ye Qingzi’nin hangi bölgeden olduğunu merak etmişti sadece, onun başka bir krallıktan olacağı aklının ucundan bile geçmemişti.

 

Ruh hayvanı dünyası, ülkelere, bölgelere, şehirlere bölünmüştü. İçinde bulundukları Batı Krallığı, Jia, Xiling, Luo, Güney ve daha pek çok bölgeye ayrılmıştı. Diğer krallıklar hakkında ise, Chu Mu’nu pek bilgisi yoktu.

 

Başka bir krallıktan olduğundan ve buraya geleli pek uzun zaman olmadığından, muhtemelen buradaki haberleri nadiren almışlardı.

 

Chu Mu’nun ismini Chu Chen olarak değiştirmesinin nedeni, Xia Guanghan’ın etkisinden dolayıydı.

 

Chu Mu’nun annesi, Liu Binglan, bir Ruh Sarayı üyesiydi. Ruh Sarayı ve Kabus Sarayı pek iyi ilişkilere sahip değildi. Liu Binglan’ın Xia Guanghan’ın icabına bakması en iyisi olurdu ama Xia Guanghan saklanırsa, onu bulmak kolay olmazdı. Chu Mu’nun izini bulursa, Xia Guanghan’ın ona karşı bir komplo kurması mümkün olurdu. Dahası, Prenses Jin Rou’nun da bu sırrı kendine saklayacağından emin olamazdı. Onu gerçekten anlamadan önce, Chu Mu kendini korumak için önlemler almak zorundaydı.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr