Çeviri: bebebiskuvisi

Xia Guanghan ruh andacını kullanarak Semavi Hayalet Asma’ya Chu Mu’nun boynunu işaret etti. Emir verdiği anda, keskin asma Chu Mu’nun boğazını delecekti.

Semavi Hayalet Asma’nın herhangi bir anda Chu Mu’nun boğazını delebileceğini görünce, Mo Xie gerildi…

“Direnmeyi bırak!” dedi Xia Guanghan tekrar.

“Wuwu----” Mo Xie daha fazla öfkelenemezmiş gibi Xia Guanghan’a baktı.

“Dördüncü ruh andacı, bozul!” Chu Mu tekrar büyüyü okudu ve ona utanç ve öfke hissettiren hain ruh hayvanı olduğunu sanarak boş gözlerle Mo Xie’ye baktı. Kararlı bir şekilde sözleşme bozma büyüsünü okumaya devam etti.

“Wu-----” Mo Xie’nin öfke alevleri yavaş yavaş söndü, çünkü daha fazla direnirse, Chu Mu’nun boynunun delinerek öldürüleceğini biliyordu.

Mo Xie’nin gözleri hüzünle doldu. Ay ışığının altında gözyaşları yanaklarından aktı ve parıldayarak mavi orman zeminine döküldü.

Güçlü zihinsel emir tekrar geldiğinde Mo Xie buna direnmedi, ama kabul de etmedi…

Ruh sözleşmesini hem imzalama hem bozma büyüleri oldukça güçlüydü. Ruh hayvanı direnmediği takdirde, kabul etmese bile başarıya ulaşırdı.

Mo Xie direnmediği için, doğal olarak ruh sözleşmesinin bozulma emri başarılı oldu!

Ruh sözleşmesi, iki canlının hayatlarını birbirine bağlayan bir atardamar gibiydi. Onun kesilmesi de, kendi hayatının bir kısmının kaybolması gibi bir etki yaratırdı. Bu süreç, ruh hayvanı eğitmenine acı hissettirmese de, o kayıp hissi kalbe hançerler saplanması gibiydi…

“Wuwuwuwu--------”

Mo Xie başını kaldırdı ve kalp titreten bir tilki uluması çıkardı. Bu ses, siyah ağaç denizi boyunca yankılandı.

Ruh sözleşmesinin bozulması, Chu Mu’nun ruhuna hemen zarar verdi ve bu zarar da Chu Mu’yu kendine getirdi.

Gözlerinin önündeki mavi çiçek okyanusu yok olurken yerini mavi bir ağaç denizi aldı. Göz kamaştırıcı mavi çiçek kayboldu ve yerini pitonlara benzer asmalar aldı.

Mükemmel kızın figürü de benzer şekilde dağıldı ve bununla birlikte, Chu Mu’nun önünde olan şey, artık Mo Xie’nin kuyrukları tarafından yakalanmış hain ilk ruh hayvanı değil, yıllardır ona eşlik eden dördüncü ruh sözleşmesinin sahibi Mo Xie’ydi!

Chu Mu’nun önünde bir parıltı vardı ve Mo Xie’nin gözlerindeki derin üzüntüyü görebiliyordu. Artık birbirlerine kalpten bağlı olmasalar bile, artık birbirlerine duygularla bağlı olmasalar bile, bu duygu Chu Mu’yu etkisi altına aldı ve ona boğazına bir şey oturmuş gibi hissettirdi!

“Dördüncü ruh sözleşmesi...nasıl dördüncü ruh sözleşmesi olur…”

Dördüncü ruh sözleşmesi, Chu Mu’nun ruhunun küçük bir parçası gibiydi ama bu sözleşme bozulduğunda, Chu Mu tüm ruhunu kaybetmiş gibi hissetti…

Beyaz Kabus’la birlikte, dünyadan kopuk bir adada yalnız olmak, Chu Mu’ya en büyük umutsuzluğu hissettirmişti. Chu Mu, Beyaz Kabus’un büyüme hızına asla yetişemeyeceğini ve onun tarafından yutulacağını düşünürken, kaderi, onun karşısında devamlı mutasyona sahip Mo Xie’yi çıkarmış ve ona tekrar yaşama umudu aşılamıştı.

İlk ruh hayvanının yalanları ve terk edişi, ikinci ruh hayvanının açgözlülüğü ve onun üzerinde yarattığı baskı, Chu Mu’nun Mo Xie’ye daha fazla bağlanmasına, ona daha sadık olmasına yol açmıştı. Ve bunu kaybetmesi, onu daha güçlü hâle getirecek bir ruh hayvanını kaybetmesi değildi sadece, hayatının ve ruhunun çoğunu kaybetmesiydi.

Chu Mu hiçbir ruh hayvanını kenara atmazdı. Ruh hayvanı artık Chu Mu’ya ayak uyduramayacak olsa bile, Chu Mu durmaksızın çalışmayla ve durmaksızın savaşlarla, hizmetçi sınıfı bir ruh hayvanının bile hükümdar sınıfı bir ruh hayvanı seviyesine gelebileceğine inanıyordu!

Ve Chu Mu’ya göre, Mo Xie ona sadece ün kazandıracak sonsuz potansiyele sahip bir ruh hayvanı değildi. Dört yıl boyunca kanıyla dişiyle onun yanında olup en samimi duygularla ona bağlı bir yoldaştı. Birbirlerinden ayrıldıktan sonra, bu dünyada önemli olan hiçbir şey yoktu!

………..

“Wuwuwu-----” Mo Xie’nin gözleri yavaşça değişti. Yabancı ve kayıtsız hâle geldi, ama zihinsel bağlantısı tamamen kesilmeden önce nazik bir çağrı yaptı.

Bir ruh hayvanı, efendisiz bir ruh hayvanı hâline geldiğinde, sahiplerine kısa sürede yabancılaşır, aralarında derin bir boşluk ortaya çıkardı. Bazı ruh hayvanları, ruh sözleşmeleri bozulduktan sonra, ruh hayvanı eğitmeniyle yaşadıkları anıları bile yavaş yavaş unuturdu.

Bununla birlikte, Mo Xie’nin son zihinsel mesajı Chu Mu’ya ulaştığında, Chu Mu gözyaşlarına boğuldu!

Bu çağrı, Chu Mu’nun kalbindeki kederi bir rafa kaldırdı ve güçlü düşmanının baskısı altında, ölümsüz inancına yeniden tutunmasını sağladı.

……..

“Gücün zamanla bir ilgisi yok. Şu anda seni öldürebilirim. Benim gözümde zavallı birisin. Başka bir zamanda, başka bir yerde sen de beni öldürebilirdin, o zaman senin gözünde zavallı biri olurdum.” Xia Guanghan’ın dudaklarının köşeleri yukarı kalktı ama gözleri öldürme niyetiyle doluydu.

Ardından ruh hayvanına bir emir gönderdi. Ruh sözleşmesi bozulduğuna göre, Chu Mu’nun yaşamasına neden izin verecekti ki?

Asma zaten Chu Mu’nun boynunun önündeydi. Xia Guanghan’ın emriyle birlikte hemen jilet keskinliğinde bir kılıca dönüştü ve Chu Mu’nun boynunu delip geçti!

Kızıl kan fışkırdı. Asma kılıcını hiçbir şey engellememişti ve Chu Mu’nun adem elmasını delip boynunun arkasından dışarı çıkmıştı!

Böyle kanlı bir olay vuku bulurken, Xia Guanghan’ın ifadesinde en ufak bir değişiklik bile olmadı. Ona göre, Chu Mu’yu öldürmek biraz uğraştırıcı olmuştu ama sonu, diğer düşmanları gibiydi; hayatını kaybederek kendi kanının oluşturduğu havuza düşen bir ceset!

Kan hâlâ damlıyor, yerdeki mavi yaprakların üzerine akıyordu. Xia Guanghan, boğazı delindikten sonra yere düşen Chu Mu’ya soğuk gözlerle baktı. Öldüğünü teyit ettikten sonra yüzünde bir gülümseme ortaya çıktı ve gözlerini Kraliyet Alevli Dokuz Kuyruklu Cehennem Tilkisi’ne çevirdi.

“Demek ruh sözleşmesi sona erdikten sonra, ruh hayvanı gerçekten de duygusuz olabiliyor. Sahibinin öldüğünü gördükten sonra bile hiçbir duygu göstermiyorsun!” Xia Guanghan kayıtsızca Mo Xie’ye bakarken yavaşça konuştu.

Konuşurken arkasında altı figür ortaya çıktı. Bu altı figür, Xia Guanghan’ın astları olan Gizli Katil Görevlileri’ydi. Şeytan grubunun ortaya çıkışı çok ani olmuştu. Xia Guanghan’la beraber etrafları sarıldığında, zorla kendilerine bir yol açabilmiştiler ama içlerinden üçü ölmüştü!

“Sizler de geberip gidebilirsiniz!” Xia Guanghan aniden soğuk bir sesle konuştu.

Devamlı mutasyona sahip bir ruh hayvanı, sayısız güçlü insanı baştan çıkarabilirdi. Yani bu haberlerin yayılmasına izin vermeyecekti, bu yüzden de doğal olarak geriye tek bir tanık bile bırakmayacaktı.

Gizli Katil Görevlileri, tek bir ruh hayvanı bile çağırmamıştı. Sonuçta çok sayıda ruh hayvanı olması, bu bölgenin sahibinin dikkatini kolayca çekebilirdi. Ayrıca, efendilerinin onları öldürecek olmasını da beklememişlerdi, bu yüzden kendilerini savunmak için hamle bile yapamadılar.

“Chi!! Chi!!! Chi!!!!”

Semavi Hayalet Asma, uzun zamandır onların yanında saklanmaktaydı. Xia Guanghan’ın emriyle birlikte, tüm asmalarıyla onlara saldırdı!

Altı Gizli Katil Görevlisi’nin her birinin boğazına asmalar saplandı. Ay ışığı altında kızıl kanları fışkırırken korkunç bir şekilde öldüler…

Herkesin işini bitirdikten sonra, Xia Guanghan’ın gülümsemesi daha da genişledi. Artık devamlı mutasyona sahip ruh hayvanını elde etmesinin önünde bir engel yoktu.

“Şimdiden komutan sınıfı bir ruh hayvanına dönüştü ve üstelik hükümdar sınıflarıyla eşleşebilecek güce sahip! Tekrar mutasyona uğradığında kim bilir ne kadar güçlü olacak?” dedi Xia Guanghan.

Her zaman sakin olan Xia Guanghan’ın kalbi, bu kez, devamlı mutasyona sahip güçlü Kraliyet Alevli Dokuz Kuyruklu Cehennem Tilkisi’nin karşısında deli gibi çarpıyordu.

Her zamanki sakinliğini kaybeden Xia Guanghan, devamlı mutasyona sahip ruh hayvanını hemen yakalamaya karar verdi.

Bu yüzden de hemen Buz Kanatlı Kaplan ile olan ruh sözleşmesini kaldırmak için büyü okumaya başladı.

“Yedinci ruh sözleşmesi, bozul!” Xia Guanghan neredeyse hiç tereddüt etmeden Buz Kanatlı Kaplan ile olan ruh sözleşmesini bozmaya başladı.

Buz Kanatlı Kaplan, Xia Guanghan’ın gençken elde ettiği bir ruh hayvanıydı. Yedinci evredeki Buz Kanatlı Kaplan’ın yeteneği komutan sınıfının zirvesine ulaşmıştı zaten, ama Xia Guanghan’ın standartlarını karşılamakta yetersizdi. Yıllardır onu eğitmemiş olduğundan, Xia Guanghan’a ayak uyduramamaya başlamıştı.

Bu yüzden, daha güçlü bir ruh hayvanı elde etmek üzereyken, Xia Guanghan neredeyse hiç tereddüt etmedi.

Zihinsel emir, hemen Buz Kanatlı Kaplan’ın beynine iletildi. Şu anki ruh gücüyle, yedinci evre komutan sınıfı Buz Kanatlı Kaplan pek direnemezdi.

“Weng----”

Ama aniden Xia Guanghan’ın ruhu sarsıldı. Buz Kanatlı Kaplan’ın anormal derece güçlü zihinsel direnişinden dolayı acı çekti!

Xia Guanghan kaşlarını çattı. Ruh andacı çok güçlüydü ve tek seferde Buz Kanatlı Kaplan’ı ruh hayvanı bölgesinden çıkarabilmeliydi. Ama başarılı olamamıştı ki, bu da garipti.

Xia Guanghan büyüyü tekrar okudu ve bu sefer daha fazla ruh gücü kullanarak Buz Kanatlı Kaplan’a direnme şansı tanımadı.

Ama bu sefer de başarısız oldu!

Üçüncü kez ruh sözleşmesini bozmaya çalıştığında tekrar başarısız oldu!

“Koduğumun geri zekalısı, siktir olup gitmezsen seni gebertirim!” Sonunda iyice öfkelendi. Hırsını tatmin edebilecek ve onu dünyanın tepesine çıkarabilecek Kraliyet Alevli Dokuz Kuyruklu Cehennem Tilkisi’nin yanında, ona yıllardır eşlik eden Buz Kanatlı Kaplan da ne oluyordu? Xia Guanghan, kendi ruh hayvanlarına karşı bile acımasız bir insandı.

Xia Guanghan’ın öfkeli bağırışıyla birlikte, Buz Kanatlı Kaplan’ın direnci belirgin bir şekilde düştü. Bir ruh hayvanı için, efendisinin onu terk etmek istemesi ve ona öfkeyle küfretmesi, gururunun kırılmasının en kolay yoluydu!

Ruh sözleşmesi kaldırma büyüsünü tekrar okudu. Bu kez Buz Kanatlı Kaplan direnmedi ve Xia Guanghan da dilediği gibi Buz Kanatlı Kaplan ile olan ruh sözleşmesini bozdu!

Ruh sözleşmesinin kaldırılmasının getirdiği ruh hasarı Xia Guanghan’ı vurduğunda, yüzü hemen bembeyaz oldu. Ama Xia Guanghan bu hasarı umursamadı, zira yanında Ruh İyileştirme İlacı getirmişti. Aynı gün içinde Ruh İyileştirme İlacı’nı içtiği takdirde, yedinci ruh sözleşmesi hemen iyileşecekti.

Ama yüzüğünden şişeyi çıkarıp içindeki Ruh İyileştirme İlacı’nı içtiği anda, gözlerinin önündeki sahne garip bir şekilde değişmeye başladı...