Çeviri: bebebiskuvisi

Dağlar gökyüzüne yükseliyordu. Okyanus, orman okyanusuydu. Burası şeytanların başkentiydi.

Chu Mu nihayet, Chu Tiancheng’in ona daha önce anlattığı ‘dünyanın büyüklüğü’nü anlamaya başlamıştı.

Bu dünya, olağanüstü bir şekilde genişti. Bir insan, sadece orada olarak, sadece onu kendi gözleriyle görerek onun zarif ihtişamını gerçekten deneyimleyebilirdi!

“Hui----------”

Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı, yankılanan bir kişneme sesi çıkardı. Bu egzotik şeytan dünyası tarafından cezbedildiği açıktı ve heyecanını bastırmakta zorlanıyordu!

“Hadi gidelim. Madem buraya geldik, dilediğin gibi etrafta koşturabilirsin." dedi Chu Mu, Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı’nın çatal boynuzlarını okşayarak.

Bu küçük, fantastik orman dünyasında, kesinlikle çeşit çeşit ruh hayvanı olacaktı. Girdikten sonra, önce yeni bir ruh hayvanı edinebilir, sonra bu eşsiz bölgeyi kullanarak Xia Guanghan’ın ona ulaşmasını engelleyebilirdi. Sonuçta burada muhakkak birkaç bölge hükümdarı olmalıydı ve Xia Guanghan çok güçlü bir ruh hayvanı çağırırsa, onları rahatsız ederdi.

Chu Mu yeşil okyanustan geçerken ormanın kendine özgü ve şeytani aurasını hissedebiliyordu. Bitki ve şeytan tipi ruh hayvanlarının çok yakın ilişkide olduğunu ve burada pek çok özel bitki tipi ruh hayvanının yaşadığını tahmin edebiliyordu.

“Xiu Xiu----”

Aniden Chu Mu bir yaprak sallanma sesi duydu.

Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı koşarken hiç ses çıkarmazdı, bu yüzden Chu Mu’nun çevredeki herhangi bir sesi duyması çok kolaydı.

“Karanlık, Yıldırım Kuyruk Kırbacı!” Chu Mu hemen ruh andacını kullanarak Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı’na emir verdi.

Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı da tehlikenin farkına vardı ve uzun, beyaz kuyruğunu mor renkli yıldırım kırbacına dönüştürerek yan taraftaki ağaca savurdu!

Yıldırım Kuyruk Kırbacı’nın gücü, oldukça korkunçtu. Ağaca dokunduğu an, ağaç üzerinde sayısız çatlak ortaya çıktı ve ikiye bölünerek üst kısmı yere düştü.

“Hu Hu Hu----”

Ağaç yere devrildikten sonra, ağacın yıkılmış zirvesinden iki figür çıktı. Uzun kanatları ve etkileyici bir bedeni olan bir kaplan yukarı fırladı ve güçlü bir hava akımı yaratarak çevredeki ağaçların sallanmasına neden oldu…

“Buz Kanatlı Kaplan…” İki Buz Kanatlı Kaplan’ın ortaya çıkışını görünce, Chu Mu hemen kaşlarını çattı.

Chu Mu, Buz Kanatlı Kaplanları kullanarak savaşan insanların Kabus Sarayı’nın insanlara dehşet saçan Gizli Katil Görevlileri olduğunu öğrenmişti.

Gizli Katil Görevlileri, Xia Guanghan’ın komutasındaydı ve Kabus Sarayı suikastçılarından biraz farklıydılar. Gizli Katil Görevlileri daha elit bir birlikti ve Kabus Sarayı içindeki hainleri, suçluları ortadan kaldırmakla görevliydiler.

Avlarını kovalamada ve sıkıştırmada ustaydılar. Mutlak güce sahip olmayan biri, bu özel birliğin takibinden kurtulma ihtimaline de sahip olmazdı.

“Mo Xie!”

Chu Mu sadece altıncı evre hükümdar sınıfıyla kıyaslanabilir Mo Xie’ye güvenebilirdi. Bu iki Buz Kanatlı Kaplan da yaklaşık altıncı evrenin sekizinci seviyesindeydi ama güçleri ortalama değildi; Savaş güçleri muhtemelen Luo Bölgesi Kabus Prensi’nin Parlak Aslanı’ndan daha iyiydi.

“Wu Wu----”

Mo Xie hemen Chu Mu’nun omzundan atladı. Bedeni yere değdiği anda, Şeytan Ateşinin Uğursuz Alevleri ve Kan Alevleri, dokuz parçaya bölünmüş Çift Kraliyet Alevleri’ni yarattı. Mo Xie’nin bedenini çevrelediler ve aniden bir ateş nilüferi oluşturdular.

Etkileyici ve görkemli dokuz kuyruk açıldı ve Kraliyet Alevli Dokuz Kuyruklu Cehennem Tilkisi’ne dönüşmüş Mo Xie, Buz Kanatlı Kaplanları korkutan güçlü şeytani aurasını saldı!

“Dokuz Dans!”

Dokuz Dans, Mo Xie’nin kuyruk tekniklerinden biriydi. Mo Xie, Kraliyet Alevli Dokuz Kuyruklu Cehennem Tilkisi’ne dönüştükten sonra, kuyrukları artık ikincil silah olmaktan çıkmıştı. Savaşlarda, Kraliyet Alevli Pençesi’nden daha fazla kullanım alanına sahiptiler.

Dokuz uzun kuyruk, oyunbaz ve etkileyici bir şekilde dans etti. Çılgınca Buz Kanatlı Kaplanlar’a çarptılar.

“Pai!! Pai!!”

Buz Kanatlı Kaplanlar bir iki dans eden kuyruk saldırısından kaçınabilirdi ama aynı anda savrulan dokuz kuyruktan kaçınmaları mümkün değildi…

Dokuz kuyruğun güçlü bedenlerine vurmasıyla birlikte, Buz Kanatlı Kaplanlar arkalarındaki büyük ağaca sertçe çarptılar.

Gizli Katil Görevlileri, Kraliyet Alevli Dokuz Kuyruklu Cehennem Tilkisi’nin gücünün çok korkunç olduğunu fark etti ve hemen büyü okuyarak ikişer ruh hayvanı daha çağırmaya giriştiler.

“Mo Xie, kaç.” Chu Mu cansiperane bir şekilde savaşmaya devam etmek istemedi ve ilk saldırıyla onları savuşturduktan sonra, tuhaf dünyaya doğru koşarken Mo Xie’ye ona eşlik etmesini emretti.

Hız bakımından, Mo Xie ile kıyaslanabilecek bir ruh hayvanı yoktu. Arkasını dönüp kaçmaya başlaması, Gizli Katil Görevlileri’nin Chu Mu’yu takip edebilmesi için sersemlemiş Buz Kanatlı Kaplanları yerine hız tipi ruh hayvanları çağırmasını gerektiriyordu.

“Karanlık, Aşırı Hız!”

Chu Mu hemen Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı’na hız tipi tekniği kullanmasını söyledi.

Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı’nın bedeni ileri doğru fırladı ve hızı bir anda %30 arttı. Bedenindeki mor yıldırımların etkisiyle, sık ormanın içinde çabucak kayboldu.

“Karanlık, Yeraltı Rüyası!”

“Hui-------”

Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı’nın gözlerinde belirgin bir değişiklik oldu. Koşarken bedeni, garip bir şekilde çevresindeki boşluğu büken bir gölgeye dönüştü.

Yanıltıcı hâle ve bu kendine has orman, Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı’nın şeytan tipi yeteneklerini daha etkili bir şekilde kullanmasını sağlıyordu. Yeraltı Rüyası, Gizli Katil Görevlileri’ni tamamen rüyalara daldıracak kadar güçlü olmasa da, belli bir dereceye kadar onların kafalarını karıştırmayı başarabilirdi.

Beklendiği gibi, Gizli Katil Görevlileri Yeraltı Rüyası’nın kullanıldığı bölgeye ulaştığında, şaşkın ifadeler sergilemeye başladı. Bir anlığına, Chu Mu’nun peşinden gitmeleri gerektiğini bile unuttular.

………

Chu Mu arkasını döndü ve Yeraltı Rüyası’nın etkisinde kalan Gizli Şeytan Görevlileri’ne baktı. Hafifçe ağzının köşeleri yükseldi. Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı, şu anda altıncı evrenin üçüncü seviyesindeydi. Güç seviyesini yükseltirse, böyle bir illüzyonun etkileri çok daha güçlü olur ve tekniğinin gücünü azami seviyeye ulaştırabilirdi.

Chu Mu’nun Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı’na Yeraltı Rüyası’nı kullanmasını emretmesinin asıl sebebi ise, peşini bırakmalarını sağlamak değil, onları birbirinden ayırmaktı.

Belli ki, bir hükümdar sınıfının gücüne sahip değildiler. Ayrıca bu dokuzuncu seviye yanıltıcı dünyada, Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı’nın şeytan tipi tekniklerinin etkisi %50 artıyordu. Gizli Katil Görevlileri, Chu Mu tarafından kurulan tuzağa yakalanmış ve Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı’nın gölgelerinin peşinden farklı yönlere ilerlemeye başlamışlardı.

Bu tip orman takip savaşları, Chu Mu’nun en usta olduğu savaş biçimiydi. Hapis Adası’nda en az yarım yıl boyunca böyle bir takip savaşını sürdürmüştü.

Oldukça deneyimli olan Chu Mu, peşinde birden fazla düşman varken en işe yarar şeyin onları ağır yaralayacak tuzaklar kurmak olmadığını, onları birbirinden ayıracak tuzaklar kurmak olduğunu çok iyi biliyordu.

“Mo Xie, İllüzyon Kraliyet Alevli Pençe!”

Buz Kanatlı Kaplanı’nı süren Gizli Katil Görevlisi’ne kilitlendikten sonra, Chu Mu hemen bir emir verdi.

Mo Xie’nin dokuz kuyruğu ağaçların arasından geçerken, onun hareket eden bedenini görmek neredeyse imkansızdı. Garip bir şekilde üç ruh hayvanı çağırmış Gizli Katil Görevlisi’nin ruh hayvanlarının önünde ortaya çıktı.

Mo Xie’nin İllüzyon’u daha yüksek bir seviyeye ulaştığından, bu sefer dört figür ortaya çıktı.

Etkileyici Kraliyet Alevli Dokuz Kuyruklu Cehennem Tilkisi saldırıya hazırlanırken, tam teşekküllü saldırı ruh ekipmanı, Mo Xie’nin yedinci aşamanın zirvesine ulaşmış pençelerinin neredeyse sekizinci aşamaya ulaşmasını sağladı!

“Shua Shua Shua Shua!”

Neredeyse sekizinci aşamaya ulaşan dört Kraliyet Alevli Pençe, Gizli Katil Görevlisi’nin ve üç ruh hayvanının bedenlerine doğru savruldu!

Gizli Katil Görevlisi, Kraliyet Alevli Dokuz Kuyruklu Cehennem Tilkisi’nin korkunç gücünü hissetti ve üç ruh hayvanına bir araya gelerek birleşik bir savunma oluşturmalarını emretti!

Hükümdar ve komutan sınıfı ruh hayvanları arasında çok büyük bir fark vardı. Altıncı evre hükümdar sınıfı bir ruh hayvanı, sıklıkla beş adet altıncı evre komutan sınıfı ruh hayvanıyla başa çıkabilirdi. Gizli Katil Görevlisi’nin üç ruh hayvanı içinde sadece bir tanesi yedinci evrenin beşinci seviyesinde bir komutan sınıfıydı. Böyle bir savaş gücü de, Chu Mu ve Mo Xie’ye dayanmak için yeterli değildi.

Ama Kabus Sarayı’nın Gizli Katil Görevlileri sıradan insanlar değildi. Üç ruh hayvanı da mükemmel komutan sınıfı Mo Xie’nin dengi olamayacak olsa da, üç ruh hayvanının birleşik öznitelik savunması, kısa süre içinde Mo Xie’nin etkileyici saldırısı tarafından da kırılmayacaktı!

Gizli Katil Görevlileri genç nesilden değildi. Savaş tecrübeleri, zirve genç uzman denilen kişilerden çok çok daha fazlaydı. Chu Mu, Gizli Katil Görevlisi’nin ruh hayvanlarından birini güç bela da olsa öldürebilmek için, önceki saldırıya Karanlık Yıldırım Düşü Hayvanı’nın karanlık öznitelikli saldırısını da eklemek zorunda kaldı.

Ruh hayvanlarından birinin ölmesiyle, üç ruh hayvanının oluşturduğu birleşik öznitelik savunmasında büyük bir açık ortaya çıktı. Bununla birlikte, Gizli Katil Görevlisi geri çekilmeye karar verdi.

Ama Chu Mu onun kaçmasına nasıl izin verebilirdi ki? Hükümdar sınıfı Mo Xie’nin gücüyle, Chu Mu epey uğraşsa da Gizli Katil Görevlisi’ni öldürmeyi başardı.

Diğer Gizli Katil Görevlisi geldiğinde, ilk Gizli Katil Görevlisi’nin cesedinden küllerden başka bir şey kalmamıştı neredeyse. Chu Mu en başta bu fırsatı kullanarak ikinciyi de öldürmek istemişti ama bu adamlar Hapis Adası’ndaki pervasız insanların aksine, eğitimli kişilerdi. Kendi başına kaldığını fark ettiği an da, üç ruh hayvanının koruması altında geriye çekilmeye başlamıştı zaten.

Chu Mu, Gizli Katil Görevlileri’nin burada ortaya çıkmasının, Xia Guanghan’ın da büyük ihtimalle yakınlarda olduğu anlamına geldiğini biliyordu. Bu yüzden geriye çekilen adamı takip etmeye cesaret edemedi ve yönünü değiştirip bu özel dünyanın derinliklerine doğru ilerledi.

……..

Chu Mu’nun ayrılışının üzerinden çok geçmeden, Xia Guanghan tek başına yanmış cesedin olduğu yerde ortaya çıktı. Ölen Gizli Katil Görevlisi’nin belindeki madalyonu alırken ifadesi kayıtsızdı.

“Oyun mu oynamak istiyorsun? Öyleyse seninle oynayayım!” Bir süre sonra, Xia Guanghan’ın yüzünde bir gülümseme ortaya çıktı.

Avucunu sıkarak ölen Gizli Katil Görevlisi’nden aldığı madalyonu parçalara ayırdı. Sekizinci evredeki şeytan tipi komutan sınıfı ruh hayvanına bindi ve Chu Mu’nun kaçtığı yöne doğru ilerlemeye başladı!