Çeviri: bebebiskuvisi

Buz Perisi: Elemental Krallığı’ndan - buz tipi - peri türü, yüksek savaşçı sınıfı bir ruh hayvanıydı.

Buz kontrolündeki olağanüstü yeteneğiyle birlikte, onun tarafından sergilenen bir buz öznitelikli teknik mükemmele ulaşırdı. En iyi doğuştan buz yeteneğine sahip savaşçı sınıfı ruh hayvanıydı.

Tür Tekniği: Buz Zırhı (Buz Zırhı durumu sürekli korunur. Buz Zırhı, koruyucu buz cildinin üzerine eklenir.)

“Buz Perisi’nin koruyucu cildi, ikinci aşamanın son seviyesinde, Buz Cildi’nde olmalı. Buz Zırhı’nın da eklenmesiyle, savunması üçüncü aşamanın orta seviyelerine ulaşıyor olmalı. Mo Xie’nin Kanlı Bölen Pençesi’nin, Bağıl Alev eklenmiş olsa bile, Buz Perisi’nin savunmasını aşamamasına şaşmamalı.” dedi Chu Mu.

Temel Teknikler: Ani Dondurma, Buz Bıçağı, Buz Duvarı, Buz Kılıcı

Ana Teknikler: Buz Bıçağı Kükremesi, Dikenli Buz Çiçeği, Dondurucu Yavaşlık

İleri Seviye Teknikler: Dolu, Kar Fırtınası, Buz Dansı

‘Hayvan Ansiklopedisi’ndeki Buz Perisi’nin teknikleri ile ilgili açıklama, Chu Mu’nun gözlerinin parlamasına neden oldu.

Buz Perisi gerçekten de yüksek savaşçı sınıfı bir ruh hayvanı olmaya layıktı. Hepsi korkutucu saldırı gücüne sahip toplam on tekniği vardı. Dahası, Buz Perisi’nin Buz Zırhı Tekniği onun üzerinde de kullanılabilirdi. Tehlike anında, Chu Mu Buz Zırhı’nı kendi bedenine uygulatarak birkaç ruh hayvanı saldırısından korunabilirdi.

Chu Mu, ‘Hayvan Ansiklopedisi’ndeki Buz Perisi bölümünü çok dikkatli bir şekilde inceledi. ‘Hayvan Ansiklopedisi’ndeki açıklamalar, sadece sıradan Buz Perisi içindi. Farklı Buz Perileri farklı teknikler öğrenebilirdi ve hem Buz Perisi’nin hem de onun kontrolünün ayrıntılarının savaşlarda öğrenilmesi gerekecekti.

“Bugün, önce burada dinleneceğiz. Burada başka canlılara dair iz yok, yani nispeten güvenli olmalı.” Chu Mu bugün iki kez Bağıl Alev’i, bir kez Ani Dondurma’yı, bir kez de ruh sözleşmesini kullanmıştı. Kalan ruh gücü anca Beyaz Kabus’u beslemesine yeterdi.

Chu Mu Mo Xie’yi geri göndermedi. Ona Yanan Diken kullandırtıp mağaranın duvarlarını ısıttı. Sonra da Mo Xie’yi kucaklayarak akşam oluşunu bekledi.

“Nie”

Çok geçmeden Beyaz Kabus uykusundan uyandı. Chu Mu da hemen Beyaz Kabus’u beslemek için ruh gücünü kullanmaya başladı.

Beyaz Kabus’un tür seviyesi fazlasıyla yüksekti. Chu Mu ruh gücünü çabucak yükseltemezse, Beyaz Kabus isyan falan etmeyecek, doğrudan onun ruhunu yiyecekti.

Tüm ruh gücü Beyaz Kabus tarafından kullanıldıktan sonra Chu Mu gözlerini kapadı ve sessiz yetişim durumuna girdi. Ruh gücünü mümkün olduğunca geri kazanmaya çalıştı.

Chu Mu bir gecede ruh gücünün %20-30 kadarını geri kazanabiliyordu. Ama bu kadarı, Buz Perisi’ni çağırmak için yeterliydi.

Chu Mu, Mo Xie’yi ruh hayvanı bölgesine geri gönderdi ve Buz Perisi’ni çağırma büyüsünü okumaya başladı.

Chu Mu’nun önünde kar beyaz bir parlaklık yayılmaya başlayarak beyaz bir şablon oluşturdu. Şablonun ortasında da yavaşça Buz Perisi’nin bedeni ortaya çıktı…

Buz Perisi ortaya çıktığında, ne olduğunu anlamamış bir ifadeye sahipti. Çevresinde buz olmasaydı korkacakmış gibi görünüyordu. Bilinçsizce Chu Mu’ya biraz daha yaklaştı.

Buz Perisi’nin bedeni o kadar soğuktu ki, normal insanlar buna dayanamazdı. Ama Chu Mu, Buz Perisi’yle bir ruh sözleşmesi imzalamıştı ve bu yüzden onunla temas ettiğinde bir soğukluk hissetse de, bedeni donmuyordu.

Buz Perisi en saf elemental canlıydı. Buz öznitelikli büyü kullanmak onun doğal ustalığıydı, bu yüzden Chu Mu da onu saf buz özniteliği üzerine yetiştirecekti. Buz Perisi’ne başka hiçbir öznitelik veremez, onu başka hiçbir özniteliğe çalıştıramazdı.

“Bu dağ mağarası fena değil. Burada dinlenelim. Bütün gece Avcı Kurt sürüsü tarafından kovalandık…” Aniden mağaranın dışından bir adamın sesi geldi.

“Evet, burası nispeten güvenli görünüyor.” Başka bir kalın ses daha duyuldu.

Mağara girişinde sadece bir tane dümdüz giden yol vardı. İki mahkum mağaraya girdiklerinde hemen Chu Mu’yu ve yanındaki Buz Perisi’ni gördüler.

“Burada biri var!”  Kalın sesli erkek Chu Mu’yu gördü ve hemen kaşları çatıldı. Adamın kıyafetleri paçavraya dönmüş, saçları dağılmıştı. Tam anlamıyla hapisten kaçmış bir mahkum gibi görünüyordu.

Diğer adam ise, biraz zayıftı. Kıyafetlerinde birkaç yırtık vardı ve yırtıkların üzerinde de kan izleri vardı. Daha yeni bir savaştan çıkmış gibi görünüyordu.

“Öldür onu!” Chu Mu’nun yalnız olduğunu görünce, kalın sesli adamın gözlerinde bir öldürme niyeti ortaya çıktı ve hemen çağırma büyüsünü okuyarak ruh hayvanını çağırdı.

Hapis Adası’nın eşsiz ortamında, herkes birbiriyle düşmancıl ilişkiler sürdürmek zorundaydı. Karşı tarafı öldürecek bir fırsat bulanlar, merhametli ya da hoşgörülü davranamazdı. Onlar da Chu Mu’nun on beş yaşında bir çocuk olduğunu görmüşlerken neden onu rahat bırakacaklardı ki?

“Yi!!”

Bir kez daha Buz Doğanı’nın sesi yankılandı ve kalın sesli adam, Chu Mu’ya saldırmak için hemen üçüncü evrede bir Buz Doğanı çağırdı.

“Yi--” Uçan Buz Doğanı aniden havada durdu. Buz Perisi’ne bakarken biraz afalladı.

Adam, açıkça görülüyordu ki, Buz Doğanı’nı bu civarda yakalamıştı. Buz Doğanı’nı afallatan şey de, koruyucu azizlerinin bu şekilde ortaya çıkmasının şaşkınlığı olmalıydı.

Chu Mu böyle bir fırsatı kaçırmazdı ve hemen Buz Perisi’ne, şaşırmış Buz Doğanı’na saldırmasını emretti.

Buz Perisi’nin zekası, kar kadar saftı. Chu Mu’nun ruh andacıyla ilettiği emrini izlemekte tereddüt etmeyecekti. Buz Perisi hemen ellerini kaldırdı ve peri türlerine özgü bir büyü okudu.

Buz Bıçağı!

Buz Perisi’nin çevresinde altı tane jilet keskinliğinde Buz Bıçağı oluştu. Buz Perisi’nin buzlu ellerinin gösterdiği yönü izleyerek, Buz Doğanı’na doğru atılan korkunç kesici silahlara dönüştüler.

Buz Perisi’nin tür seviyesi, Buz Doğanı’ndan biraz daha yüksekti. Dahası, Buz Perisi’nin zekası ne kadar düşükse, buz öznitelikli teknikleri kullanma şekli de o kadar iyi olurdu. Buz Bıçağı Tekniği en azından son seviyedeydi; bu tür bir saldırı da, Buz Doğanı’nın savunmasını aşmak için yeterliydi.

“Yiyi--” Buz Doğanı hemen panikledi ve şaşkın bir çığlık attı. Kanatlarını çırptı ve kendini korumak için Buz Bıçağı Kasırgası’nı kullandı.

Ama Buz Bıçağı Kasırgası’nın gücü, hızla fırlayan Buz Bıçakları’na karşı koymaya yetmedi. Altı Buz Bıçağı’nın delip geçmesiyle kasırga bir anda dağıldı!

“Shuashuashua!”

Keskin bıçaklar delip geçti ve bir tanesi kaçmaya çalışan Buz Doğanı’na çarparak kanatlarından birini parçalanmış buza çevirdi.

“Bu bir Buz Perisi!”

Zayıf adam hemen korku dolu bir sesle bağırdı.

Daha önce mağaranın içi karanlık olduğundan sadece Chu Mu’yu görmüştü. Gölgelerin içindeki Buz Perisi’ni görememişti.

Chu Mu’nun görünüşü on beş yaşındaydı, belki de daha gençti. İki adam da doğal olarak bu çocuğun onlar için bir tehdit oluşturabileceğini düşünmemişti. Onun beklenmedik şekilde yüksek savaşçı seviyeli bir Buz Perisi’ne sahip olacağını akıllarından bile geçirmemiştiler. Bu durum, bu gencin bir Ruh Askeri olduğunu gösteriyordu!

“Çift Buz Duvarı!” Chu Mu adamların güçlerinin ortalama olduğunu fark etti. Yüzünde bir gülümseme ortaya çıktı ve hemen Buz Perisi’ne bir büyü kullanmasını emretti.

“Ling!” Buz Perisi net bir ses çıkararak bir kez daha büyü sözlerini okumaya başladı!

Kar beyazı bir hâle Buz Perisi’nin etrafında dönmeye başladı ve büyü sözlerini okumayı tamamlamasının ardından zeminden iki Buz Duvarı çıkarak tüm mağarayı mühürledi.

“Kaç!” İki mahkum, Chu Mu’nun Buz Perisi’nin kışkırtılamayacak bir düşman olduğunu anlayıp, kuyruklarını kıstırarak kaçmaya başladı.

Önünü kapatan ardı ardına dikilmiş iki Buz Duvarı’ndan kaçan iki mahkuma bakan Chu Mu, umutsuzca başını salladı. Buz Perisi’ne dönerek dedi ki: “Duvarlardan birini öne, birini arkaya koyarak onları arasına sıkıştırmalısın. Ama tek seferde iki Buz Duvarı kullanabilme yeteneğin beni epey şaşırttı. Buz Duvarın geç aşamaya ulaşmış olmalı.”

“Ling.” Savaşta bir hata yapmış olan Buz Perisi, zayıf bir ses çıkararak üzüntüsünü dile getirdi.

“Önemli değil. Savaş deneyimin çok az. Gelecekte dediklerimi çabucak anlayabileceksin.” Chu Mu, Buz Perisi’ni okşadı ve gülerek konuştu.