Çeviri: bebebiskuvisi

Zhou Shengmo’nun ifadesi gittikçe daha da kötüleşti. Acımasızca Chu Mu’ya bakıp isteksizce dedi ki: “Beyaz Kabus’un işkencesine karşı koyabilmene şaşmamalı, Ruh Askeri olmuşsun bile!”

Chu Mu ilgisizce ona baktı, yavaşça gizli hançerini çıkardı ve ona çok da önemsemeden bir fiske attı. Hançer gümüş bir ışığa dönüşüp Tang Xian’ın alnına saplandı ve kafatasını deldi.

Tang Xian’ın alnından çizgi hâlinde kan sızmaya başladı. Tang Xian daha yeni ayağa kalkmıştı ki, tekrar düştü, ama bu sefer gözleri açıktı ve tamamen beyazı görünüyordu…

Tang Xian’ın ölümü üzerine Zhou Shengmo herhangi bir duygu belirtisi göstermedi, az önceki gibi konuşmaya devam etti: “Ne olmuş yani? Beyaz Kabus ruh gücünü tamamen kısıtlıyor. Bir ruh tekniği sergilemek senin sınırın. Şimdi onu savaşta kullanamazsın!”

“Mo Xie sana yeter!” Chu Mu, Tang Xian’ın cesedinin yanına yürüdü ve alnında saplı duran hançeri çıkarırken Zhou Shengmo’nun Avcı Kurdu’na baktı.

“Yeter mi? Altıncı seviyede olan çöp bir ruh hayvanı, yetenek kullanımı iyi olsa bile çöptür!” Zhou Shengmo alayla konuştu.

Ardından kolunu salladı ve sekizinci seviye Avcı Kurdu derhal Chu Mu’ya doğru atıldı!

Chu Mu hafifçe geri çekildi ve aynı anda Mo Xie zarif adımlarla Chu Mu’nun önüne geçti.

“Awoo!!” Avcı Kurt Mo Xie’ye yaklaştı ve soğuk bir ışıkla parıldayan uzun pençelerini vahşice savururken yerdeki çimenleri de söktü!

Küçük Mo Xie’nin savunması çok zayıf olduğundan Avcı Kurt’un tek bir saldırısını bile karşılayamazdı. Bu yüzden, Avcı Kurt’un saldırısından kaçınmak için bedenini çevirmek zorundaydı.

Avcı Kurt çok hızlıydı, saldırı esnasında bedenini çevirdi ve ağzını açarak Mo Xie’nin boynuna doğru hamle yaptı.

Başka bir seçenek olmadığından, Mo Xie Ay Gölgesi’ni kullanmak zorunda kaldı ve Avcı Kurt’tan ucu ucuna paçayı kurtarıp zıplayarak bir ağaç gölgesine girdi.

“Vahşi Kurt’un Şeytani Saldırısı!”

Zhou Shengmo fırsatları değerlendirmede iyiydi. Mo Xie daha yere inemeden Avcı Kurdu’na bu saldırıyı kullanmasını emretti.

Avcı Kurt kendi etrafında döndü ve mavi gözlerini Mo Xie’ye kilitleyerek bir metrelik bedeniyle ileri atıldı ve ardı ardına saldırdı.

“Shua Shua Shua Shua Shua Shua!!!”

Altı saldırı! Reislerin Avcı Kurtları dört vuruşlu Vahşi Kurt’un Şeytani Saldırısı kullanabilirken, Zhou Shengmo’nun sekizinci seviye Avcı Kurdu altı vuruşlu kullanabiliyordu!

Mo Xie geri çekildi ve dayanıklılığını tüketme pahasına Ay Gölgesi’ni tekrar kullandı. Ama altı saldırıdan birden kaçınmak kolay değildi, son vuruş Mo Xie’nin üzerinde kanlı bir yara açtı ve kan sızmaya başladı.

“Heng, kendin kaşındın!” Zhou Shengmo soğuk gözlerle Mo Xie ve Avcı Kurt arasındaki savaşı izliyordu. Avcı Kurdu’nun pençeleri ve dişleri son aşamaya ulaşmıştı zaten. Narin tilkiye doğrudan vurabilirse ölümcül olacaktı. Az önceki vuruşu da bir ağaç engellememiş olsaydı, Ayışığı Tilkisi çoktan ölmüş olurdu!

“Çöp tilkin en fazla geç aşamaya ulaşmış ama benim Avcı Kurdum’un kürkü geç aşamaya ulaşalı çok oldu. Yeteneklerinle bile en fazla bir çizik atabilirsin. Chu Mu, kesinlikle kaybedeceksin, haha! Ruh tekniği kullanmayı neden denemiyorsun, belki de o zaman bir şansın olur!” Zhou Shengmo bunları söyledikten sonra bir kahkaha patlattı.

Chu Mu ise, sakin kaldı. Chong Mei’yi tekrar kullanamazdı, yoksa ruhu, Zhang Luo’nunki gibi Kabus tarafından yutulurdu.

“Savunmasını aşamaz mı? İyi izle!” Chu Mu’nun yüzünde bir gülümseme ortaya çıktı. Zhou Shengmo’nun dikkatsizliğini fırsat bilerek Mo Xie’ye saldırmasını emretti.

Mo Xie’nin küçük bedeni yaralanmış olsa da, kolayca iki ağacın arasından geçti ve Avcı Kurt’un arkasında ortaya çıktı. Döndü ve pençesini yukarıdan aşağı doğru savurdu!

“Shua!!” Mo Xie hiçbir yetenek kullanmamıştı. Pençelerini savuruşuyla Avcı Kurt’un arkasında kasların görülebildiği kadar derin bir yara açıldı.

Arkasından kan sızarken, Avcı Kurt öfkeyle kükredi ve Mo Xie’ye saldırmak için arkasını döndü.

Mo Xie sıçramış, saldırmış, yere inmiş ve kaçınmıştı; hepsini akıcı bir şekilde yapmıştı. Avcı Kurt Gölge Saldırısı’nı yapmak için döndüğünde, Mo Xie çoktan bir çalının içine atlamıştı bile. Avcı Kurt’un saldırısı bir ağacı devirmekten başka işe yaramamıştı.

Avcı Kurdu’nun yaralandığını görünce, Zhou Shengmo kaşlarını kaldırdı. Ayışığı Tilkisi, geç aşamaya ulaşmış pençeleriyle sadece altıncı seviyedeydi. Hızı da Avcı Kurt karşısında pek bahse değer değildi. Ama artık, bu savaşın sonucu belirsizdi!

Mo Xie sık sık ufak bedeniyle çalıların içine gizlenip, saldırıp çekilerek Avcı Kurt’u çember içine alırken Chu Mu hâlâ kendine güven içindeydi.

Bu durum, Zhou Shengmo’nun ifadesinin daha da kararmasına ve Chu Mu’nun Ayışığı Tilkisi hakkında özel bir şeyler olduğunu fark etmesine neden oldu.

“Gölge Saldırısı, Yırtan Pençe!”

Chu Mu emretti. Mo Xie yörüngeleri öngörülemez gölgelerle birlikte atıldı ve yıldırım kadar hızlı bir şekilde Avcı Kurt’u beline pençesini geçirdi.

Avcı Kurt tepki vermekte gecikmemişti ama Mo Xie’nin saldırı menzili daha genişti. Pençeleri bir anda Avcı Kurt’un derisinde uzun bir kesik açtı!

“Awoo!” Avcı Kurt kederli bir şekilde kükredi ve hemen dönüp Mo Xie’ye kafa attı!

Mo Xie kafayı yedikten sonra havaya uçtu ama yine de havadayken bedenini çevirip biraz geriye kaysa da rahat bir şekilde yere inmeyi başardı.

“Lanet olası Acınası Görünüş! Bu lanet tilkinin bu yeteneğe sahip olduğunu nasıl unuttum!” Zhou Shengmo aniden bağırırken öfkeyle Chu Mu’ya baktı.

“Gerçekten aptalsın, anca şimdi fark edebildin!” Chu Mu küçümseyerek güldü.

Acınası Görünüş...Bu, Ayışığı Tilkileri’nin düşmanlarının kafalarını karıştırmak için güzelliklerini ve zarifliklerini kullandıkları özel bir gizlenme yeteneğiydi.

Bir durum gizleme yeteneği! Ayışığı Tilkisi ne kadar güçlü olursa olsun, Acınası Görünüş’ü muhafaza ettiği sürece güçsüz ve narin görünürdü.

Zhou Shengmo, Mo Xie’nin gerçek gücünü bilmiyordu. Chu Mu’yla en çok görüşen kişi olan Ting Yu bile bilmiyordu.

Chu Mu’un Mo Xie’si, Acınası Görünüş’ün etkisi altında, dış görünüşünü ve aurasını altıncı seviyede tutuyordu. Ama Mo Xie çoktan zirveye ulaşmıştı, dokuzuncu seviyeye!

Ting Yu’nun Chu Mu’ya karşı asla kazanamamasının nedeni sadece Mo Xie’nin yetenekleri değildi. Dikenli Nadide Çiçek Şeytanı, Mo Xie’nin seviyesinde değildi çünkü!

“Mo Xie, Acınası Görünüş’ü bırak ve gerçek gücünü görmelerine izin ver!” Chu Mu gülümsedi. Açığa çıktığına göre bu oyunu devam ettirmeye artık gerek yoktu. Şimdi ihtiyacı olan şey, sekizinci seviyeden daha yüksek bir güçtü!

Alacalı ağaç gölgelerinin altında duran Mo Xie başını kaldırdı ve orman boyunca yankılanan bir çığlık attı!