Bölüm 546 : Altın Dizaynlı Ok

avatar
3823 18

A Will Eternal - Bölüm 546 : Altın Dizaynlı Ok


Çevirmen : Clumsy 

 

Ebedi Şemsiyenin gücünü tamamıyla sergileyişiyle tünelin içerisinde patlamalar gerçekleşti. On sekiz okun bir tanesi dahi zarar verememiş ve Bai Xiaochun şemsiyenin üzerindeki tuhaf suratı görememiş olsa da Zhou Yixing görmüştü.

 

O gülen surat Zhou Yixing’e tüyler ürpertici gelmiş, hatta önceki kırmızı şapkaları anımsatmıştı.

 

“Ne biçim bir şemsiye bu böyle!?” diye düşünürken kafatası karıncalandı. Alandaki frijit qi de öylesine soğuktu ki içten içe ürpermişti.

 

Bu ölümcül kriz anında gözleri delilikle ışıldayarak geri çekildi. Bu defa ruh oklarına başvurmak yerine çantasından yeni bir ok çıkardı!

 

Kıpkırmızı ok, yoğun bir ısı yayarak alandaki frijit qi’yi dağılmanın eşiğine getirmişti. Bunu gören Bai Xiaochun’un ifadesi titreşti.

 

“Ne… ne o öyle…? Neden dokuz renkli ateşe bu kadar benziyor?!? Yo, bekle. Yoksa on renkli ateş mi…? Aiieee…” Bai Xiaochun Zhou Yixing’in bu kıymetli objeyi çıkarışı karşısında serseme dönmüştü.

 

Onu daha da geren şeyse o şeyin ilk bakışta bir ok gibi göründüğü ama ateşten yapılmış gibi olduğunu fark edişiydi!!

 

Hem cismani hem de illüzyon gibi bir hali vardı! Daha da sıra dışı olan şeyse… Bai Xiaochun’un okun yüzeyinde fark ettiği altın dizanydı!!

 

“Altın dizayn…” O altın dizaynın anlamından emin olmasa da zihni bulanmış, hemencecik bir sonuca varmıştı.

 

“O… o on bir kat ruh güçlendirme geçirmiş bir kıymetli hazine!!”

 

On kat ruh güçlendirme on gümüş dizayn doğururdu ama on birinci ruh güçlendirme tek bir altın dizaynla sonuçlanırdı!!

 

Bai Xiaochun tahminlerinde haklıydı. O ok… on bir kat ruh güçlendirme geçirmiş bir ateşli ruh okuydu!

 

Zhou Yixing başka durumlar için saklamayı umduğu kozunu çıkarmaktan başka bir şansı olmadığını düşünmüştü. Bu ona klanı tarafından son ihtimal olarak verilen özel bir nesneydi!!

 

On bir kat ruh güçlendirme geçirmiş olan bu kıymetli hazinenin dokuz kat ruh güçlendirme geçirmiş yayla birleşimi Ruhun Başlangıç yetişimcilerini öldürebilirdi!

 

Oka başvurmasıysa Bai Xiaochun’u öldürmeyi ne kadar istediğinin kanıtıydı.

 

“Ölme zamanı, Bai Xiaochun!” diye kükreyerek oku yaya yerleştirdi. Bu esnada Bai Xiaochun’un tüyleri diken diken olmuş, gözbebekleri ölümcül kriz hissi karşısında kısılmıştı.

 

An itibariyle o okun… kendisini kesinlikle öldüreceğine ikna olmuştu!!

 

Düşünecek veya plan yapacak vakit yoktu. Zhou Yixing yayı çekerken Bai Xiaochun bir bağırış eşliğinde üçüncü gözünü açtı. Ansızın ürperen Zhou Yixing’in suratında kafası karışık bir ifade belirdi ve yayı çekmekte olan eli bir anda hareketi kesti.

 

Tam da o anda gümbürtü sesleriyle birlikte Bai Xiaochun hem Yaşayan Dağ Büyüsü kullandı hem de Bataklık Krallığına başvurmak için elini uzattı!

 

Etrafı bir bataklığa dönerken de frijit qi’sini geri alarak bir fırtınayla çevrelendi. İşler bununla da sona ermiş değildi. Ölmeden Sonsuza Dek Yaşama Tekniğinin gücü kendisini göstermiş, beden gücü sınırlarını zorlamaya başlamıştı.

 

Tüm bunları tarif etmek zaman almış olsa da her şey kısacık bir sürede gerçekleşmişti. Bir an sonra Zhou Yixing’in alnındaki yıldız mühründen yıldız ışıkları çıktı ve genç adam Bai Xiaochun’un kontrolünden kurtuldu. Suratından terler dökülerek yayını serbest bıraktı ve kuvvetli bir sesle birlikte… on bir kat ruh güçlendirmeli ok harekete geçti!

 

Ok yaydan ayrılır ayrılmaz fazlasıyla canlı bir görünümle kocaman bir ejdere dönüştü. Ejder ilk önce Bai Xiaochun’un frijit qi fırtınasına dalarak onu dağıttı, sonra da yerden çıkan devasa mahmuza denk gelene dek yoluna devam etti.

 

Sağır edici bir patlamanın koridoru sarsışıyla Bai Xiaochun kocaman bir taş goleme dönüştü. Sağ elini uzatıp Dağ Sarsan Darbeyi ve Boğaz Ezici Kavrayışı art arda kullanıp yaşayan dağ gücüyle fiziksel beden gücünü tek bir saldırıda birleştirdi.

 

Neticede bu ok bir Ruhun Başlangıç uzmanını bile öldürebilirdi, dolayısıyla ondan kaçınma şansı yoktu!

 

Tek umudu… onu yakalamaktı!

 

Altın Özü hızla dönerken içinden çıkan siyah bir ışıkla kaplumbağa tavası ateş okunun önünü kesti.

 

Büyük bir patlamanın yankılanışıyla ikili birleşirken ateş oku çığlığı andıran acınası bir ses çıkarttı ve bir şok dalgası yayıldı. Fakat tüm bunlar çok hızlı gerçekleştiği ve Bai Xiaochun’un mevcut pozisyonu Zhou Yixing’in görüş alanında olduğu için olanları tam olarak görememişti.

 

Ateş oku parçalara ayrılmak üzereyken beden gücünü ve yaşayan dağ gücünü birleştiren, aynı zamanda Dağ Sarsan Darbe ve Boğaz Ezici Kavrayışı kullanan Bai Xiaochun, ejderin boğazını kavramak için uzandı. Sonra da Ölmeyen Uğursuzluğun kudreti okun patlamasını engellemek adına ortaya çıktı!

 

Tüneli akıl almaz bir gümbürtü doldurmuş, çıkan yoğun şok dalgası Zhou Yixing’i ağzından kanlar sıçrayarak, ipi kesilmiş bir uçurtma misali şok dolu bir ifadeyle uçurmuştu.

 

Bir Ruhun Başlangıç uzmanını öldürebilecek olan okunun Bai Xiaochun tarafından yakalanabileceğini nasıl tahmin edebilirdi ki?!

 

Bai Xiaochun elini oka atar atmaz Bataklık Krallığı mahmuzu dağılmış, frijit qi’si silinmişti. Ardından taş golem formu da dağıldı ve gerçek bedeni kan kusarak açığa çıktı.

 

Geriye fırlatıldı, zırh katmanları tek tek küle döndü ama ok işte orada, elindeydi. Mücadele veren ejder kükremiş, dövüşmüş ama en sonunda… normal bir oka çevrilmişti!

 

“İmkânsız!!” diye bağıran Zhou Yixing’in gözleri neredeyse yuvalarından çıkacaktı. Ölümcül bir kriz hissiyle zar zor nefes alarak önünde sergilenen bu inanılmaz manzarayı izlemiş, kalbi dehşet dolmuştu. En sonunda alnındaki yıldız mührünü kullandı ve mühür ışınlanma gücü yaymaya başladı.

 

Bai Xiaochun ise öldürme güdüsü dolup taşarak kanlı gözlerini kaldırdı ve bir adım öne çıktı. “Ölme zamanı, Zhou Yixing!”

 

O adımla neredeyse doğruca Zhou Yixing’in önünde belirmişti. Bariz şekilde titreyen gençten istemsiz bir çığlık yükseldi. O okla bile rakibini öldüremediyse ne yapabilirdi ki? Zihni bulanmıştı ve düşünecek vakit yoktu, hemen alnına bastırarak mühürden bolca yıldız ışığı çıkarttı ve onunla sarılarak ışınlandı.

 

Kaçmaktan başka bir şey yapmaya cesareti yoktu. An itibariyle Bai Xiaochun’u düşünmek bile onu dehşete düşürüyordu.

 

Bai Xiaochun ise onun uzaklaşışının ardından ağzından kanlar saça saça kalakalmıştı.

 

“Bu kadar hızlı kaçtığına inanamıyorum. Daha kan kusmayı bile bitirmemiştim…” Bai Xiaochun Zhou Yixing’in yıldız mühründen gelen ışınlanma gücünü hissedince zayıf görünmek için kasten kan kusmuştu. Aslında niyeti Zhou Yixing’i gitmemesi için kandırmak ve gücüyle gösteriş yapmasını sağlamaktı.

 

Bu şekilde onu öldürmeyi planlıyordu. Ama Zhou Yixing, Xiaochun’un tüm beklentilerini boşa çıkartarak daha kan kusmayı bitirmesini bile beklemeden gitmişti.

 

İç çeken Bai Xiaochun çantasından bir Tanrısal Eser Hapı çıkartarak tüketti. Toparlandıktan sonraysa elindeki oka bakıp keyifli bir kahkaha patlattı.

 

“Muhtemelen bu Zhou Yixing’i öldürmemem daha iyi oldu. Her mücadelemizde bana yeni bir kıymetli nesne veriyor. Önce dokuz renkli ateş, sonra da on bir kat ruh güçlendirmeli bir ruh oku. Hahaha! Hmm... bir de yayı vardı.” Düşüncelerinde bu noktaya eriştiğinde az önceki dövüşün heyecanına kapıldı.

 

Ok inanılmaz güçlüydü, öyle ki kendisini dehşete düşürmüştü. Cennetkarışı Dharma Gözünü kullanmasa ve kaplumbağa tavanın koruması olmasa şimdiye ya esir alınmış ya da kesinlikle yok edilmiş olurdu!

 

 #Bu yıldız abimiz bayağı zengin çıktı. Ceplerindekilerle bizimki bayram ediyor çok şükür 
Ama bahtsız gencin yıldız mührü sonlanmak üzere, bizimkine bir kez daha denk gelip ışınlanmak zorunda kalırsa gücünü komple yitirecek herhalde. Eh bizimkiyle uğraşmak kolay değildir... Hadi okumaya devam!






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44323 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr