Bölüm 82: Ünlü

avatar
4617 5

God and Devil World - Bölüm 82: Ünlü


 

Çeviren ve düzenleyen: Arthas

  “Lanet olsun!” Yue gözlerinde yanan öldürme arzusu ile ileri doğru bir adım attı, kılıcını adamın kafasına yakınlaştırdı, adamın kafasını uçurdu.   Adamın boğazından kan fışkırdı ve biraz önce etrafını sardıkları kadınlardan birinin üstüne doğru düşmeye başladı.   Sıcak kanın üzerlerine sıçraması ile iki erkek korkuda pantolonlarını giymeyi bile unutarak diz çöküp yalvarmaya başladı “Daye! Lütfen! Daye!”. ÇN: İngilizce çevirmene göre “daye” amca/dayı demek ama garip durduğunu düşündüğü için böyle kullanmış.   Kalan dört adamın yüzleri korkudan kül rengine dönerken hemen diz çöküp “Büyük kardeş, merhamet et! Büyük kardeş, merhamet!”diye yalvarmaya başladı.   Yue emrindekilere dönerek soğuk bir sesle “Durumdan istifade ederek kadınlara bulaşan kişilerin öldürülmesi gerektiğini, öldürüleceğini size söylediğimi hatırlıyorum. Öldürün onları!” dedi.   Üç adam direkt olarak “Tamam kardeş Yue!”dedi ve direkt olarak silahlarını doğrultup yerde diz çökmüş altı adama ateş açtılar.   Düzinelerce kurşun tarafından süzgece çevrilen adamlar yere düştü.   Yue etrafa, işkence görmüş kadınlara, bakınca kalbinin köpürdüğünü hissetti. Bu Z- çağı, delirme Z-Çağı’ydı. Eskiden insanların kalplerindeki karanlık, kurumsal kısıtlamalarla azaltılıyordu. Geleceğin ümitsizliği limit tanımadan büyümeye devam ediyordu.   Huzur ve güvenlik içindeki bir köpek olmayı, kargaşa içindeki bir insan olmaya yeğlerim. Yue bu sözü daha önce duymuştu ama daha önce ağırlığını bu kadar hissetmemişti.   Koleje girince Yue’nun siniri biraz olsun düşmüştü. Birkaç kitap okudu. İçlerinden bazıları Ulusal Partinin üst düzey yetkililerinin günlüğüydü.  Onların birkaç feodalizm batıl inancı ile sınırlı kaldıklarını hatırladı. Kendilerine tapınmaları ile bile ne kadar zengin olduklarını görebilirdiniz. Yüksek rütbeli memur ayrıca, Savaş Lordlarının aralıksız savaşlarından korkan askerlerin hiçbir özellik ayırt edemeden tecavüz ettikleri, öldürdükleri ve yağmadıklarını hatırlattı. Memur onları durdurmak için hepsini silah başına koymak zorunda kalmıştı. İnsanların içlerindeki karanlık emirlerin kısıtlaması kalktığı anda fark edilebilirdi.    Yue sade bir sesle “Burayı savunması için bir adamı bırakın. Ben emrim dışında kimse girmesin!”dedi. Bir militan “Tamam!”dedi.   “Yue Zhong… Sen Yue Zhong musun? Bana yardım et… Lütfen!”   Yue’nun yanından, tam ayrılmaya karar verdiği anda, zayıf bir ses geldi.    Yue kafasını çevirine açık tenli ve vücudu bel soğukluğu hastalığı ile kaplı bir kadının ona yalvardığını gördü.   Yue birkaç adım attı ve kadına “Sen kimsin?”diye sordu.    Kadın çok zayıftı. Gözlerinden serbestçe akan pişmanlık gözyaşları ile zayıf bir sesle “…Li Manni.”dedi.   Li Manni okul otobüsünü Lei Jiang şehrinden kaçmak için çalındığı gece kaçak olarak saklanan biriydi.   Daha sonra erzak aramak için dışarıya çıkan Tiger ve grubu tarafından bulunup köye getirilmişti.   Li Manni’nin görünüşü oldukça güzel sayılabilirdi. Birkaç gün önce dikkatsizce yapılan bir hata ile Tiger’ı provoke etmiş ve kümese götürülmüştü.   Yue yanına bir militan çağırdı ona bir parça şeker verdikten sonra “Burada kal ve bu kadına dikkatlice göz kulak ol.”dedi.   Militan “Tamam kardeş Yue!”dedi ve önce yerdeki kadına, küçük ödülüne, baktı ve yerdeki kadına doğru ilerlemeye başladı. (ÇN: “Eğer bu sırrı tutarsan bu çilek senin.” Repliği geldi aklıma. Kalbimizde yaşıyorsun L :/)   Yue biraz anlayarak militana baktı ve “Geçmiş geçmişte kaldı. Soruşturmayacağım. Sadece ona göz kulak ol. Ölmesine izin verme yeter. O sadece benim eski sınıf arkadaşım.”dedi.   Kümesteki kadınların çoğu daha önce bu militanlar tarafından ziyaret edilmişti. Eğer Yue bu kadınların intikamını almak isteseydi tüm militanları öldürebilirdi. Ama şimdiki bakış açısına göre yapamazdı.   Yue’nun emrindeki adamlar rahatladı ve bakmakla görevlendirilen “Merak etme kardeş Yue ona çok iyi bakacağım!”dedi.   Yue kafa salladı, ayağa kalktı ve etrafa geniş bir yay çizerek baktı. Li Manni kesinlikle onun grubundan biri değildi. Eğer bakla bir şeye ihtiyacı olursa onun için uğraşmazdı. Sonuçta o Yue’nun safını terk etmeyi seçmişti.   Yue’nun gidişine gözü takılan Li Manni sessizce gözyaşı döktü ve zayıf bir sesle “Teşekkür ederim.”dedi.   Li Manni, Zhao Zhen ile Lei Jiang şehrinden kaçmayı seçtiği için sonsuz pişmanlık duyuyordu. Eğer Yue’nun yanında kalmış olsaydı başına bu tür bir felaket gelmeyecekti.   Yue’nun görevlendirdiği adam yere çöküp göğsündeki cepten çıkardığı yiyecekleri Li Manni’ye verdi.    Yağmacılar ve tecavüzcüler öldürüldükten, çatışmalar bittikten sonra durum daha durgun bir hâle gelmeye başlamıştı. Çoğu insan tırsmış ve evlerinden çıkmamıştı. Yağmacılar oldukça küçük bir gruptu.   “Kardeş Yue, bunlar Tiger Wang’in özel kadınları.”   Yue grubu Tiger’ın villasına doğru yönelttiğinde Liu Yan heyecanla bir kadın kalabalığı getirdi ve Yue’ya rapor verdi.   Grupta on bir kadın vardı ve her birinin güzelliği ve endamları ortalamanın üstündeydi. İçlerinden birinin şehvetli bir görünüşe, narin bir yüze ve geniş bir göğüs çevresine sahipti. Kadın grubunun içinde kendini oldukça belli ediyordu.   Yue kadına baktı, kaşlarını kırıştırdı ve “Bu kadın da kim? Nasıl bu kadar tanıdık gözükebilir?”dedi.   Liu Yan heyecanla “Kardeş Yue! Bu kadın büyük ünlü Lei Yuqing! Bir zamanlar Yangtze nehrinin güneyinde ve kuzeyinde tanınan bir isimdi. Ayrıca Tiger’ın en gözde kadınlarının birisiydi!” dedi. (ÇN: Yangtze nehrinin güneyi ve kuzeyi: Her yerde demekmiş.)   Lei Yuqing’in göğüs kısmı dışında oldukça mağrur bir görünüşü vardı. Çok güzel bir kadın olmasını yanında tam bir klastı. Ayrıca taşıdığı ünlü etiketi onu daha bir çekici yapmıştı. Ek olarak erkeklerle oynamak için oldukça güzel yolları vardı. Tiger’ı nasıl etkilediyse zamanının çoğunu onunla baş başa geçiriyordu.   Yüzünden Yue’nun yeni erkek oyuncağı olması için deli olduğu okunabiliyordu. (ÇN: Yazar yine sapıttı.)   Tiger’ın kadınları arasında sadece Lei Yuqing, Gou Yu’nun bedeni ve mizacı ile yarışabilirdi. Gou Yu tam erkeklerin hoşlanacağı bir tipti. Gelişmiş flört edaları, göze çarpan mizacı ve sosyalliği vardı.   Yue’nun onu süzdüğünü gören Lei Yuqing hemen gülümsedi, kalçasını biraz dışarı çıkarttı ve en güzel tarafını gösterdi. Always Bright köyünde çoktan Z-Çağının acımasızlığını tatmıştı. Sadece güçlünün kutsaması ona daha iyi bir hayat verebilirdi. Yoksa onun için Tiger veya Yue Zhong fark etmezdi.   Yue, Lei Yuqing’e sadece bir kere baktı ve ikinci bakışı atmaya tenezzül etmedi. Sade bir sesle “Biliyordum! Başlarına iki adam bırakın, emirleri bekleyin!”dedi.     ÇN: Hmm geçen üç gündür atmadığım bölümleri bir ara atmaya çalışacağım. Ama şu sıralar ağır bir tembellik dalgasına yakalandığım için ne zaman olur bilemem. Eksik bölümlere gelirsek Orkun’dan bölümleri alabilirsem eksikleri tamamlarız. Alamazsam bir süre yeni bölüm gelmez ama yine tamamlarız.    





Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43990 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr